‘Türkiye duvara toslayacak’ iddialarý

Türkiye’nin son faiz “adýmýný” beðenmeyen-yeterli bulmayan iç-dýþ çevreler, karar sonrasý kýsa bir süre sakin durduktan sonra yeniden baþladýlar “bildikleri yolu zorlamaya”! Söyledikleri de yýllardan beri hep ayný; Türkiye duvara toslayacak, aniden duracak, ekonomisi çökecek... Yeni bir sözünüz yok mu arkadaþlar; yýllardýr bitecek dediðiniz Türkiye, son 10 yýldýr dünya genelinde en çok büyüyen üç ekonomiden biri!

Sevgili dostlar, ne zaman “birileri” bu ülkeden bir þeyler “alamaz” konuma gelmiþ veya “almaya alýþtýklarý” zora girmiþ, geçmiþten bugüne hep ayný oyun oynanmýþ. Sadece bugüne bakmayýn, 1993’ten 2013’e “dalgalanma yaratýlan her dönemde” manþetler, alt baþlýklar, açýklamalar hep ayný cinsten, ayný tondan...

Bu noktada MB kararý sonrasý dýþarýdan yapýlan bazý açýklamalara bakalým (içeriye bakmýyorum, kimin ne dediði artýk ezberimizde);

- Merrill Lynch: Türkiye tarihi bir fýrsatý kaçýrdý

- Morgan Stanley: Türkiye’yi sat, Rusya’yý al

- Financial Times: Türkiye’de büyüme çok zor

- Noriel Roubini: Türkiye dahil bazý ülkeler duvara toslayacak

- Daron Acemoðlu: Türkiye’de artýk ani durma riski var

Sevgili dostlar, bunlar Türkiye hakkýnda son 48 saat içinde yurtdýþýnda yapýlan bazý “aþýrý olumsuz algýlama” yaratma çabalarý. Bu noktada bir de not düþmem gerekli; ayný Merrill Lynch daha 10 gün önce “Türk piyasalarýnda aðýrlýðý artýr” tavsiyesi yapmýþ ve “yüksek faiz artýþý” beklediðinin de altýný çizmiþti...

Sonuç: Türk insanýnýn bu oyunu 1993’lerden itibaren “basýn-algýlama-sebep-sonuç” dörtgeni içinde sorgulamasý ve gerçeði çok net olarak görmesi gerekli; bu ülkeyle yýllarca oynamýþlar ve her adýmlarýnda “ekonomiden siyasete” her detayý manipüle ederek istediklerini almaya alýþmýþlar. Þimdi zorlandýklarý nokta da burasý; “ayný oyunu oynuyorlar ama sonuç alamýyorlar! Saldýrýyorlar, itibarsýzlaþtýrýyorlar, manipülasyon yapýyorlar, açýklama ile destekliyorlar ama TÜRKÝYE TAÞ GÝBÝ saðlam duruyor ve yoluna devam ediyor...

Son söz: Türkiye son birkaç ay içinde her alanda çok aðýr saldýrýlara maruz kalmasýna raðmen, baþta ekonomi olmak üzere “düzen ve dengesini” koruyarak, hedeflerinden vazgeçmeden ve en önemlisi “kendi vatandaþýnýn Devlet’e karþý kýþkýrtýlmasý sürecinde” vatandaþýný da kazanarak, yoluna devam etti... Yýllardýr bu ülkeyi “kurduklarý YERLEÞÝK DÜZEN vasýtasýyla” yönetmeye alýþanlar þimdi çok iyi düþünsünler! Bu ülkede artýk gerçek bir HALK ÝKTÝDAR’ý var ve Türkiye bu kazanýmýndan asla vazgeçmeyecek...

Digiturk, D-Smart ve rekabet kurallarý

Bu denklemi sorgularken lütfen Türkiye’yi unutun ve þöyle bir soruya cevap arayýn; Fransa’da, Amerika’da veya Almanya’da bir sektörde “iki yerleþik rakip þirket” varsa ve biri Devlet tarafýndan alacaklara karþýlýk olarak el konarak satýlýrsa, rakibi olanýn o ihaleye girmesine izin verilir mi?

Sevgili dostlar, cevap çok açýk ve net; almasý durumunda sektör tamamen “kartel eline geçeceði” için, rekabet kurallarý gereði ihaleye teklif dahi veremez. Hatta daha ilginç bir detay vereyim; arada Devlet olmasa yani anlaþarak satýþ bile yapsalar, bu satýþ ülkelerin Rekabet Kurul’unu kesinlikle aþamaz...

Sonuç: Konu bu kadar açýk ve net! Ben iþin ticari, stratejik veya baþka küresel hesaplara dayanan kýsmýný bilmem de, ilgilenmem de! Ben kurallara, prensiplere bakarým, bakýþ açýmda da önemli nokta kamu yararýnýn korunmasý ve bu noktada bildiðim tek bir gerçek var; piyasanýn, tüketiciyi koruma adýna kartelleþmeye karþý korunmasý gerekli! “Uluslararasý Rekabet Hukuku ve kurallarý” da bu gerçeðe çok net bir þekilde iþaret ediyor! Tespit etmesi, gerçekleri paylaþmasý benden, konuyu ve detaylarýný takdir etmesi Türk kamuoyundan!

Önemli not: Bir haber sitesinin ve sahibi köþe yazarýnýn birkaç gündür “Türk Telekom aslýnda ihaleye girmek istemiyor, derdi baþka” þeklinde yazdýðý baþlýklarý ve Türk Telekom’u itibarsýzlaþtýrma çabalarýný- yaptýðý haberleri bir de bu gözle görmeyi deneyin!