ABD ýsrarla savaþ retoriðini devreye sokmak istiyor. Kiev'in "Rusya'nýn saldýrýsý için herhangi bir ortam yok!" demesine raðmen, Beyaz Saray'ýn yaklaþýmý hiç deðiþmiyor. Bu durum "Acaba ABD, Kýta Avrupasýndaki müttefiklerini ikna edemiyor mu?" ihtimalini akla getiriyor. Bununla birlikte ABD, oluþturmak istediði savaþ çýðýrtkanlýðý ile, "Avrupa ve Rusya arasýnda nasýl bir süreç planlýyor?" sorusu, cevap bekleyen önemli konular arasýnda...
Dikkatli bakýldýðýnda Almanya ve Fransa, Rusya karþýtý bir tutumdan yana deðiller. Hatta Almanya, Ukrayna konusunda giderek Moskova endeksli bir yaklaþým sergiliyor. Bununla birlikte Anglosakson ittifaký için, NATO ortaklarýnýn devreye girmesi önemlidir. ABD baþka türlü kendi tezini asla izah edemez.
Rusya ýsrarla Ukrayna ile savaþmayacaðýz diyor. Kaldý ki Rusya'nýn bu ifadeleri yeni de deðil. ABD'nin tarih vermesi de çok enteresan bir durum. Acaba planlanan bir "provokasyon" söz konusu olabilir mi? Bence bu yaklaþým, tam da ABD'ye ye göre bir yaklaþýmdýr.
Dikkat ederseniz tarihte, ülkelerin büyükelçilerine bile suikast giriþimleri gerçekleþtirilmiþtir.2'inci Nikolay döneminde, Ýran-Rusya savaþý çýkarýlmasý için, dönemin Rus büyükelçisi Griboyedov öldürülmüþtür. Bu olaya karþýn Rus Çarý, o dönem duygusal cevap vermeyerek, yapýlmak istenen planý suya düþürmüþtür.
Ayný senaryoyu günümüz siyasi tarihinde, Türkiye-Rusya krizinin çýkarýlmasý için, Rus büyükelçisi menfur bir saldýrýyla katledilmiþti. Buna karþýn Putin de duygusal bir refleks vermeyerek, olaya tarihteki benzerlerini hatýrlatýr bir yaklaþým sergilemiþti.
Evet durum þimdi de buna benziyor. ABD ilkbaharda Çin'e odaklanmanýn peþinde. Lakin elindeki projeyi gerçekleþtiremiyor. Rusya ve Kýta Avrupa arasýnda istediði gerilimi ve düþmanca savaþ ortamýný, bir türlü pekiþtiremiyor. Gayesi, Rusya'yý Avrupa'ya teslim edip, kendisi için Çin merkezli yeni bir jeopolitik plan oluþturmak. Rusya ise ABD'nin bu planýnýn farkýnda... Buna karþýn mevcut durumu zamana yayarak, ABD'nin projesini zaman aþýmýna uðratmak istiyor. Sýnýrdaki silahlar, askerler ve ordular ise, sanki savaþ olacakmýþ gibi bir algý oluþturmak. Rusya'nýn burada asýl maksadý, masada pazarlýk marjýný artýrmak...
Anglosakson ittifaký bu nedenle Ukrayna kozunu sonuna kadar kullanmak istiyor. Lokal bir savaþ çýkartarak, Rusya ile Avrupa'yý meþgul etmenin peþinde. Bu durumda Çin ile planladýðý yeni süreci, Rusya'sýz bir denklemde nasýl mümkün olacaðýný hesaplýyor. Ýþin enteresan tarafý da silahsýzlaþtýrma konusunda ABD, "Anlaþmaya hazýrýz..." diyor. Oysa bu konuda çoðu uluslararasý anlaþmalardan çýkmýþ ABD, Rusya ile hangi anlaþmayý konuþacak ve hangi anlaþmada söz sahibi olacak?
Muhtemeldir ki bazý anlaþmalara Biden yönetimi yeniden dönmek istiyor. Ama durum mümkün olsa da, zaman alacak bir durum.
Demek ABD, Rusya ile iliþkileri zamana yayarak; esas kendisine gereken yeni süreci baþlatmak istiyor.
Evet Kýta Avrupasýný ikna edemeyen ABD, Rusya'nýn duygusal refleksine oynuyor. Rusya da bu duygusal refleks beklentisini, ABD'ye vermiyor. Aksine silah ve ordusuyla Ukrayna sýnýrýnda gövde gösterisi yaparak oluþturduðu algýyla, ABD'nin planýný bozmaya gayret ediyor.
ABD dünyada tek güç olmadýðý gerçeðini kabullenmek istemiyor. Gayesi muhtemel bir savaþ ortamý ve gerilimi oluþturarak, sadece kendi menfaatine zemin oluþturmaktýr. Çok defa belirttiðim gibi, ne Ukrayna, ne Rusya, ne de Avrupa; bu savaþtan yana deðil. Bakalým ABD bu yeni siyasi dayatmasý ile, nasýl bir sonuca varacak? Herhangi bir savaþa müdahil olmadan, savaþtýrma planýný nasýl devreye sokacak?
Olayýn en ilgi çeken fakat gözden kaçan yönü bu olsa gerek.