2005’de Ýsrail’in Gazze’den çekilmesinden bir yýl önce, Ariel Þaron’un akýl hocasý Dov Weissglass, Haaretz’deki bir mülakatta þöyle diyordu: ‘(Gazze’den) Geri çekilme planýnýn önemi barýþ sürecini donduracak olmasýdýr. Süreci dondurduðunuzda, Filistin devletinin kuruluþunu, sýnýrlarý, mültecileri ve Kudüs’ün tartýþýlmasýný da engellemiþ olursunuz. Fiili olarak, Filistin devleti denilen ‘paket’, belirsiz bir zamana kadar gündemimizden çýkarýlmýþ oldu. Bütün bunlar, Amerikan baþkanýnýn takdiri ve Kongre’nin iki kanadýnýn da onayýyla oldu.Gazze’den geri çekilme aslýnda bir formaldehitti. Gerekli olan miktarda formaldehiti arz ederek, Filistinlilerle siyasi bir sürecin yürümesini engellemiþtir.’ (Mouin Rabbani, LRB, 31.07.14)
Ýsrail, 2004’de dillendirilen bu plandan neredeyse hiç sapmadý. Havadan mahallesine önce bildirilerin, ardýndan da bombalarýn yaðdýðýný gören Filistinliler, her geçen gün, uzunluðu 41 km, geniþliði en fazla 12 kilometreyi bulan þeridin merkezine doðru sýkýþmaya devam ediyorlar. Kilometrekareye beþ binin üzerinde insanla, dünyanýn en yoðun nüfusunun yaþadýðý Gazze þeridinde, þehir merkezine doðru sýkýþmanýn, Nazi toplama kampýndaki manzaralardan hiçbir farký bulunmuyor. Gazze þeridinin etrafýna, takriben %40’tan fazla bir kýsmýný yeni iþgalle bir tampon bölge daha ekleyen Ýsrail, Filistinlileri þehir merkezine mahkum etmiþ durumda. Baþka bir deyiþle, kilometrekareye nüfus yoðunluðu 7-8 bine ulaþan Gazze bombalanmaktadýr. Bunun iþ çýkýþ saatinde büyük bir þehrin merkezine bomba yaðdýrmaktan bir farký bulunmuyor.
Filistin’in maruz kaldýðý Siyonist uygulamalarýn neredeyse tamamýnda ya doðrudan ya da sembolizm anlamýnda Nazi uygulamalarýyla ünsiyet kurmak mümkün. Tünel de bunlardan birisi. Auschwitz’de 1943’de ölen 11 yaþýndaki Marion Samuel isimli bir çocuðun hikayesinden yola çýkarak yazýlan “Tünelde” isimli biyografi, müellifine ödüller de getirmiþti. Kitabýn ismi, Samuel’in Nazilerden kaçan Yahudiler için söylediði ‘tünele giriyorlar, kayboluyorlar’ cümlesinden. 70 küsur yýl sonra, tüneller yine Ýsrail’in gündeminde. Yahudi bir askerin, Gazze’den iþgal altýndaki topraklara doðru açýlan tünelin içerisinde verdiði poz, Ýsrail ve Amerikan medyasýnda son iki haftanýn en popüler resmi. Fotoðraflarýn altýnda ‘Terör Tüneli’ yazýyor.
Aslýnda Yahudi askerin tüneldeki manzarasý Ýsrail’i oldukça güzel resmediyor. Önce Filistinlilerin etrafýný, dolayýsýyla kendi etrafýný da, duvarlarla çeviren Ýsrail, þimdi de tünellere sýkýþmýþ durumda. Nazilerin elinde yaþadýklarý onca acýdan zuhur eden aklýn ve ahlakýn kalitesi, bugün Gazze’de gördüklerimizden ibaret. Ýnsanoðlunun öldürmeye dair ulaþabileceði en sofistike ve zalim Alman mühendisliðine maruz kalmýþ bir kavmin, bütün öðrenme eðrisi iþgal ahlakýndan ibaret. Ýsrail içine düþtüðü tünelden çýkabilir mi? Oldukça zor görünüyor.Zira ‘Eretz Ýsrail’ üzerine bina edilen Siyonist proje, zannedilenin aksine bir gelecek bir projesi deðil. Aksine ‘geçmiþi inþa’ etmekten öte bir ufuk yok. Hal bu olunca Ýsrail’in içinde bulunduðu tünelden çýkmasý da, tünelin ucunda ýþýk görünmesi de imkansýz. Samuel’in dediði gibi ‘tünelde kaybolmaya’ devam ediyorlar. Tek fark, bu sefer, tünelleri Ýsrail inþa ettiriyor.
Bu satýrlarý yazarken, CNN’de, 6 Temmuz’dan beri, Gazze’ye yapýlan en aðýr bombardýman görüntülerini yorumlayan Alan Dershowitz ‘Ýsrail’in yer altýndan, denizden ve havadan saldýrý altýnda’ olduðunu söylerken, þunu da ekliyordu: ‘Ýsrail, Gazze’ye saldýrýp Hamas’ý yok etmezse ne kadar Yahudi’nin öleceðini bir düþünün?’. Tam bir cinnet hali. Weissglass’ýn ukalalýkla dile getirdiði ‘formaldehit’ benzetmesi aslýnda Siyonist projeyi oldukça güzel özetliyor. Doðrudur formaldehit ‘raf ömrünü uzatmaya’ yarar. Ama eninde sonunda, formaldehit bir zehirlenmenin de kaynaðýdýr. Ýsrail, bir imkansýz misyon olan, geçmiþi inþanýn peþinde, geleceði de zehirliyor.
