Fadime ÖZKAN
Fadime ÖZKAN
fozkan@star.com.tr
Tüm Yazıları

Trump-Netanyahu görüşmesi ve Ankara'nın bakışı

"Gazze kasabı" Netanyahu 2025 biterken beşinci kez görüştü ABD Başkanı ile. Görüşme dün gece Türkiye saatiyle 21'den sonra yapıldığı için gazetecilerin sorularına verdikleri cevap kısmını dinlemek mümkün oldu ancak. Görüşmenin içeriği (resmi açıklama yapılmazsa eğer) ilerleyen günlerde sonuçları üzerinden anlaşılacak.

Görüşmenin detayına geçmeden önce Ankara Trump-Netanyahu görüşmesine nasıl bakıyor, kısaca bakalım.

Dışişleri kaynaklarından aldığım bilgiye göre Ankara'nın üç konuda beklentisi var ABD'den.

İlki, İsrail'in ateşkes mutabakatına uymasının sağlanması ve Gazze Barış Planının ikinci aşamasına geçiş için İsrail'in ikna edilmesi.

İkincisi, insani yardımların Gazze'ye girişine izin verilmesi.

Üçüncüsü ise SDG'nin entegrasyonunu engellemeye yönelik kışkırtmalardan kaçınmaları.

Gazze'de istikrar için oluşturulması planlanan "barış gücüne" Türk askerinin katılımı konusuna ise "ileride ele alınacak bir konu" olarak bakılıyor.

**

Ankara'nın gündeminde iki acil konu var yani. İsrail'in Gazze'de durdurulması ve SDG'nin Suriye'ye entegrasyonu. İkisinde de Türkiye'nin tutumu net. Uluslararası hukuk işlesin, anlaşmalara uyulsun isteniyor.

Suriye'de Şara yönetiminden övgüyle söz eden, üniter devletten yana tutum alan ve yaptırımları kaldıran Trump. Netanyahu hükümetinin istikrar bozan, ülkeyi parçalayan saldırganlığından rahatsız. Durdurabilecek mi göreceğiz.

Gazze'de ateşkesin işletilmesi ve ikinci aşamaya geçilmesi açısından da Netanyahu ile karşı karşıya Trump. Savaşı durdurmakla övünmeyi seviyor ve ateşkes anlaşmasına da adını verdi ama bakalım adının çiğnenmesine engel olabilecek mi?

Zira 13 Ekim'de imzalanan ateşkesi defalarca deldi İsrail. Gazze Hükümeti Medya Ofisi'nin resmi açıklamasına göre ateşkes 80 günde 969 kez ihlal edildi. Sivillere 298 kez doğrudan ateş açıldı. 455 kez bombardıman yapıldı ve bu ihlaller sonucunda 418 Filistinli şehit edildi, 1141 kişi yaralandı. Hâlihazırda ateşkese sadece Hamas uyuyor.

**

"Netanyahu ile görüşeceğimiz beş ana konu var, Gazze en öncelikli konu" dedi ABD Başkanı. Bazılarıyla ilgili tutumuna dair güncel bilgiler de verdi.

Türk askerlerinin Gazze'ye girişine dair soruya mesela.

"Cumhurbaşkanı Erdoğan ile harika bir ilişkim var. Bu konuyu konuşacağız. Eğer iyi bir sonuç çıkarsa, bence iyi olur. Türkiye harika bir ülke, Erdoğan benim açımdan son derece iyi" dedi ABD Başkanı.

Trump Türkiye'nin 13 Ekim'de Şarm el Şeyh'te kurulan masada olduğu gibi Gazze sahasında da olmasını istiyor. Türkiye, ateşkes konusunda ABD, Mısır ve Katar ile beraber garantör ülke zaten. Ama Netanyahu'nun da en büyük korkusu Türkiye. Türk askerinin veya sivil kuvvetlerinin Gazze'de olması ihtimalini dahi kaldıramıyor Gazze kasabı.

Oysa diğer garantörler gibi Gazze'ye yardım ve istikrar gücü göndermeyi vaat eden ülkeler için Türkiye'nin varlığı ön şart gibi. "Türkiye yoksa biz de gönderemeyiz" diyenler de var, tereddüde düşenler de. Trump bunu bildiği için Türkiye sahaya insin istiyor. Aynı soruyu cevaplarken söylediği "Bunun Bibi'yle ilgili bir yönü var; onu da konuşacağız" dediği şey bu olmalı.

**

Türkiye'yi yakından ilgilendiren diğer konu, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırılarını durdurması ve istikrarı bozacak girişimlerden yani SDG'yi desteklemekten vazgeçmesi.

Trump soru üzerine "Umarım Netanyahu Suriye'yle iyi geçinir, çünkü Suriye'nin yeni cumhurbaşkanı çok sıkı çalışıyor. Onun sert biri olduğunu biliyorum ve biliyorsunuz, Suriye'nin başına bir "kilise korosundan çocuğu" getiremezsiniz. Umarım iyi geçinirler" dedi.

Bu da önemli bir tutum ifadesi ABD Başkanı açısından.

Trump'ın Netanyahu'nun yüzüne hem de kameralar önünde "Şara ile iyi geçinmesi gerektiğini" söylemesi SDG'den vazgeçtiğini de gösterir.

Şam'ın ve Ankara'nın "SDG'nin 10 Mart mutabakatına uyması" beklentisi gayet net çünkü. Bunu ABD'ye de böyle söylüyorlar.

Velhasıl SDG için bütün yollar Şam'a çıkıyor. ABD'nin desteğinin olmadığı, Türkiye'nin son uyarılarını yaptığı yerde SDG yolun sonuna gelmiş demektir.