SETA'nýn dün gerçekleþtirilen "Kuruluþundan Bugüne AK Parti Sempozyumu"nun açýlýþýnda Baþkan Erdoðan bir konuþma yaptý. Kanýmca AK Parti'nin kurulur kurulmaz iktidara gelmesinin ve o gün bugündür amansýz saldýrýlara raðmen halkýn teveccühünü kazanmaya devam etmesinin sebebini çok iyi anlatan ipuçlarý vardý konuþmasýnda. "Erdoðan neden hep kazanýyor, Ak Parti neden kaybetmiyor?" sorularýna cevap arayan muhalefetin üzerinde düþünmesinde fayda var bu konuþmanýn.
Ne diyor Erdoðan?
"Ak Parti'nin tarihi, milletimizin tarihi kadar eskidir" diyor. Ne demek bu? AK Parti 2001'de kurulmuþ ve 2002'de girdiði ilk seçimde iktidara gelmiþ bir parti. Buna mukabil CHP, Cumhuriyetin ilanýyla ile yaþýt neredeyse. Tek Parti dönemini saymazsak, ömrü hayatýnda demokratik yollarla tek baþýna iktidara gelememiþ. Biri daha 17 yaþýnda diðeri 100'e merdiven dayamýþ durumda. Ama biri milletin sesi olmayý þiar edinmiþ, diðeri milletle savaþmayý.
Baþkan Erdoðan'ýn "AK Parti'nin tarihi milletimizin tarihi kadar eskidir" sözünün anlamý bu iþte.
Erdoðan'ýn yine AK Parti'yi tarif ederken kullandýðý; "AK Parti'ye muhalefet örtüsü altýnda millete muhalefet edenler, AK Parti'yi deðil milleti yenememenin hýrsýyla hareket edenler..." ifadeleri de ayný þekilde Erdoðan siyasetinin milleti yeniden devletin sosyal sermayesi haline getiren politikasýnýn yansýmasý.
***
Bu, bir partinin adýna ya da logosuna yüklenmiþ çok derin anlamlarý deðil, yüz yýl öncesinin travmasýný üzerinden atmak isteyen bir milletin ayaða kalkma isteði ve cehdi anlatýyor. Bu uyanýþa hangi siyasi aktör ya da parti sahiplik ederse o kazanýr. Erdoðan'ýn kazanmasýnýn sebebi; hatalarýný dahi milletiyle çok açýk þekilde konuþabilecek kadar hasbi bir tutum içinde olmasý ve kendi kaderini ülkesinin, milletinin kaderinden ayrý tutmamasýdýr.
***
2011'den itibaren Türkiye'ye verilmek istenen zarar çerçevesinden ilk hedefin Erdoðan ve AK Parti olmasýnýn sebebi de bu zaten. Erdoðan, Türkiye aleyhine yapýlan operasyonlarýn karþýsýnda hem dik durdu hem de millete özlediði özgüveni yeniden aþýladý. Sahip olduðu gücü hatýrlattý. Bunlarýn hiçbiri hamaset deðildi. Zor zamanda konuþmak, canýný ortaya koymak hamaset deðil gerçek cengaverliktir.
Týpký 15 Temmuz'da olduðu gibi bugün de ABD'nin ekonomik savaþýna karþý milletimizin seferber olmasýnýn sebebi de budur. Milletin deðerleriyle savaþan yahut zoru görünce þapkasýný alýp giden deðil, millete özündekini hatýrlatan ve milletin önünde bizzat yürüyerek sancaðý dik tutan bir siyasetle Türkiye bugüne eriþebildi. Yoksa dolar üzerinden ekonomik savaþ açanlar, daha 17-25 Aralýk'ta amaçlarýna ulaþmýþ, Türkiye'deki direniþ hattýný kýrmayý çoktan baþarmýþ olurlardý.
***
AK Parti 16 senelik hayatýnda 100 senelik hal yaþadý. Hele son 4-5 sene içinde saldýrýlarýn biri bitmeden diðeri geldi. Bu sonuncusu, ülkeyi ekonomik olarak teslim almak ve bu vesileyle milleti sokaða dökmek amacý taþýyordu. Fakat yine baþaramadýlar. Türkiye iþ dünyasý, bankacýlýk sistemi ve milletin saðduyusuyla bu saldýrýyý da daha þimdiden boþa çýkarmýþ durumda.
Bir tek CHP, sahibinin sesi olarak, ABD saldýrýlarýna karþý milletin yanýnda durmadý. Sebebi; AK Parti'ye muhalefet adý altýnda aslýnda Türkiye'ye muhalefet ediyor olmalarý. Ana muhalefet partisi deðil "Türkiye'ye muhalefet partisi" olmuþlar.
Türkiye bu saldýrýyý da Allah'ýn izniyle atlatýr. Hatta bu vesileyle yerli ve milli ekonomik ataklar hýz kazanýr, milletimizde yerli milli tüketim hassasiyeti oluþur. Ýthal ettiðimiz her ürünün daha iyisini üretir ve satarýz.
Bu millet her þerden hayýr çýkarmasýný bilmiþtir!
