Diyeceksiniz ki; Türkiye her alanda kamu çalışanına daha iyi bir hayat sağlayabilir, sağlamalı...
Haklısınız, sonuna kadar haklısınız...Daha iyisini yapabiliriz ve özellikle son 5 yılda atılan adımlar ile kamu personeline sağlanan hakların geliştirilmesi için artık çok daha sağlam bir alt yapımız var ve birçok adım da atıldı...
Sevgili dostlar, Türkiye zor bir dönemden geçiyor ve özellikle bazı bölgelerde güvenlik personelimiz çok zor şartlarda görev yapıyor. Konuyu güvenlik personeli havuzunda analiz edince karşımıza da bazı detaylar çıkıyor. En önemli konu başlığı da şu; Türk polisi her kademede Türk askeri kadar zorlu şartlarda görev yapsa dahi “özlük haklarında” aynı standartları yakalayabilmiş değil... Bu noktada bir yanlış anlaşılma olmasın, niyetim Türkiye’de Askeri personel “çok maaş alıyor, emekli olunca rahat ediyor” demek değil. Görev yapılan şartlara bakınca askerimizin ve polisimizin bizim için yaptıklarının para ile karşılığı olamaz. İsteğimiz askerimize ve polisimize çok daha iyi şartlar sağlanması ve Devletin imkanları ölçüsünde “en fazlasının” yapılması...
Peki var olan yapı içinde “polis için eksik olan” ne?
Şöyle bir örnek vereyim; bir subay ile aynı şartlarda görev yapan polis müdürünün subay, astsubayın ise aynı kademedeki polis memuru ile “maaş, emekli ödeneği ve özlük hakları” aynı oranda değil...
Bu tespit “subaylar-Astsubaylar çok yüksek maaş alıyor “demek değil. Keşke daha çok “alma imkanı olsa”! Bu noktada kamuoyunda çok sık gündeme gelen “subay-astsubay arasındaki farklara da” dikkat çekmek istiyorum. Bu konu da çok hassas ve hiçbir meslek sınıfı rencide edilmeden dikkatli sorgulanmalı...
Sonuç 1: Aslında meslek grupları ve sınıflar arasında kıyaslama yapmak çok doğru değil ama daha adil bir yapı kurmak için “örnekleme” yapabileceğimiz en yakın meslek sınıflarını ele almaktan başka çaremiz de yok...
Sonuç 2: Türkiye GSMH olarak 1 trilyon dolara koşan bir ülke ve bu büyük ekonomi polisine çok daha iyi şartlar sağlayabilir. Şahsi duyumlarım Başbakan Erdoğan’ın konu hakkında “adil bir çalışma” yapılmasını istediği ve çalışmaların devam ettiği yönünde...
Son söz: Türkiye, Emniyet Personeline daha iyi bir hayat sağlamak için gerekli adımları atacaktır ve eminim ki Hükümet başta “eşitsizliklerin düzeltilmesi” olmak üzere her türlü detayı sorguluyor ve gerekli adımlar en kısa sürede atılacak... Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğim...
Önemli not: Güvenlik personelimiz ister asker, ister polis olsun özellikle bazı illerimizde inanın çok zor şartlar altında görev yapıyor. Türkiye çok büyük bir ekonomi, büyük bir ülke ve yaptıklarının yanı sıra bundan sonra da gerekenleri mutlaka yapacak...
Türkiye’de sigorta vurgunu var mı?
Önümde çok kapsamlı bir dosya var. Sigortacılık ve özellikle “sigorta kapsamında tamir edilen” araçların detayları, resimler, konuşmalar dosyanın belkemiği...
Sevgili dostlar, konu aslında birkaç kez savcılıklara ve Hazine’ye kadar yansımış. Aslında konunun özü çok karışık değil. Aracınız kaza yapıyor siz de götürüp sigorta şirketinin anlaşmalı olduğu şirkete tamir edilsin diye bırakıyorsunuz. Gerisine hiç karışmıyorsunuz, gidip aracı bitmiş halde teslim alıyorsunuz...
Bu noktada soralım; konunun suistimal edildiği durumlarda neler oluyor?
Çok basit aslında. Siz aracınıza “orijinal parça takıldığını” düşünürken, araç “merdiven altı parçalar ile” tamir ediliyor. Parça, faturası kesildiği için envanterden çıkıyor ve başka mecralara satılıyor. Böylece ortada “iki kez parası alınmış”, faturası kaza yapan araca “tam kesilmiş” ve “iskonto ile başka mecralara satılmış” parçalar ortaya çıkıyor... İşin bir de bu parçayı kullanmayana yapılan baskı ve “işbirliği yapmayan ekspere iş vermeme” kısmı var ki; orası ayrı bir şenlik...
Sonuç: Ben kapağı kaldırdım. Elimde 11 eksperin “yaşadıklarını belgeledikleri” dosya, resimler ve video kayıtları var. Şimdilik bu kadar. Konu o kadar detaylı ve aslında bir o kadar da basit. Paylaşmaya devam edeceğim...
Çok önemli soru: TOBB bünyesinde olan Sigorta Eksperleri İcra Komitesi ve Sigorta Acenteleri İcra Komitesi konu hakkında bilgi sahibi mi, iddialar hakkında ne düşünüyorlar?
