Türkiye’nin seçimi

Bu ülkede bir terör örgütü gözünü kırpmadan, masumları öldürebiliyorsa, 

Legal bir parti o katillere sırtını dayayabiliyorsa,

O partinin başkanı insanlara sokağa dökme çağrısı yapabiliyorsa,

Bu çağrıdan dolayı 53 insanın ölümüne neden oluyorsa,

Bu 53 kişinin kanı her tarafına bulaştığı halde soruşturma bile geçirmiyorsa,

O partinin vekilleri, terör örgütüne mühimmat sağlayabiliyorsa,

O partinin belediye başkanı bomba koyulsun diye araçlarını terör örgütünün emrine verebiliyorsa,

Öz yönetim açıklaması yapabiliyorsa,

Bu ülkenin bir diğer partisi seçim akşamı koalisyona hayır diyebiliyorsa,

Ülkenin hükümetsiz kalması pahasına görüşmelere kendini kapatabiliyorsa,

“Mister No” lakabı almasına rağmen “Ben hayırcı değilim” diyebiliyorsa,

Bir diğer parti bu ülkede yaşayan Kürtlere konjonktüre göre davranabiliyorsa,

Eskiden “Kart-Kurt” diye baktığı kesime, bugün bel bağlıyorsa,

Kendisini ülkenin efendisi geri kalanı köle görüyorsa,

Bu bakış açısını değiştirmemesine rağmen “hepimiz eşitiz” teranesi satabiliyorsa,

Bu ülkede tüm partiler, onlarla aynı düşünenler, dışarıdaki destekçileri kısaca 7 düvel bir partiye, bir lidere acımasızca yüklenebiliyorsa,

Candaşlar, kandaşlar hep bir ağızdan ağız dolusu hakaret küfür edebiliyorsa,

Medya bu küfürlere çanak tutabiliyorsa,

O medya küfür hakaret edenlerden daha öne çıkabiliyorsa,

Küfür edileni devirmek için gayrı milli ve gayrı yerlilerle ahlaksızca işbirliği yapabiliyorsa,

Paralel devlet kurmak, devletin tüm hücrelerine kadar girmek isteyenlerle ortak çalışabiliyorlarsa,

Ortak çalıştıkları “güneydeki sevdikleri ülkeyi” açıkça kollayabiliyorlarsa,

Bunu da gururla ifade edebiliyorlarsa,

Yedi düvel batıl olanı hakka galip getirmeye çalışabiliyorsa,

Üstelik bu yedi düvel tüm bunları gizli saklı değil aleni şekilde yapabiliyorsa

Bu kadar yanlışı fütursuzca işleyenler, bundan dolayı değil utanmak, bunu iftihar meselesi görebiliyorsa

Korkmayın,

Komplekse girmeyin,

Onlar bu kadar haksız, bu kadar hukuksuz, bu kadar adaletsiz, bu kadar terbiyesizce öne çıkabiliyorlarsa,

Siz geri durmayın.

Doğru olduğuna inandığınızın yanında dimdik durun,

Bunu yapabilmenin, bu dik duruşu sergilemenin en etkili yönteminin oylarınız olduğunu unutmayın.

Elinizle düzeltebileceğiniz bu meseleyi, dilinizle değil, kalbinizle buğz ederek değil, oy kullanarak yapın.

Korkmadan, komplekse girmeden bulunduğum her ortamda açıkladım.

Buradan da bir kez daha tekrar ediyorum.

Ben oyumu, bu ülkenin menfaatlerine çalıştığına inandığım, yerli ve milli olduğunu bildiğim, Ülkeyi ve milleti kalkındıracağına güvendiğim Ak Parti’ye vereceğim.

CHP’ye, MHP’ye ve hatta HDP’ye oy vereceğini açıkça deklare edenlerden bir eksiğim olmadığı bilinsin istedim.