ERBÝL- 5 Aðustos 2014... Haziran ayýnda Musul’u ele geçirmiþ IÞÝD beklenmedik saldýrýyla Erbil’e yöneldiðinde, ortada ne Amerika, ne Ýran ne de Avrupa’nýn anlý-þanlý ülkeleri var... Kürdistan Özerk Bölgesi Baþbakaný Neçirvan Barzani, Ankara’yý aradýðýnda dönemin Dýþiþleri Bakaný Ahmet Davutoðlu’nun sakin ve dost sesiyle karþýlaþýyor... Ankara duruma hakim, bölgedeki geliþmeyi dakika dakika izliyor... IÞÝD, Mahmur üzerinden Erbil’e 40 km. mesafeye ilerlerken, Kürt bölgesinin savunmasý için gerekli ilk askeri destek Erbil’e iniyor. Türkiye 72 saat içinde Peþmerge’nin IÞÝD’i durduracaðý ve Mahmur’a doðru püskürteceði tüm askeri malzemeyi bölgeye indiriyor...
Baþbakan Davutoðlu, sohbetin o noktasýnda durup, derin bir nefes aldýktan sonra devam ediyor:”Dostlarýmýza bu desteði verirken bir tek þartýmýz vardý, asla açýklamayacaklar. Çünkü 49 insanýmýz örgütün elinde rehin, nasýl açýklarsýnýz? Kendilerine daha o gün söyledim, Musul, Erbil, Kerkük, Süleymaniye...Buralar bizim açýmýzdan stratejiktir, tehdit altýnda asla geri çekilmeyiz...Ama biz rehineler nedeniyle konuþamayýnca birileri çýktý, Kürt kardeþlerimizi korumadýðýmýzý, IÞÝD’e karþý hareketsiz kaldýðýmýzý hatta desteklediðimizi bile söylediler...”
Þimdi, tarihe not düþme zamanýdýr... Türkiye’nin IÞÝD’i desteklediðini, bunu “Sünnici dýþ politika stratejisi” doðrultusunda yaptýðýný söyleyen, yazýp-çizenler bu ülkeye karþý büyük haksýzlýk etmiþler...Bu, 77 milyonun “kul hakkýdýr” emr-i hak vaki olduðunda nasýl girecekler o mezara?
Diyana’daki “sýr”
eðitim merkezi...
Bitmedi... Davutoðlu devam ediyor: “Eylül ayýnda harekete geçtik, Türk Silahlý Kuvvetleri hýzla Diyana’daki askeri eðitim kampýný kurdu, silah veriyorsanýz, eðitimini de yaptýrmak zorundasýnýz... Bunu da sýr olarak sakladýk, orayý ziyaret etmemin nedeni, sýr olmaktan çýkarmak, kamunun bilgisine sunmak. Orada Peþmerge ve Türkmen savunma birliklerini eðittik, eðitiyoruz...Biz bunlarý yaparken ne laflar iþittik, ama susmak zorundaydýk...”
Türkiye’nin Kuzey Irak’ta, sýnýrýmýza 40 km. mesafede bir askeri üssü var. Bamerni Havalimaný bizim tarafýmýzdan modernize edilmiþ, içinde 100 tank 3 bin askerimizle duruyor. Bir dönem, PKK terörüne karþý planlanmýþ, varlýðýný anlaþmalardan alan bir üs, ama bugün, Kürt bölgesi vatandaþlarýnýn savunmasýnýn bir kalesiolarak deðerlendiriliyor.
Hepsi reklam yaptý, Türkiye hariç...
Erbil’de konuþtuðum Kürt yetkililerde derin bir Türkiye güveni görüyorum:”Türkiye ilk günden yanýmýzdaydý, dünyaya açýklayamadýk. Diðerleri göstermelik yardýmlarla geldiler, reklamlarýný yaptýlar, bir tek Türkiye ne yaptýðýný açýklamadý. IÞÝD’e karþý yanýmýzda dimdik durdu...”
Öyle bir algý operasyonu ki, Erbil’de bile insanlara, “Türkiye sizi yalnýz býraktý” propagandasýný pompalamýþ, hava, Davutoðlu-Barzani ikilisinin basýn toplantýsýnda daðýldý gitti... Davutoðlu’nun sohbetimizde söylediði þu söz önemli:”Türkiye’nin Peþmerge’ye Kobani için koridor açmasý karþýlýklý güveninsembolüdür...” Demek, herþeyin bir öncesi bir de sonrasý var...Öncesinde, 5 Aðustos’taki o telefon yatýyor...
“IÞÝD’in çekirdeði
Baas...”
Ankara’nýn IÞÝD’e bakýþ açýsýný “karar verici” ve “uygulayacý” yetkili kaynaklarla sohbetimde anlýyorum: “IÞÝD, dýþtan radikal dini bir örgüt gibi görünüyor ama, çekirdeði Baas’tan oluþuyor. Bu nedenle Suriye rejimiyle de yakýn baðlarý var, dini deðil, esas olarak aþýrý Arap milliyetçisi bir hareket, kýlýfý halifelik...Geldikleri noktada herkes tarafýndan kullanýlýyorlar...Baas, tarihsel olarak Türkiye düþmaný bir harekettir. Türkiye’nin onlarla iþbirliði yapmasý mümkün mü? Amerikalýlar, 2003’te Baas’ý gömmeye çalýþmayýp, Sünni siyasetçilere sistem içinde yer verseydiler, bugün bununla uðraþmak zorunda kalmazdýk.”
Baþbakan’ýn þu sözleri yukarýdaki teþhisin tamamlayýcýsý niteliðinde:”Irak’ta sistem, Meclis Baþkanlýðý seçimiyle baþlayan zincir niteliðinde. Baþkan seçiliyor, Meclis toplanýyor, Cumhurbaþkaný’ný seçiyor, o da Baþbakan’ý tayin ediyor. Meclis Baþkaný Sünni. Orada týkanma oldu, devreye girdik, tüm Sünni siyasetçilerle görüþtüm, bulduðumuz formülle Cuburi’nin baþkanlýðýnýn yolunu açtýk, devamýnda, Masum (Kürt) cumhurbaþkaný oldu, o da Ebadi’yi (Þii) atadý. Þimdi ortada IÞÝD’e karþý mücadele eden ve toplumun tüm kesimlerinin yer aldý bir nev’i ulusal mutabakat hükümeti var. Mücadele böyle güçlendi...”
Beyazsaray her açýklamasýnda “IÞÝD’e karþý en stratejik müttefikimiz Türkiye’dir” niye diyor, þimdi anlaþýlýyor...
Benim ise tek merakým var: “Türkiye IÞÝD’i destekliyor” yalanýný nasýl ürettiniz, nasýl inandýnýz...