Türkiye’de demokrasi deðil, baþka bi’þey istiyorlar!..

Aslýnda, herþey, Mýsýr’ýn darbeci generali Sisi’nin Alman Þansöyle Merkel tarafýndan kýrmýzý halýyla karþýlanmasýndan belliydi... Sisi, bununla kalmadý, Ýtalya ve Fransa’da büyük bir saygýyla kabul edildi, Roma’da Papa 1.Francis tarafýndan kabul edildi, Ýspanya ve Kýbrýs Rum kesimi ziyaretleri de ayrý bir gösteriydi...

Avupalýlar, iþ, doðunun Müslüman toplumlarýna geldiðinde genellikle milli iradenin temsilcilerini deðil, ya, darbecileri ya da Cemil Bayýk gibi demokrasiye silah çekmiþleri severler!..

“Siyasi oryantatizm”mi, bana göre deðil, emperyalizmin “doðru yerde yanlýþadam” arayýþýndan kaynaklanan geleneksel stratejisinden baþka bi’þey deðil. Emperyalizme göre doðru yer, devlet baþkanlýðý makamý, yanlýþ adam ise, milli iradeye hesap vermek zorunda olmayan bir diktatördür...

Bu türlerle kolay iþ görürler, kendi halklarýna karþý aslan kesilenler, sýnýrlarýnýn dýþýnda kedi gibidirler, bir kap yemek için (küresel ekonomide biz buna yatýrým diyoruz,çünkü diktatör oligarþisinin çar-çur edilecek paraya ihtiyacý vardýr) munistirler, “one minute” falan demezler, sýrtlarýný halka dayamadýklarý için makamý koruma gayesiyle kendilerine ne söylenirse onu yaparlar...

Müslüman toplumlara bir türlü “demokrasiyi yakýþtýramamalarýnýn” iki de bir “Ýslam ve demokrasi bir arada yaþayabilir mi” saçma sorusunu araþtýran hedefi belli kitaplar yazmalarýnýn nedeni de budur.

Demokrasi, Katolik kilisesi gibi engizisyon mahkemeleri ile anýlan, katý ruhban sýnýfý ile varlýðýný koruyan bir inancýn olduðu ülkelerde oluyor da, “þura” ve “istiþare”sistemine dayanan, o kilisenin karanlýk çaðýnýn kapanmasýna yol açmýþ Ýslam’da neden olmasýn, tabii ki olur, ama istemiyorlar.

·       Tablo çok net, anlayana...

Önce, yaþadýðýmýz sürece bakalým. 1 Kasým seçimi ile oluþmuþ Meclis, 15 Temmuz iþgal amaçlý kanlý darbe giriþimi sonrasýnda bir karar alýyor. Kararý alan meclis, yüzde 86 katýlýmla oy kullanmýþ halkýn tercihinin yüzde 97’sinin yansýdýðý bir meclis. Siyasi sistemde týkanýklýk olduðunu, bunun bir anayasa deðiþikliði gerektirdiðini kabul ediyor, ülkeyi referanduma yönlendiriyor. Bu süreçte, muhalefet demokratik direniþ hakkýný kullanýyor, deðiþikliðe karþý olanlar ile olmayanlar medya ve akademi çevrelerinde fikirlerini söylüyor, tartýþma bugün de bütün açýklýðýyla sürüyor...

Demokratik bir deðiþim süreci yaþýyoruz, benzeri, herhangi bir Avrupa ülkesinde de yaþanabilir, bizim ruhumuz bile duymaz... Hepsi bu...

Üstelik, bu süreci ayakta tutan, demokrasisini olgunlaþtýrmaya çalýþýrken, karþýlaþtýðý küresel saldýrýlarý püskürtmek için siyasi gücü artýrmayý hedefleyen, daha dün, kanlý bir darbeyi sokakta þehitler vererek püskürtmüþ bir toplum, yani demokrasi kararlýlýðýný onuruyla taçlandýrmýþ...

Kimseden yardým ve destek beklemiyor Türk halký, yalnýz, yaptýklarýna saygýlý olunmasýný istiyor, o kadar...

Saygý duymuyorlar, çünkü, bütün planlarý çökmüþ durumda...

·       Biz, bunu yazdýk, unutmayýz...

Büyük bir ihanetle karþýlaþtýk. NATO karargahlarýnda planlanmýþ, ordumuzun içine sýzdýrýlmýþ iþbirlikçiler ile tezgahlanmýþ bir darbeyi püskürttük. Kahramanlýðýmýz karþýsýnda tam bir ay kendilerine gelemediler, Ankara’ya gelip yaptýklarý açýklamalar ise sýradandý... Daha ilk günden, darbeyi kýnamaktansa, darbecileri kollamayý tercih ettiler. Topraklarýna kaçanlarý koruyorlar, en güçlü müttefikimiz ise darbenin ele baþýna sahip çýkýyor, PKK’ya aðýr silahlar veriyor, bizim terör örgütleriyle birlikte Rakka operasyonuna kahraman evlatlarýmýzý süreceðimizi sanýyor. Türk siyasilerin kendi vatandaþlarýyla yapacaklarý meþru toplantýlarý engelleyip, PKK elebaþlarýnýn seslerinin gür çýkmasýna çalýþýyorlar. “Sevr haritalarýný” hortlatýp akýllarýnca bize göz daðý veriyorlar. Geçiniz.

2013 Haziran’ýndan bu yana yaptýklarý herþeyi göðüsledik, bunlarý da aþarýz... Canýmýzý yakarlar mý, böyle bir güçleri var, ama irademizi kýrýp bizi yenemezler...

Onlar bizim, kolay kontrol edilebilir, kolay sömürülebilir bir ülke olmamýzý istiyorlar, biz, demokrasi ve özgürlüðümüze sahip çýkarak gereken cevabý veriyoruz zaten...

Onlar, içimizdeki uzantýlarýnýn bitmek bilmeyen manevralarýnýn arkasýnda durarak irademizin kýrýlmasýna çalýþýyorlar, biz, kararlý duruyoruz...

Baþaramayacaklar, bunu anladýklarý, anti-demokratik engelleme kararlarýndan belli oluyor, demokrasiye açýkça ihanet ediyorlar.

Bilin ki, durmayacak, daha tehlikeli geliþmelerin önünü açmaya çalýþacaklar, bu milleti bir lokma ekmeðin telaþýna düþürmenin adýmlarýný atmaya baþlayacaklardýr.

Sýký ve saðlam durun...

Yine kazanacaðýz...