Türkiye bir kuþatmayý yarmaya çalýþýyor. Ermenistan’ýn Azerbaycan’a yönelik son saldýrýlarýnýn Türkiye’nin iradesini kýrmaya, dikkatini daðýtýp gücünü parçalamaya yönelik bir anlamý var.
Türkiye’nin Suriye, Irak, Doðu Akdeniz, Libya ve Yunanistan üzerinden kuþatýlmasý planýnýn son halkasýdýr Ermenistan.
Diaspora Ermenilerinin, ABD, Ýsrail, Rusya ve diðer Minsk Grubu ülkelerinin esir aldýðý / satýn aldýðý bir baþkent Erivan.
Dýþarýdan aktarýlan paralar sayesinde hayatta kalan Ermenistan’ýn dýþ politikasýný da haliyle patronlarý belirliyor. Taþerondan öteye siyasi bir temsili de, tesiri de bulunmuyor Ermenistan’ýn.
Nitekim Azerbaycan’ýn saldýrýlara misliyle cevap vermesi ve Türkiye’nin “tüm imkanlarýyla” Azerbaycan’ýn yanýnda yer almasý sahayý anýnda deðiþtirdi. Ermenistan periþan, piþman, Rusya ise anýnda çekildi Erivan’ýn arkasýndan.
**
Üç milyon nüfuslu küçücük bir ülke Ermenistan. Siyasi ve ekonomik olarak da askeri olarak da çok zayýf. Erivan’ýn en canlý çarþýsý, eskimiþ öteberilerin ve hatýralarýn satýldýðý antika pazarlarý. Varlýðýný ispatlayan tek þey ise, Ermeni diasporasýnýn dayattýðý, gerçeðin çarpýtýlmasýndan ibaret olan þu malum iddia.
Gazeteci olarak iki defa ziyaret ettiðim Erivan’da bunu net gördüm. Her þeyin tükenip aþýndýðý, insanlar yokluk içinde yaþarken oligarklarýn ülkenin tüm varlýðýný sömürdüðü bir düzen hakim. Sokaktaki Ermeniler Türkiye ile iliþkilerin geliþtirilmesini, sýnýrýn bir an önce açýlmasýný çok acil ve yaþamsal bir ihtiyaç olarak görüyorlar. Bütün ülke derin depresyonda. Psikolojilerinin kaynaðýnda Taþnak kafasý hala sürdüðü için 1915 tehcirinin soykýrým olduðu iddiasý var; yakýn körlüðünden sebep Hýnçaklarýn ve Taþnaklarýn Anadolu’da çýkardýðý isyaný, yaptýðý katliamlarý ýsrarla görmüyorlar tabii. Hastalýklý ve tuhaf bir kýsýr döngü yaþadýklarý. Varlýðýný tek yanlý acý hatýralara, geleceðini geçmiþe kilitlemiþ malul bir devlet Ermenistan.
**
1992’de Hocalý Katliamýný yapan, Azerbaycan’a ait Daðlýk Karabað’ý iþgal eden Ermenistan önce 12 Temmuz’da Tovuz’a saldýrdý, önceki gün de sýnýr hattýndaki sivil yerleþim yerlerine. Bir kez daha þehitler var.
Kardeþlerimizin acýsýný yüreðimizde hissettik. Cumhurbaþkaný Erdoðan baþta olmak üzere devletin her kademesinden Azerbaycan’a güçlü destek mesajlarý geldi, sahada da sürdü o destek.
Baþkan Erdoðan’ýn “Türk milleti her zaman olduðu gibi bugün de tüm imkanlarýyla Azerbaycanlý kardeþlerinin yanýndadýr” açýklamasýnýn hoþluk olsun diye söylenmediðini gördü Ermenistan ve Erivan’ý ittirenler.
Ermenistan’ýn Azerbaycan topraklarýný iþgal etmesiyle ortaya çýkan sorunu (ki Azerbaycan’ýn yüzde 20’sine tekabül ediyor) çözmesi için kurulan Minsk Grubu da BM Genel Kurulu da Azerbaycan’ý sinsice “oyalarken”, alenen Ermenistan’ýn “arkasýnda” duruyor. Bakü aylardýr artan saldýrýlarý ve Ermenistan’ýn saldýrý planlarýný anlatmaya çalýþýyordu dünyaya.
Uluslararasý toplumun itidal çaðrýlarýnýn fiilen gerçekliði yok o yüzden. Zaten sorunu çözmek deðil, yeni bir oldubittiyle Ermenistan’ý geniþletmek, Türkiye’yi yorup zorlamak istediklerini anlayacak kadar tecrübe yaþandý son on yýlda. Tam da bu nedenle, iki ülke de kendi göbeðini kesmek kastýyla taarruz halinde. Nitekim Azerbaycan Ordusu iþgal altýndaki köyleri bir bir azat ediyor. Ortak irade ve kendi kaderini baþkasýnýn eline býrakmama kararlýlýðý netice aldýrýyor. Devamý da gelecektir.
**
Ankara çok net. Dýþiþleri Bakaný Çavuþoðlu “sahada ve masada Azerbaycan’ýn yanýndayýz” derken Milli Savunma Bakaný Hulusi Akar “Azerbaycanlý kardeþlerimizin öz topraklarýný savunmasýnda yanýndayýz” diyerek bunun askeri desteði de kapsadýðýný ilan etti muhataplarýna.
Türkiye’nin, Rusya, Çin, Ýran ve Ýsrail devletleriyle PKK’yý arkasýna alan Ermenistan’ýn saldýrýlarý karþýsýnda Azerbaycan’ýn yanýnda olmasýndan daha doðal bir þey olamaz. Aralarýndaki baðý “iki devlet, tek millet” diyerek bayraklaþtýran kardeþlerden baþka ne beklenebilir ki.
Ýnönü CHP’sinin Boratan ihaneti Türkiye için arizi bir durumdur, sapmadýr, asýl olan iki ülke arasýndaki kuvvetli baðdýr. Öte yandan Kýlýçdaroðlu CHP’sinin alameti farikasý hemen tüm politikalarýnda iki dilli bir söylem tutturmak. CHP Meclis Grubu ortak bildiriye imza atarken, CHP Dýþ Ýliþkilerden Sorumlu Genel Baþkan Baþdanýþmaný eski “monþer” Ünal Çeviköz Ermenistan’ýn tezlerini savundu, utanmadan Türkiye’yi suçladý. Yarattýðý tepki öyle büyüktü ki parti yönetimi dün bütün günü Çeviköz’ün þuursuz açýklamalarýný unutturmaya çalýþmakla geçirdi. CHP medyasý ise geliþmelerden en az Ermenistan medyasý kadar rahatsýz.