Üçlü zirve ve Türkiye'nin Ýdlib'deki rolü

Tam da gözler Tahran'da gerçekleþecek olan Türkiye-Rusya-Ýran üçlü zirvesine çevrilmiþken Rusya, Ýdlib'de HTÞ'nin bulunduðu mevkilere hava saldýrýsý düzenledi. Peþi sýra Rejim de karadan top atýþý ile vurdu bölgeyi. Bu bir kara harekatýnýn da habercisi olarak yorumlandý. 

Ortak kanaat, Ýdlib'in Suriye savaþýndaki son perde olduðu yönünde. Eðer rejim ve Rusya, Fýrat'ýn doðusunu PYD'nin hamisi olan ABD'ye rezerve ettiyse bu doðru bir tespit olabilir. Fakat  ülkenin teritoryal egemenliðinden vazgeçebiliyor buna mukabil muhaliflere sýkýþtýklarý yerde dahi yaþam hakký tanýmýyorsa, bu bütün dünyanýn gözü önünde yeni bir katliamýn baþlayacaðý anlamýna gelir. Nitekim Baþkan Erdoðan, Tahran zirvesi öncesinde "Burada 3,5 milyon insan var. ABD Rusya'ya, Rusya ABD'ye topu atýyor. Allah göstermesin, buralara füzeler yaðacak olursa çok ciddi katliam yaþanýr" sözleriyle tüm dünyayý bu konuda uyardý. 

Türkiye'nin evet, kendi güvenliðiyle ilgili ve yeni bir göç dalgasýyla karþýlaþma ihtimaline karþý endiþeleri var. Ama en baþýndan beri dünya kamuoyunun asýl dikkatini çekmeye çalýþtýðý konu, Suriye'de yaþanan insani dram. Nitekim aðýr bir göç yükü taþýyor olmasýna ve AB ülkelerinin PKK ve FETÖ konusundaki hasmane tutumlarýna raðmen kapýlarý açýp Türkiye'nin bir geçiþ güzergahý olmasýna izin vermedi. 

*** 

Türkiye'nin Ýdlib politikasýnýn da temel motivasyonu bu. Hatta yaþanabilecek drama mevcut aktörler arasýnda samimiyetle dikkat çeken tek ülke Türkiye. ABD'nin "Kimyasal silah saldýrýsý olursa karþýlýðýný veririz" açýklamasý fýrsatçýlýktan baþka bir þey deðil. 

ABD'nin Birleþmiþ Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Nikki Haley'in "Kimyasal silah kullanýlana kadar kenarda durup beklemeyeceðiz" sözlerinden hemen sonra "Eðer Suriye’yi ele geçirme yoluna devam etmek istiyorlarsa, bunu yapabilirler. Ama kimyasal silah kullanarak deðil" demesi katliama deðil kimyasal katliama karþý olduklarýný gösteriyor. ABD'nin kimyasal silah saldýrýsýný gerçek anlamda sorun etmediðini biliyoruz zaten. Öyle olsa, Esed ilk kimyasal silah kullandýðýnda ve Doðu Guta'da çoðu çocuk binden fazla sivili öldürdüðünde harekete geçerdi.   

*** 

Rusya'ya gelince; Doðu Guta'da yaþanan katliam ortada. Siviller tahliye ediliyor derken kaçan çocuklarýn hedef alýnarak öldürüldüðünü, evlerinin enkazlarýndan emzikli bebeklerin çýktýðýný biliyoruz. Rusya'nýn siviller ölmesin gibi bir hassasiyet taþýdýðýna en azýndan þimdiye kadar þahit olmadýk. Ýran'ýn yönettiði milislerin, DEAÞ'ý aratmayan yöntemlerle saldýrdýðý herkesin malumu. 

Ýþte Türkiye, bugüne kadarki pratikleri böyle olan ülkelerle, Suriye'de çatýþmasýzlýk ve normalleþme saðlanmasý için çabalýyor. Ne kadar zorlu bir süreç olduðu herhalde anlaþýlýyordur. 

Üstelik rejim karþýtý cephede de bir birlik beraberlikten söz etmek zorken ve kimin kiminle iþ tuttuðu kestirilemezken insani dramý en aza indirmek ve rotayý siyasi çözüme kýrmak hiç kolay deðil. 

Yine de Tahran'da yarýn gerçekleþecek üçlü zirvenin, operasyonun belli hedeflerin dýþýna çýkmamasýný temin etmesi bekleniyor.   

*** 

Þu saatten sonra HTÞ'nin Rusya'nýn hedefi olmaktan çýkartýlmasý mümkün gözükmüyor. HTÞ'ye sonradan katýlan yerel unsurlarýn örgütten kopartýlmasý ve Rusya'nýn hedeflerinin mümkün olduðunca daraltýlmasý amacýna ne kadar ulaþýlacaðý belirsiz ama þu saatten sonra Türkiye'nin önceliði sivil halkýn ve ýlýmlý muhaliflerin güvenliðini temin etmek. 

Galiba artýk Suriye muhalefetinin de önceliði ülkelerinde kalabilmek ve yaþayabilmek. 

Týpký Halep ve Doðu Guta'da olduðu gibi Ýdlib'in de füzelerle vurulmasý ise çözüm ümidini tamamen tüketecektir.