‘Türkiye partisi’ derken eldeki oylardan olmak...

Analiz

Kürt siyasi hareketinin Türkiye geneline yayýlmasý için kurulan HDP ilk sýnavýný bu seçimlerde verecek.

Parti isimleri deðiþse de siyaset tarzýnýn ayný kaldýðýný ve Öcalan’ýn uygulamaya koyduðu iradenin hayat bulmadýðýný baþýndan beri vurguluyoruz.

Çünkü HDP, Batý’da Türkiye türküsü söylerken, Güneydoðu’da eski istismar siyasetini devam ettirdi.

Bölgeden gelen haberler, yine Kandil ve KCK ile kucak kucaða bir siyaset yürüttüðünü gösteriyor.

Oysa bu konu, HDP’nin girdiðini söylediði yeni yoldaki samimiyetinin en önemli göstergesiydi.

Artýk Kürt partisi de deðil

Meðer HDP çýktýðý yeni yolda ne menzile varabilmiþ ne de yerinde kalabilmiþ.

Tam bir ‘Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olma’ durumu...

Ulusalcý tavýr takýnan HDP, bölgedeki tabanýný da küstürmüþ durumda.

“Ne yapsaydý? Kürt tabaný kaybetme endiþesiyle etnik siyaseti mi sürdürseydi?” diyebilirsiniz.

Ama durum farklý...

Yýllardýr ektikleri rüzgarý, fýrtýna olarak biçme durumundalar.

Bugüne kadar Türkiye’nin batýsýný sadece kendi tabanýný tahrik için kullanýrsan, þimdi sana “Hayýrdýr, satýlýyor muyuz?” diye sorarlar.

Nitekim, þimdiye kadar öngörüsüz bir biçimde sürdürülen Kürt siyaseti, normalleþmenin yolunu da kapatmýþ.

Bölgedeki baský ve tehdit takviyeli siyasetin bu seçimde daha da artarak devam etmesi, bu çaresizliðin sürüklediði bir çukur...

Buna, aday belirleme sürecinde bölgeden istenen isimlerin, aksine liste dýþý býrakýlmasýna duyulan tepki de eklenince, HDP’yi çok ciddi bir sandýk boykotunun beklediði söyleniyor.

Sayýn Demirtaþ yandaþ kanallarýnda istediði kadar “Baský yok” diye bas bas baðýrsýn.

O ‘patates baskýsý’ diye geçiþtirmeye çalýþtýðý KCK imzalý tehdit mektuplarýný sordum.

Bunlarýn; buralarda vaka-i adiyeden olduðunu söylediler.

Daha da ilginci, insanlar konuþurken bile gizli kamera ile izleniyormuþ gibi davranýyor.

Tehdidin adý ‘ikna’ olmuþ

Bölgede Kandil’in talimatýyla yaygýn olarak uygulanan yeni bir baský yöntemi de “Ýkna Komisyonlarý”... Kandil’in oluþturduðu ekipler, bölgedeki bütün aþiret reislerini, aðalarý, beyleri, sözü dinlenen aile temsilcilerini, hatta yerel yönetimleri tek tek ziyaret ederek, “Size bazý yanlýþlar yapmýþ olabiliriz ama, hepsi geride kaldý, kucaklaþalým” diyorlar.

Görünüþte çok masum bir seçim çalýþmasý, hatta barýþ için çalýþan sivil toplum faaliyeti olarak bile telakki edilebilir!

Oysa iþin aslý pek öyle deðil. Daha ziyade bütün varlýðý gasp edilen mal sahibinin alnýna silah dayayýp zorla helal ettirmeye benzer bir durum.

Adý üstünde, “ikna” komisyonu... “Ýkna olmazsan gerisini sen düþün...”

Sýnýrda öldürülen peþmergelerle ilgili olarak HDP yetkililerinin PKK’ya karþý herhangi bir tepki göstermemesi de önemli bir öfke birikimine sebep olmuþ.

Bu suskunluðun, KDP ile HDP arasýndaki ayrýþmayý keskin bir cepheleþme ve ciddi bir mücadeleye dönüþtürdüðü söyleniyor.

Günün sonundaki en ilginç anekdot ise þu; gün boyunca bizi gezdiren Siirtli kardeþimin otomobilinde akþama kadar Ahmet Kaya’yý dinledik.

Bu arkadaþ dün akþam CNN Türk’te Selahattin Demirtaþ’tan “Þu karþýki yayla”yý dinlemiþ.

“Keþke Ahmet Kaya’dan bir þey söyleseydi” dedi.

Ben de “O söylerdi herhalde ama, Ahmet Hakan ister miydi, bilmiyorum” dedim.