TÜRKİYE TOPRAKLARINDA GİZLİ SAVAŞ! (1)

Hangi ülke olursa olsun, ayakta kalmasını sağlayan unsurlardan biri de istihbarat örgütleridir. İstihbarat örgütleri güçsüz olan ülkeler, başka ülkelerce yönetilmeye mahkumduır! 

Türkiye'de yıllardan beri yedi ülkenin gizli örgütlerinin kıran kırana boğuştuğu bir "istihbarat savaşı" yaşanıyor! İsrail, İran, Suriye, Almanya, İngiltere, ABD ve Türkiye'nin içinde olduğu bu savaş kıyasıya devam ediyor. Nasıl mı? 

Temmuz ayının 14. gününde yazın bunaltıcı sıcağıyla birlikte Diyarbakır kırsalında, PKK'nın bomba ve uzun namlulu silahlarıyla askere düzenlediği saldırı ardında 13 şehit 7 de yaralı bıraktı!  Bu saldırıdan sonra Kürt sorununun çözümü ve PKK'nın silah bırakması, hele de sona yaklaşıldığı bir dönemde gündemden düştü! 

Bu saldırıyı iyi anlamak için, Türk istihbarat tarihinin en önemli değişikliklerinden birinin yaşandığı 2010 yılının başına dönmek gerek. Atasagun döneminde yaşanan küçük çaplı devrimin mimarı, teşkilatın en kıdemli kişisi, hatta "Ben Kürt sorununu Ape Musa'dan öğrendim" diyen Emre Taner döneminde, gerçek mi değil mi diye, tartışıla tartışıla artık cılkı çıkan MİT-PKK görüşmelerinin tohumları atıldı. Devlet bu dönemde Kürt sorununun çözümü için benzerine rastlanmamış bir "pozitif psikolojik operasyon" başlattı. 

Bu operasyonun fitilini ateşleyen de Emre Taner'e yakınlığıyla bilinen psikolojik istihbarat uzmanı, MİT eski müsteşar yardımcısı Cevat Öneş oldu. Emre Taner, Mayıs 2010'da görevi Hakan Fidan'a devrettiğinde MİT'in, Kürt sorunun çözmek için ektiği tohumlar büyümüş, hatta son aşamaya gelinmişti bile. 

Ancak Hakan Fidan'ın göreve getirilmesinden sonra MİT'in bile pek hesaplayamadığı bir şey oldu: Hakan Fidan'ın şahsında MİT'e yönelik, ciddi bir psikolojik operasyon başlatıldı. Bunu tezgahlayan ülkeyse İsrail'di! Mossad, Hakan Fidan'ın "İran'ın adamı olduğu" yolunda, aslı astarı olmayan bir dedikodu yaymaya başladı. Bu dedikodu hem yaratıcılıktan yoksundu hem de mantıksızdı. 

İyi hoş da, Mossad neden Hakan Fidan'a saldırmıştı?    

İstihbarat kaynakları bunu iki nedene bağlıyor: Hakan Fidan'ın TİKA yani Türk İşbirliği ve Kalkınma Ajansı Başkanı olduğu dört yıllık sürede çok başarılı olması. İsrail, ayrıca Mossad'ın bazı gizli operasyonlarını Fidan'ın bildiğinin farkındaydı ve bu bilgileri İran'a vereceğinden korkuyordu. Bu anlamsız ve yersiz korku zamanla müthiş bir paranoyaya dönüştü! Bu tür korkular sonucunda, İsrail, azılı bir Türkiye düşmanı oldu! Ve Tel Aviv, PKK üzerinden Türkiye'ye yönelik hem silahlı hem de psikolojik savaş başlattı.   

(Yarın: Karayılan Hikayesi!!)