AK Parti iktidarý boyunca geciken en önemli icraatlardan biri sivil bir anayasa hazýrlanmasýdýr.
Gerçi AK Parti, hiçbir dönemde tek baþýna anayasa yapacak güce sahip olmadý.
En fazla sayýya 365 milletvekili ile 22. dönemde sahip olmuþtu.
Ancak vesayet sistemi devam ediyordu.
27 Nisan muhtýrasý o dönemde verildi. 2008'de kapatma davasý açýldý.
Uzatmayalým AK Parti, vesayet sistemine direne direne icray-ý hükümet etmeye çalýþtý!
2010 referandumuyla milli irade aðýrlýk kazandý, vesayet sistemi büyük oranda geriledi.
Takip eden 2011 seçimlerinden sonra yeni anayasa gündeme alýndý ve TBMM'de her partiden iki üyenin katýlýmýyla Anayasa Mutabakat Komisyonu kuruldu.
Bu komisyon ülkeden gelen tüm teklifleri topladý.
Ýsteyen her þahýs ve kurum/kuruluþ bu komisyona tekliflerini ulaþtýrdý.
Birlik Vakfý olarak benim de sekreterliðini yürüttüðüm anayasa teklifini bu komisyonu sunduk.
Þu anda yeni anayasa için gerekli tüm fikirler ve teklifler TBMM arþivinde mevcuttur.
O komisyon 60 küsur maddede mutabakat saðladý ama ilerleyemedi kadük/düþmüþ oldu.
Ondan sonra ülke 17-25 yargý darbe giriþimi, Gezi olaylarý, Hendek Çukur savaþlarý,15 Temmuz darbe giriþimi, korona ve deprem gibi hayati badireler atlattý anayasa konusu gündeme alýnamadý.
Þimdi ülkenin önü açýk. 4 sene seçim yok.
Artýk yeni ve sivil bir anayasa için uygun bir zaman dilimi var önümüzde.
Fakat muhalefet istemiyor.
Yeni anayasa teklifine muhalefet çevrelerinin itirazý çeliþkilerle dolu.
Önce ilk '4 maddeye dokundurtmayýz' diyorlar. Ýlk 4 maddenin bana göre de yeniden yazýlmasý lazým ama Cumhur Ýttifaký, 'Tamam 4 maddede sorun yok!' söylemiyle tartýþmaya mahal býrakmayarak isabetli bir yol izliyor!
Bu sefer TBMM Baþkanýnýn içeriðine deðil yazýlýþýna yeni boyut getiren açýklamasý üzerinden saldýrýya geçiyorlar.
Aslýnda TBMM Baþkaný Numan Kurtulmuþ beyin 3. Maddenin yazýmý ile ilgili haklý deðerlendirmesi bu maddelerin yeniden yazýlmasý fikrini teyit ettiði gibi Numan beye itiraz eden Mehmet Uçum'un 6. Maddenin ikinci maddede yer almasý gerekir fikri de ayný þekilde bu maddelerin yeniden yazýlmasý fikrini desteklemektedir.
Darbecilerin yazdýðý metne kutsallýk atfedenlerin farklý fikirlere tahammülsüzlükleri bahsi diðer olduðu için üzerinde durmanýn bir faydasý olmasa gerekir.
Niyetleri üzüm yemek olmadýðýndan, bu sefer de daha ortada müþahhas (somut) bir anayasa teklifi yokken, niyet okumasý yaparak 'Erdoðan'ýn yeniden aday olmasýný saðlayacak bir anayasa düþünüyorlar biz bunda yokuz!' diyorlar.
Çeliþki de burada.
CHP çevresi cumhurbaþkanlýðý seçimlerini kazanacaklarýna o kadar güveniyorlar ki hemen her ortamda erken seçim istiyorlar.
Hatta CHP Genel Baþkaný, Erdoðan'ýn üçüncü kez aday olabilmesi için meclisin erken seçim kararý almasý gerekiyor, 'Biz de destek verelim 2025'den sonra erken seçim kararý alalým Erdoðan aday olsun' diye meydan okuyor!
Hem Erdoðan'ýn adaylýðýndan korkmuyorlar, kazanacaklarýndan eminler hem de yeni anayasada adaylýðýnýn önünün açýlmasýna karþý çýkýyorlar?
Tut kelin perçeminden!
Bir baþka itiraz da 'ülkenin onca sorunu varken neden anayasa ile meþgul olunsun?' þeklinde.
Anayasa çalýþmasý yapmak ülkenin diðer sorunlarýyla ilgilenmeye engel deðil ki!
Meclis kuracaðý komisyon ile bir tarafta yeni anayasa çalýþmalarýný sürdürür, devletin diðer kurumlarý da görevini yerine getirmeye devam eder.
2013 yýlýndaki yeni anayasa çalýþmasý hangi icraata engel olmuþ ki?!
Aslýnda ana muhalefet Cumhur Ýttifaký'nýn çoðunluðu oluþturduðu bir ortamda yeni anayasa yapýlmasýný istemiyor!
Çünkü ana muhalefet bu milletin deðerleriyle kavgalý ve milletin seçtiklerinin meþruiyetini bile kabul etmeyen üstenci ve batýcý bir zihniyete sahip.
Eski genel baþkanlarý AK Parti'ye oy verenleri 'Sadece TRT izleyen 500 liraya satýn alýnan seçmen!' olarak aþaðýlamýþtý.
Yeni genel baþkan bir taraftan seçimlerin meþruiyetini tanýmak gibi olumlu bir çýkýþ yaptý.
Ama öte taraftan da AK Parti'ye o verenleri 'beyni emcüklenmiþ geri zekalýlar' diye hakaret eden ve hakaretini sürdüren lümpen bir kadýný protokole oturtarak gerçek yüzünü göstermiþ oldu.
Yani CHP bildiðiniz gibi.
Elbette ki normal olan, yeni anayasa çalýþmalarýna katýlmasýdýr.
Katýlmalarý halinde CHP ve DEM'in kimi konularda sorun çýkarmaya çalýþacaðýný görmemek için kör olmak gerekir.
Ancak yeni anayasa konusunda engeller meclisteki GP, SP, DEVA hatta ÝP gruplarýyla aþýlabilir.
Ben, Cumhur Ýttifaký kendisiyle ayný tabana hitap eden bu partilerle dayanýþma saðlayacak adýmlar atmalýdýr diye düþünüyorum.
DEM ile dahi tokalaþýlýrken onlara neden zeytin dalý uzatýlmasýn ki?!
Ayrýca, unutulmamalýdýr ki farklý siyasi partilerde temsil edilmesine raðmen muhafazakârlar hem toplumda hem de parlamentoda yeni anayasa yapacak çoðunluða sahiptir.
Kuvvacýyýz diyerek muhafazakar kesimi tehdit edip farklý fikirlere savaþ açanlara da hatýrlatmak gerekir ki batýcý zihniyete sahip olanlar asla Kuvvacý olamazlar.
Batý emperyalizmine geçit vermeyen, tam baðýmsýzlýkçý Kuvvacý zihniyeti bugün muhafazakâr kesim temsil etmektedir.
Seküler kesim ise Kuvvacýlarýn iþgaline son verdiði batý emperyalizminin kültürel iþgali altýndaki vatandaþlarýmýzdýr.
Hülasa, yeni ve sivil anayasa, seküler kesimin dayattýðý þekilde deðil, milletin deðerleriyle barýþýk ve herkesin hukukunun korunduðu sivil bir anayasa olmalýdýr.
TBMM böyle bir anayasayý yapma yetki ve gücüne sahiptir!