“Türk masonluðu medyayý kullanabiliyor mu?”

Türkiye'de Yahudilikten (Siyonizm'den) bahsedilirken yanýnda Masonluktan ve Dönmelikten bahsedilmez ise o bahis eksik kalýr. Birbirini tamamlayan þer unsurlarý...

Üstad Necip Fazýl Kýsakürek'in Büyük Doðu mecmuasýnda müstear adlarla neþrettiði Yahudilik, Masonluk ve Dönmelik üzerine yazýlarý Büyük Doðu Yayýnlarý tarafýndan kitap haline getirildi. Üstad mezkûr yazýlarýnda bu þer unsurlarýný derinlemesine ele alýyor. Üstad Türk matbuatýndaki Mason ve Dönmeler'in menfi tesirini ifþa ettiði için hep hedefe konulmuþtur ve hâlâ da hedeftedir. Üstad bunlarda ne büyük yara açmýþ ki kinleri bitmiyor!

Üstad Masonluðu "Gizli Yahudilik" olarak tanýmlýyor ve Masonluðu niçin iyi bilmek zorunda olduðumuzu þu satýrlarla anlatýyor: "Gerileme tarihimizden sonra izmihlâl tarihimizin baþlýca müessiri olan ve gizli Yahudilik saltanatýnýn þeref tacýný taþýyan bu korkunç müesseseyi en mahrem maktâlarýna kadar tanýmak, mukaddesatýna baðlý ve fikir haysiyetine malik her Türk için sadece bir borç deðil, tarih boyunca bir çok hâdise ve inkýlâbýn iç yüzünü nüfuz ve yeni bir dünya görüþüne vüsul bakýmýndan da baþlý baþýna bir yoldur."

Adnan Oktar gibi virgüllük figürler üzerinden Masonluk meselesi sulandýrýldý ve konuþulmaya deðer bir mesele olmaktan çýkarýldý. Oysaki Üstad, Masonluðu en mahrem maktâlarýna kadar tanýmayý bir vazife olarak görüyor. Vazife þuuruna mâlik olanlar Üstad'ýn "Yahudilik-Masonluk-Dönmelik" kitabýný elinden düþürmemeleri gerekiyor.

Durup dururken Masonluk mevzusunu yazmýyorum. Geçtiðimiz pazar günü Hürriyet Gazetesi'nde Ýlber Ortaylý Masonluða övgü yazýsý yazdý. "Bir Ýmam Hatipli"nin yönettiði ve Ak Parti hükümetine yakýn olduðu söylenen bir gazetede Masonluðun ne kadar da masum ve Türk cemiyetinin hayrýna çalýþan bir kurum olduðu anlatýldý!

Mâlûm Ýlber Ortaylý bindiði kayýða göre türkü söyleyen bir tarihçi. Ortaylý Ak Partili bir belediye konuþmaya çaðýrýrsa baþka konuþur CHP'li bir belediye çaðýrýrsa baþka konuþur. Daha dün FETÖ elebaþýna övgüler düzüyor ve FETÖ'nün açtýðý okullarý yere göðe sýðdýramýyordu. Bugün de Masonluðu yere göðe sýðdýramýyor.

Köþe yazýsý çerçevesinde teferruata giremediðimden tekrar Üstad'ýn kitabýna baþvurmanýzý salýk verirken bir baþka kitaptan iktibasla yazýyý baðlayacaðým.

Elimde, Ýzmir Tan Mason Locasý'nýn bastýðý ve sadece üyelerine verdiði bir kitap var. Kitapta, 1993-2003 tarihleri arasýnda Tan Locasý'nda sunulan hizmet içi tebliðlerle birlikte üye adlarý da yer alýyor.

Kitabý karýþtýrýrken "Türk Masonluðu Medyayý Kullanabiliyor mu" baþlýðý dikkatimi çekti. 13 Kasým 2001 tarihinde locada sunumu yapan isim, Deniz Sipahi. Ne tevafuk ki Deniz Sipahi de Hürriyet'in yazarlarýndan! Ýzmir'de baþladýðý gazetecilik hayatýnda Hürriyet'in Ege Temsilciliði'ni de yapmýþ. 1999 senesinde de Hürriyet'in Yazý Ýþleri Müdürü olmuþ.

Deniz Sipahi Türk medyasýnda Masonluðun yeterince iyi anlatýlmadýðýndan þikayetçi. Sipahi, "Üstadý Muhterem"ine þu sözlerle yakýnýyor: "Üstadý Muhterem, birçok gazetenin yönetiminde görev yapmýþ bir kardeþiniz olarak, bütün samimiyetimle söylemeliyim ki, birçok gazeteci ülkenin çoðunluðu gibi Masonlukla ilgili çok az þey bilmektedir."

Sipahi konuþmasýný bitirirken, "Toplum tarafýndan çok sevilen bir kiþinin Mason olduðunu belirtmesi ve bundan gurur duyduðunu söylemesi iyi bir imaj yönlendirmesi ve medyayý doðru kullanma yöntemidir. Burada altýný çizmek istediðim husus þudur: Masonluk kapýlarýný dýþa açmaya mecbur deðildir. Herkese bilgi vermek, herkese açýklama yapmak zorunluluðu da yoktur. Önemli olan tanýtýmdýr, yanlýþ anlamalarýn önüne geçmektir. Bunun da yolu medyayý doðru kullanmaktan geçmektedir" demiþ.

Lakin Sipahi'nin biyografisine baktýðýmda, birçok kuruma olan üyelikleri tek tek yazýlmýþken nedense Ýzmir Tan Mason Locasý'na üyeliði yazýlmamýþ. Yoksa Deniz Sipahi Mason olmaktan gurur duymuyor mu? Bir de, mâdem Masonluk "sevgi-kardeþlik" demek neden kapýlarýný, "Harici" dedikleri biz Mason olmayanlara açmýyorlar?

Sipahi'nin konuþmasýnýn üzerinden 23 yýl geçmiþ olsa da nihayet Türk medyasýnda Ýlber biraderi Masonluðu kurtarýcý yazýyý yazdý. Hem de "Bir Ýmam Hatipli"nin yönettiði ve Ak Parti hükümetine yakýn olduðu söylenen bir gazetede, daha ne yapsýn birader?

Eh artýk locanýzda bir "Kardeþ sofrasý"nda bunu kutlarsýnýz!