Üç dönem kuralı esnetilemez mi?

Seçimle işbaşına gelenlerin tespiti tek merkezden yapıldığı için eskiden birileri oturduğu koltuğa yapışıyor, yeni kuşaklara yol açmıyordu. 

Yeni siyasetçiler bu ihtirasın önüne geçmek ve yeni kuşakların önünün açmak için dönem kuralı getirdiler.

HDP iki dönemle sınırlarken AK Parti bütün seçilmişleri üç dönemle sınırladı.

Başlangıçta peş peşe veya aralıklı fark etmiyordu. Söz gelimi biri en fazla üç dönem milletvekilliği, belediye başkanlığı, il başkanlığı yapabilirdi.

Zaman geçtikçe bu anlayış esnetildi. Peş peşe üç sene yapabilir şeklinde yorumlandı. Bir dönem ara verilirse yeniden üç dönem yolu açılır oldu.

Bu olumlu bir esneklikti.

***

Seçimlerin yaklaştığı günümüzde partiler bu dönem uygulamasını sorgulamaya başladı.

HDP, lider kadrosu için bu uygulamayı esnetme kararı aldı. Mesela Demirtaş iki dönem vekillik yaptığı için aday olmaması gerekiyordu ama bu kural onun için esnetildi, yeniden aday oluyor. Zannediyorum birkaç kişi için de bu istisna geçerli olacak.

Bence HDP doğru olanı yaptı.

Demirtaş’ı beğenelim ya da beğenmeyelim siyasetçiler kendisini tanıdı, o da siyasetçileri ve devleti tanıdı. Yasama faaliyetlerinden çözüm sürecine kadar önemli konuların muhatabı oldu.

Şimdi onun yerine bir başkasının gelmesi hem partisine hem ülkeye zaman kaybı demektir.

Yeni gelenin siyaset dünyasında tanınması ve onun siyaset dünyasını ve devleti tanıması, diyalog için gerekli tecrübe ve birikimi edinmesi zaman alacaktır. Bu arada geçen süre hem siyaset hem de ülke için kayıptır.

Lider kadroların değişimi bazen siyasi taraflar arasında iletişim yollarının tıkanması sonucunu doğurabilir ve yeni yüzlerle siyaset alanı daralabilir.

***

AK Parti’de de böyle bir talebin seslendirildiği basına yansıdı.

AK Parti’nin üç dönem kuralı hususunda benzer bir esneklik göstermesi bence düşünülmesi ve tartışılması gereken bir husustur.

Bu bağlamda bir soruyu cevaplayan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş böyle bir konunun gündemlerinde olmadığını söyledi ve ilave etti: “Ama sonuçta bütün bunlar siyasi kararlardır. Siyasi kararlar partinin karar organlarında oturulur konuşulur. “

Bence de konuşulmalıdır.

Üç dönem kuralına takılan 71 milletvekilinin tamamı değil ama bazılarının meclis dışında kalması en azından tecrübe ve birikimleri itibariyle hem parti hem meclis hem de ülke için kayıp olacaktır.

Mesela üç dönem kuralına takılan bir Bülent Arınç, bir Hüseyin Çelik, bir Mehmet Ali Şahin, bir Beşir Atalay, bir Faruk Çelik bir Mustafa Ataş, bir Mustafa Elitaş, bir Mehdi Eker, bir Taner Yıldız ve benzeri bazı isimler tıpkı HDP’nin yaptığı gibi esnetilerek  kural dışı bırakılabilir.

Tüzükte yapılacak küçük bir değişiklik ya da ilave ile sorun çözülebilir. Aday listeleri en son 7 Nisan’da teslim edileceğine göre önümüzde bir hayli zaman var demektir.

Bence mesela yapılacak değişiklik ile genel başkan/başbakan ve genel başkanın uygun göreceği azami beş ya da on kişi bu kuralın dışında tutulabilir.

***

Tabii bu düşüncem mevcut durum için geçerlidir.

Aslına bakarsanız seçilmişler için dönem uygulaması bence tamamıyla kaldırılması gereken bir uygulamadır. Müstakil bir yazı konusudur.

Sorunun kökten çözümü elbette ki siyasi partiler ve seçim kanunun yenilenmesinde yatmaktadır.

Çözüm önerisi ise AK Parti’nin parti programının Siyasi İlkeler (http://www.akparti.org.tr/site/akparti/parti-programi#bolum_) bölümünde açıkça belirtilmiştir.

Oradaki teklifler bugün tartışılan seçme ve seçilme problemlerini seçim barajını ve benzeri sorunları kökten çözecek tekliflerdir!