Son cümleyi baþtan yazalým: Çözüm trafiðini yürütenlerden son günlerde gelen “iyi þeyler olacak” açýklamalarý bir beklentiyi deðil ‘durumu’ ifade ediyor. Çözüm sürecinde beklenen “Türkiye’ye karþý silahlý mücadeleyi sonlandýrma” açýklamasý birkaç gün içinde yapýlabilir. Yani Öcalan’ýn yakalanmasýnýn yýldönümünden önce...
Devlet ve HDP heyetlerinin Ýmralý görüþmeleri, HDP heyetinin hükümet ve Kandil trafiðinin son günlerde hýzlanmasýnýn arkasýnda, “Ýmralý’dan beklenen açýklamanýn geldiði” gerçeði var.
HDP heyetinin 4 Þubat’ta yaptýðý Ýmralý ziyaretinde Öcalan’ýn ‘beklenen çaðrý’yý içeren mesajý alýndý ve önce hükümetle, ardýndan Kandil ile paylaþýldý.
Ancak mesajýn içeriði kamuoyuna açýklanmadý.
Çünkü hükümet ve HDP, ‘medya üzerinden mesaj paylaþmama’ kararýný uzun süredir itina ile sürdürüyor.
Bu durum, 4 Þubat’taki ziyaret sonrasýnda da deðiþmedi.
Ancak hem hükümet, hem de HDP kanadýndan, ‘içeriðe girmeksizin’ gelen olumlu mesajlar, sürecin yeni aþamaya geçtiðinin iþaretini verdi.
Mesajýn içeriði ne?
Yeni aþamaya geçiþ süreci nasýl iþleyecek?
Bu iki sorunun cevabý, aslýnda sürece geriye doðru bakarak da bulunabilir.
Mesajýn içeriðinin, çözüm sürecinin hedefleriyle örtüþtüðünü söyleyebiliriz:
- Türkiye’ye karþý tam eylemsizlik;
- Asayiþi bozan sokak hareketlerinin sonlandýrýlmasý;
- Silah býrakma ve sýnýr dýþýna çekilme...
Yeni aþamaya geçiþ için ise Kandil tarafýnda doðal olarak bir ‘örgütsel süreç’ iþleyecek. Örgütün, üç ana konuda karar almak üzere bir kongre toplayacaðý belirtiliyor.
Özetlersek, Ýmralý’dan, “Türkiye’ye karþý silahlý mücadelenin sonlandýrýlmasý; Türkiye içinde asayiþi bozacak eylemler yapýlmamasý; demokratik siyasal sistem içinde kalýnmasý”ný içeren bir açýklama ve “örgütün bu gündemle kongre toplamasý” çaðrýsý geldiðini söyleyebiliriz.
Açýklamanýn hükümet ve HDP tarafýndan bir ‘ortak açýklama’ ile yapýlmasý konuþuluyor.
Bu açýklama için daha önce konuþulan 21 Mart’ýn yani Nevruz’un beklenmeyebileceði de...
***
Tek sorun, hükümetin çözüm iradesini sürdürmesi ve Ýmralý’nýn tavrýný netleþtirmesine raðmen, Kandil’in karar verememesi.
Bunun arkasýnda da, örgütte ‘farklý güç odaklarýna yakýn kanatlarýn’ olmasý.
Ancak tartýþmanýn mesajýn içeriðinden çok, açýklanma þekline iliþkin olduðu haberleri de geliyor.
Hükümetle HDP arasýnda konuþulan ‘ortak açýklama’ yönteminin Kandil’de tartýþýldýðý, önümüzdeki birkaç gün içinde kararýn gelebileceði, “Ýmralý’nýn yeniden devreye girmesinin gerekmeyebileceði” de belirtiliyor.
Özetle;
Türkiye birkaç gün içinde tarihi bir gün yaþayabilir.
***
Sürecin arka planýnda ise hükümetin ‘çözüm kararlýlýðý’ yatýyor.
PKK terörünün bitirilmesine yönelik ‘siyasi’ giriþimler 2002 öncesinde de yapýldý. Her giriþimde bir ‘üçüncü taraf/üçüncü ülke’ oldu. AK Parti hükümetleri de bu yolu denedi.
Ancak sonuç alýnamadý.
AK Parti, son süreci ‘üçüncü taraf olmaksýzýn’ baþlattý.
O nedenle ‘yerli süreç’ diye adlandýrýldý.
Çözüm iradesi, 2013 Nevruz’unda Öcalan’ýn ‘çekilme’ açýklamasýyla hazýrlýk aþamasýný ‘çözüm aþamasýna’ getirdi.
Ancak bu aþamada sabotajlar baþladý.
Sadece yurt içinden deðil, yurt dýþýndan da geldi bu sabotajlar...
Gezi, Paris cinayetleri, 17/25 Aralýk, Kobani eylemleri ve nihayet 6-7 Ekim olaylarý...
Olaylarý bahane ederek Kandil’in çekilmeyi durdurmasý, þehirlerde yapýlanmasý, sokak eylemleri süreci kilitlenme noktasýna getirdi.
Kilidi, yine çözüm iradesi aþtý.
6-7 Ekim olaylarýna raðmen, hükümet ‘pozitif gündem’le HDP ile görüþmeleri yeniden baþlattý.
Hem hükümetten, hem HDP’den ‘olumlu mesajlar’ verildi.
Son süreçte görüþme trafiði hýzlandý, siyaset ‘konuþulmadý’ siyaset ‘üretildi’...
Bugün gelinen nokta, aslýnda iki yýl önce gelinmesi gereken noktaydý.
Türkiye iki yýl kaybetti.
Belki bu, ‘geleceði kazanmak adýna ödenmesi gereken son bedel’di...
Artýk 30 yýllýk acýlý süreci bitirecek tarihi günü bekliyoruz.