Kripto para Bitcoin için; ‘…şimdi patlar, ha patladı ha patlayacak, bugün patlamazsa bir kaç güne kadar kesin patlar..’ gibi yazılar okuyorum aylardır.. Ben bu yazıları okurken başka bir takım gelişmeler yaşanıyor.. Mesela, bir kaç gün önce Bitcoin, ABD’nin Chicago kentindeki CBOE borsasında da “XBT” koduyla işlem görmeye başladı.. Japonya’da bir firma çalışanlarına maaşlarını Bitcoin’le ödeyeceğini açıkladı.. Bulgaristan'da bir yolsuzluk operasyonu sonrası ülkenin hazinesine katılan Bitcoin'lerin fiyatı 3 milyar doları geçti.. Dün itibariyle, değeri 19 bin dolara kadar yükselmişti.. Anlayacağınız durum ciddi.. Bu ciddiyet kuşkusuz Türkiye’de de hükümeti harekete geçirdi.. Bu ‘şey’in ne olduğu tam olarak tespit edildiği anda vergilendirilmeye başlanacak. Çünkü biliyorsunuz vergi kanunları, paranın nasıl kazanıldığına bakmaz. Hırsızlıktan bile kazansanız onu vergilendirir. ‘İşin hırsızlık kısmıyla savcılar ilgilensin’ der, geçer.. Vergilendirecek de, bu Bitcoin, para mıdır, emtia mıdır ona karar verebilmiş değiller. Karar verdikleri anda, hayatımızda adını daha fazla duyacağımızdan emin olabilirsiniz.. Bir de Ankara’da, kendi ‘bitcoin’imizi yapmak seçeneği konuşuluyor.. Kendi kripto paramızı yani. Peki adı ne olacak?.. Var mı isim önerisi olan?.
Hükümet bir taraftan Bitcoin ile ilgili yasal düzenlemeler için geceli gündüzlü çalışırken, bir taraftan da bunun bir balon olduğunu ilan ederse, inandırıcılıktan uzak olur.. Vatandaş çıkar; “.. madem bu bir balon, neden devlet olarak buna bu kadar kafa yoruyor, borsaya dahil etmeye, vergilendirmeye çalışıyorsunuz?” diye sorar.. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek yaptı açıklamayı… “.. Bitcoin finans tarihinin en büyük balonu olan Lale çılgınlığını geçmiş. Bu spekülasyondan uzak durmalı…” dedi.. Lale çılgınlığı dediği, 1636’daki Hollanda’da lale soğanlarının spekülatif biçimde değerlenmesi hadisesi..(Debroah Moggach’nın ‘Lale Çılgınlığı’ romanını ve Charles Mackay’ın olağanüstü kitlesel yanılgılar ve kalabalıkların çılgınlığı kitaplarını tavsiye ederim) Lale çılgınlığında işler normale devlet müdahalesiyle dönmüştü.. İşler çığrından çıkınca, Müstakil Hollanda Çiçekçiler Loncası, parlamento tarafından çıkarılan karar ile belli bir tarihten önce yapılan tüm sözleşmelerin geçersiz olduğunu ilan etti..
Elinde lale soğanı olanlar gerçek piyasa fiyatından ancak satabildi, kağıt üstünde lale alanlar duvara tosladı.. Şimdi Bakan ‘Bitcoin’ işini bu ‘Lale Balonu’na benzetmiş.. Oysa hikayesini okuduğunuzda, 1636’da Hollanda’da yaşanan sürecin, Bitcoin’e değil, apaçık İstanbul taksi plakalarına benzediğini görebilirsiniz. Hem de bu aşırı ve kontrolsüz değerlenme işinin nasıl son bulacağı da, hikayede gizli.. Görmek isteyene..
Demiştim ki, “.. 28 Şubat günlerinde postal medyasına villalar dağıtılmış. Evlerde koalisyon pazarlıkları yürüten yazarlar yalılara, yatlara sahip olmuşlar.. Sanılıyor ki bu hep böyle….”
Ertuğrul Özkök, dün bana yanıt vermiş.. “…Vallahi biz özel bir misyon yapmadığımız için özel bir tarife de almadık…” diyor.. Hürriyet Gazetesi olarak.. Özkök, 28 Şubat dönemindeki rollerini inkar ediyor anlaşılan.. Batı Çalışma Grubu üyeleri çok alınacak.
Türkiye’nin ilk, ‘ikinci eş’ bulma sitesiydi.. Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliği siteye erişim engeli getirdi. Sitenin sahipleri de bu mahkeme kararını, kendilerine bir cevap olarak görüp siteyi tamamen kapattılar.. Ancak ben isterim ki, bir üniversiteyle, kimlikleri kapalı kalmak kaydıyla database’lerini paylaşsınlar.. Sahiden böyle bir internet sitesine sadece erkekler mi ilgi gösteriyor yoksa kadın üyeler de var mı?.. Kaç yaş grubu ikinci eş arıyor ya da bir adamın ikinci eşi olmak istiyor?. Gelir durumları ya da ekonomik varlıkları, eğitim durumları, geldikleri aileler.. Sahiden elde çok gerçek bir veri var. Bunun değerlendirilmesi lazım.
