TSK’nýn sakal ile imtihaný!...

Bu ülkede sakal sorunu var mýdýr?...

Evet vardýr.. Baþörtüsü sorunu kadar aðýr ve derin olmasa da, ‘sakal sorunu’ vardýr!..

Dini açýdan baktýðýnýz zaman iki sorun arasýnda önemli bir fark var elbette... Baþörtüsü farz, sakal ise sünnet... (Baþörtüsü yerine, sakal için ikna odasý kurulsaydý, ikna etmek daha kolay olurdu..)

Bir fark daha var...

Baþörtüsü karþýtlarý kökten laikçi zevat ne der?;

‘Aslýnda ben karþý deðilim, eskiden ninelerimiz ne güzel baðlarlardý.. Alttan böyle tutturur.., beyaz tülbenti þöyle sevimli sarar..vs, Ama þimdikiler öyle mi?.. Nedir o, sýkmabaþ, sembol, türban, siyasi simge, zart zurt..’

Böyle dangalakça açýklamalar yapýp bir yandan ninesini kurtarýr, diðer yandan mütedeyyinlere duyduðu alerjisini haykýrýr bu gürûh... Ulan birinin örtüsünü tartýþmak, kýlýk kýyafetini tayin etmek, nasýl örtmesi.., nereyi açmasý gerektiðini söylemek sana mý kalmýþ zýpçýktý!..

Baþörtülü biri senin ‘g-string’ini hangi trende göre ve nasýl göstermen gerektiðini söylüyor mu çaðdaþ dümbelek!... Üstelik sana, ‘ninenden örnek al!..’ diyen de yok... (Bu mümkün deðil zaten... Zira ninen büyük ihtimalle paçalý don.., tuman..vs, giyiyordu!..)  

Neyse, aradaki farktan söz ediyorduk..

Sakalda tam tersine bir durum söz konusudur...

Nineden, dededen örnek gösteremezsin!. Yani dedelerimiz ne güzel sakal býrakýyordu demezler!.. Çaðdaþ sakal býrakacaksýn!..

Bir çok çaðdaþ(!) sakal modeli var..

Keþiþ sakal, smokin sakal, napolyon sakal, gemici sakalý, kirli sakal, top sakal, kaba sakal!... (Yeter ki deden gibi dinci sakalý olmasýn!..)

Örneðin Emre Kongar’ýn sakalý... Top sakal... Adamýn sakalý var, ama top!..  Bu da onun kökten laikliðine halel getirmiyor...

Bir baþka örnek; Ýstanbul Barosu Baþkaný Ümit Kocasakal.. Soyadý Kocasakal.., ama sakalý koca deðil, onunki de top..  Neticede o da sakallý, ama ultra çaðdaþ ve sapýna kadar laik biri!...

Evet, top sakal laik bir tarz, en azýndan bu ülkedeki algý böyle.. Lakin ve artýk, sakal þekline göre kiþi hakkýnda fikri bir tahlil yapmak zor...

Mehmet Altan’ýn sakalý mesela.. Kaba sakalý ona çok yakýþýr.. Ben onu Karl Marx’a benzetirim!..

Emin Çölaþan’ý, Özdemir Ýnce’yi tanýmasak ve biri bize; ‘bunlar haccýný yapmýþ memur emeklileri..’ dese inanýrdýk!...

Eser Karakaþ, Etyen Mahçupyan, Ahmet Altan, Ahmet Kekeç, Alper Görmüþ, Mümtazer Türköne, Salih Tuna, Rasim Ozan ve hatta Kofi Annan da olduðu gibi ve bende de sakal var...

Ve yeni sakallý bir abimiz var.. Ruþen Çakýr...

‘Sakalým ve TSK’ baþlýklý dünkü yazýsýnda sakalý yüzünden yaþadýðý maðduriyetten söz etmiþ..

Ruþen Çakýr, yeðeninin düðününe katýlmak üzere Fenerbahçe Orduevi’ne gitmiþ...

Lakin nizamiyeden içeri girememiþ... Ona demiþler ki, ‘sakalýn var, giremezsin..’

Derdini anlatmýþ, kim olduðundan bahsetmiþ ama iþe yaramamýþ..

‘Giremezssin.., Sakal yassah!..’

Sezeniþini de þöyle dile getirmiþ Ruþen Çakýr;

“Kiþisel bir derdimi anlattýðýmý sananlar yanýlýr. Yýllardýr bir orduevinden içeri adýmýmý atmamýþtým, bundan böyle de atacaðýmý sanmam. Açýkçasý saflýðýmýn, Türkiye’de gerçekten bir normalleþmenin yaþandýðýna inanmamýn kurbaný oldum. Halbuki son þehit cenazelerini bazý medya kuruluþlarýnýn izlemesine izin verilmemesi bazý þeylerin deðiþmediðini göstermiþti ama dediðim gibi bu tür bir tatsýzlýk yaþayacaðým hiç aklýma gelmemiþti. Eðer sakalýmýn sorun yaratacaðýný bilsem zaten oraya gitmezdim..”

Son cümlesi de þu;

‘Otoriterinizi benim sakalým, bir diðerinin baþörtüsü üzerinden, orduevi kapýlarýnda yeniden tesis etmeye çalýþmaktan vazgeçseniz herkes için çok iyi olacak…’

...

Ruþen Çakýr’ýn baþýna gelene bakýn..

Tam ‘Türkiye’de herþey deðiþyor, demokratikleþme sürüyor’ diyorsunuz..

Tam ‘TSK artýk eski TSK deðil.. Genel Kurmay zýrt pýrt basýn açýklamasý yapmýyor, siyasetten uzak duruyor’ diyorsunuz..

Tam “komutanlar artýk Silivri’ye ‘Ergenekon ve Balyoz ziyaretleri’ yapmýyor..” diyorsunuz..

Ama bir vatandaþ orduevindeki yeðeninin düðününe sakallý olduðu için katýlamýyor..  (Olmasý tabii ki þart deðil ama) Tanýnmýþ bir sima, bir gazeteci, bir yazar olmasý dahi hiçbir þeyi deðiþtirmiyor...

Ben de sakallý biri olarak ne diyeceðimi bilemiyorum...

Aþaðý tükürsen sakal, yukarý tükürsen býyýk!...

N’apalým, tükürmesen de olmuyor!...