Turn that shit off!

Bugün kampüsün kapýsýna doðru yürürken gördüðüm dört kiþi, yolda yürüyen diðer kiþilere baðýrarak, ahiretteki azaptan kurtuluþ için (Hz.) Ýsa’nýn yolundan gitmelerini tavsiye ediyordu. Birinde hoparlör vardý.

Kampüsün içerisine doðru adým attýðýmda ise içerden bir kiþi hoparlörlü kiþiye þöyle baðýrýyordu: “Turn that shit off!”

Gülerek oradan ayrýldým. Herkes, kamusal alanda görüþünü açýklýyor. Kavga yok.

Bir süredir akademik araþtýrma için TÜBÝTAK’ýn desteði sayesinde Kaliforniya Üniversitesi-Berkeley’deyim. Berkeley denince akla gelen ilk þeylerden biri, öðrenci eylemleri ve özgür konuþma ortamý.

1968 öðrenci eylemleri, ayrý bir sayfa. Bundan tam 50 yýl önce, 1964’te oldukça hareketli bir dönem geçirmiþ Berkeley.

14 Eylül 1964’te Berkeley’nin öðrenci dekaný, kampüsün bitimindeki caddede öðrencilerin siyasi organizasyonlar için yürüttükleri çalýþmalara artýk izin verilmeyeceðini bildirir.

30 Eylül’de kampüs kapýsýnda izinsiz faaliyet yürüttükleri için sekiz öðrencinin kaydý dondurulur.

1 Ekim’de bu sekiz öðrenciden Jack Weinberg, kampüste siyaset yapýlmasý yasaðýný protesto için siyasi mesajlar içeren bir masa açar. Masasýný kaldýrmayý ve kimliðini göstermeyi reddettiði için tutuklanýr. Ardýndan, yüzlerce öðrenci polis arabasýný çevreler ve öðrencinin serbest býrakýlmasýný talep eder. Jack serbest býrakýlmadýðý ve öðrenciler polis arabasýnýn etrafýný boþaltmadýðý için, sonraki 36 saat boyunca polis arabasý hareket edemez.

2 Ekim’de Kaliforniya Üniversitesi sisteminin ünlü rektörü Clark Kerr ile varýlan anlaþma 21 yaþýnda bir felsefe öðrencisi ve öðrenci hareketinin liderlerinden olan Mario Savio tarafýndan okunur. Jack serbest býrakýlýr. Binlerce kiþilik kalabalýk daðýlýr. Siyaset yasaðý hakkýnda bir komite kurulur.

7 Kasým’da komitenin çalýþmalarý sonrasýnda, üniversite yönetimi, öðrencilerin kampüste siyaset yapmalarýna karþý olduðunu ilan eder.

9 Kasým’da öðrenciler Anayasal ifade hürriyetlerini gerekçe göstererek, üniversitede masa açarlar.

20 Kasým’da Mütevelli Heyeti toplanýr ve sekiz öðrencinin kaydýnýn dondurulmasý önerisini onaylar. Bunun üzerine öðrenci olaylarý yeniden baþlar.

2 Aralýk’ta Savio, üniversite yönetimini eleþtirir. Savio, üniversitenin toplumun vicdaný ve eleþtirmeni olmak yerine, sanayinin istediði ürünleri üreten bir fabrikaya dönüþtüðünü söyler. Joan Baez de “We Shall Overcome” adlý ünlü þarkýsýný seslendirir. Ayný gün, 800 civarýnda öðrenci Sproul Hall binasýný iþgal eder. Polis geceleyin binaya baskýn yapar ve öðrencileri tutuklar. Öðrenciler birkaç saat sonra serbest býrakýlýr. Ertesi günden itibaren eylemler devam eder.

7 Aralýk’ta yaklaþýk 16.000 öðrenci ve hocanýn karþýsýna çýkan rektör Kerr, eylemlere katýlanlara “kampüs affý” çýkarýlacaðýný ancak yasalarýn çiðnenmesine yol açan eylemlerin af kapsamýnda olmadýðýný söyler. Savio, öðrencileri yeniden eyleme çaðýrýr.

8 Aralýk’ta akademik senato toplanýr. 115 oya karþýlýk 824 oyla, üniversitenin öðrencilerin siyasi eylemlerinin yeri, zamaný ve biçimine karýþabileceðini; ancak, eylem ya da konuþmalarýnýn içeriðine karýþmamasý gerektiðini kabul eder. Karar, öðrencilerin ifade hürriyeti için büyük bir zafer olarak kabul edilir.

18 Aralýk’ta Mütevelli Heyeti de öðrencilerin Anayasal ifade hürriyetlerinin kampüsü de kapsadýðýný ilan eder.

1964’ten herkes bazý dersler çýkarmýþ. Olaylar, kampüs rektörünü koltuðundan etmiþ. Diðer üniversiteler de öðrencilerin siyasi eylemlerine ve konuþmalarýna iliþkin kurallarý deðiþtirmiþler. Bugünlerde de, Ýfade Özgürlüðü Hareketinin 50. yýldönümü nedeniyle Berkeley’de çeþitli etkinlikler düzenleniyor.

Türkiye’de de kampüslerde hocalarýn, öðrencilerin ve misafirlerin ifade hürriyetinin neleri kapsayýp kapsamadýðýna iliþkin ne kadar etkinlik yapýlsa azdýr. Rektörlerimize ve senatolarýmýza önemli sorumluluklar düþüyor. Zira kampüslerimizin herkesin kendisini özgürce ifade edebildiði güvenli mekanlar olup olmadýðý hala tartýþmalý. ODTÜ’de Beþeri’nin önünde yürüyen öðrencilerin, bir öðrenci topluluðu tarafýndan açýk bir þekilde camiye davet edilmesi durumunda ne olabileceðini sorarak bitireyim.