Türkiye yönetilmesi zor ülke haline geldi

Demokrasinin kuralları içinde halkın dediği oluyor. Halkın dediğini herkes kabullenmeli. Bu seçimde, halkın iradesi siyasal hayatımızda dramatik sonuçlar üretti. Seçimin ilk sonucu AK Parti tek başına iktidar olamadı. İkinci önemli sonuç, HDP barajı geçerek meclise girdi. Üçüncü önemli sonuç da, MHP oylarını önemli oranda yükseltti. Dördüncü sonuçta, bu seçimin oy bazında en bariz kaybedeni CHP oldu. 

AK Parti açısından secim sonuçları

Ak Parti seçimde beklediğini bulamadı. 2011 genel seçimlerine göre önemli oranda oy kaybetti. Ak Parti hem HDP’ye, hem de MHP’ye oy kaybetmiş görünüyor. Bu aşamada Davutoğlu ve AK Parti yönetiminin kritik kararlar alması gerekecek. MHP veya HDP’ye koalisyon önerisinde bulunup bulunmayacaklarına karar verecekler. Koalisyon önermek ve yapmak Ak Parti için önemli riskler içeriyor. Önermemek ve hükümet dışı kalmak ise, iç sorunlar, kadrolarında zayıflama, siyasal hınca uğrama gibi  ayrı siyasal sonuçlar riski oluşacak. Galiba Ak Parti için en iyi çıkış şansı erken seçim. Kanaatimce Ak Parti koalisyon içinde olmak istemeyecektir.

AK Parti’nin gerilemesinin muhtemel sebepleri 

AK Parti açısından beklenen oyu neden alamadığı üzerine çokça tartışma yapılacak. Bu türden sonuçlar çoklu faktörle ilişkilidir. Muhtemel sebepler; ekonomideki durgunluk, halen yüksek sayılacak işsizlik oranları, ekonomik büyümenin tabana yeterince yansımaması, lider değişim süreci şeklinde olabilir. 

Ayrıca  Ak Parti seçmeninde yorgunluk, heyecan eksikliği, rahatlık, kızgınlık gibi psikolojik faktörler de var.  Ayrıca Ak Parti, teşkilat mensuplarına güçlü bir dava duygusu ile seçim çalışması yaptırabilme gücünü kaybetmiş gibi görünüyor. Ak Parti, Türkiye için en önemli parti. Kendisini gözden geçirerek yeniden yükselişe geçmenin yolunu bulmalı.

HDP seçimin en önemli kazananı 

HDP barajı geçti. Artık Türkiye siyasal hayatının meclisteki dördüncü partisi oldu. Bu konumu kalıcı olur. Güneydoğu’da oylarını konsolide etti. Ak Parti ile Güneydoğu’nun bir çok ilinde makası açtı. CHP seçmeninden önemli oranda oy aldı. Ben bu oyların kalıcı olduğunu düşünüyorum. Fakat HDP için de zor kararlar zamanı. CHP, MHP koalisyonuna dışarıdan destek verip vermeme kararını verecekler. Ak Parti’yi gerileterek çözüm sürecinde belirsizlik sürecini başlattılar. Kandil’in elini güçlendirdiler. CHP ve MHP ile çözüm sürecini nasıl yürüteceklerini göreceğiz. 

Azınlık hükümeti veya erken seçim

Önümüzde iki seçenek var. CHP, MHP ve dışarıdan HDP desteğiyle azınlık hükümeti veya erken seçim. Azınlık hükümetinin mümkün olduğunu düşünüyorum. 13 yıllık iktidara susamışlık, AK Parti düşmanlığı, ellerine tarihi fırsat geçtiğini düşünme, yerli ve uluslararası güç odaklarının zorlaması ve ikna girişimleri gibi faktörler CHP, MHP ve HDP’yi bir araya getirebilir. Eğer azınlık hükümeti kurulursa, ömrünün ne kadar olacağı soru işareti. Bu hükümetin performans sorunları erken seçimi zorunlu kılabilir. Eğer azınlık hükümeti kurulamazsa 45 gün içinde yeniden seçime gidilebilir. 

Diyarbakır’daki bomba siyasi mühendislikti

Seçim öncesi en önemli gelişme HDP Diyarbakır mitinginde patlatılan iki bomba oldu. Bu feci olay iki kişinin ölümüne, yüz kişinin yaralanmasına sebep oldu. Bu bombalamalar, kaotik bir siyasal şiddet dalgasının önünü açabilecek nitelikte bir olaylardı. Hem işin yapılış şekli hem de amaçları açısından açıkça profesyonel işiydi.

Bombalamalar, “dramatik siyasal olay” tanımlamasına uyabilecek nitelikteydi. Bu bombaların seçimi etkilediğini düşünüyorum. Güneydoğu’daki HDP oy artışı, parti olarak HDP’yi meclise gönderme duygusu ile ilişkili olduğu gibi, PKK -KCK -HDP çizgisinin tehdit siyaseti ile bombaların psikolojik etkisinin birleşmesinin de etkisi oldu. Sonuçta bombaların arkasındaki siyasal mühendisler başarılı olmuş oldu.