Ulusalcı, modacı, Palalı Sabri Çelebi, Gürsel Tekin vesaire

Gezi Parkı başlığıyla yakın tarihimize bir dip not olarak düşülecek, iyi niyetli insanların şeytanın sersem yardakçılarınca kullanıldığı, Palalı Sabri Çelebi Efendi’nin görüntüleriyle belleğimize kazınan olayların ne mene bir tahrik (provokasyon) olduğunu, yetmişli yılları ucundan kıyısından yaşayan hemen herkes anlamıştı. Ağaca sarılan, çiçeği koklayan insanların arasına karışanları meğerse CHP tahrik etmiş, başrolde de bir zamanlar çarşaflı hanımlara altı oklu rozet takma merakına düşen, şimdilerdeyse Mustafa Sarıgül’ü taca atıp yerine İstanbul Belediye Başkanı adayı olmaya soyunan Gürsel Tekin varmış. Kendini sanal dünyada “terzi çırağı” olarak tanıtan, kimilerince, her ne demekse “ulusalcı modacı” diye bilinen, bir zamanlar DHKP-C örgütü üyesi olduğunu da çok merak ettiğimiz için (?) bize açıkladığı belirtilen Barbaros Şansal da Gezi Park tezgahını Gürsel Tekin’in kurduğunu bir video aracılığıyla herkese açıklayan kişi! Barbaros Şansal, Gezi Parkı sürecinde kimi zaman “duran adam” kimi zaman “hamile kadın” kimi zaman “çapulcuların şahı” gibi, değme oyuncuya taş çıkaracak kılıklarda ortalara çıkmıştı. Şimdiyse Gezi Parkı sevdalılarının “hükümetin adamı” olarak damgalayıp nefret kustuğu Palalı Sabri, meğer CHP’nin Genel Başkan Yardımcısı Gürsl Tekin’in has adamıymış ve o palayı kap, çık ortaya, ikinci bir Patronalı Halil ya da Hırisantos olarak namın yürüsün” diyesiymiş ki, breh breh breh akıllara bak sen akıllara!!

 

***

“Ulusalcı Modacı” mıdır kendi demesiyle terzi yamağı mıdır, sanal dünyanın has adamı mıdır herneyse Barbaros Şansal, çoğunluğu CHP’lilerin oluşturduğu bir ortamda, palalı saldırısını CHP’nin tezgahladığını, amacın suçu AK Parti’nin üzerine atmak olduğunu  söylüyor açık açık. “Taksim’de bir café’de İstanbul İl Başkanlığı danışmanlarından biri bana, Talimhane’de palalı birinin çıkacağını konuştuklarını ve bunu AKP’lilerin üzerine atacaklarını söyledi. Yalnız değildim, yanımda Gürsel Tekin de vardı. Başka şahitlerim de vardı!” Kafeyi dolduran CHP’liler ‘Palalıyı AKP kurtardı!” diye naralanınca Şansal, “Hayır AKP kurtarmadı, hukuki prosedür vardı” diyor video görüntüsünde. Önceki gece twitter hesabındansa, “O-oo 2.5 saatlik konuşmayı kurgulayıp 54 saniyeye indirmişler videoda; daha neler var neler” deyiveriyor. Tabi kafedeki CHP’liler saydırıyor Şansal’a, “Lan oğlum bunlar ulu orta söylenir mi?!” kıvamında. Onun cevaplarıysa yok görüntüde.

Şimdi bu CHP’nin aklı evvel çocuklarının kafası hep aynı; yenilendik, kabuk değiştirdik falan deseler de tövbe inanmayacaksın. “Bu CHP de oyun bitmez oğlum. Bunlar İttihatçıların hasıdır; oyunları tükenmez, adamın gözünü öyle boyarlar ki aka kara karaya da ak dersin şıpın işi!” dememişti rahmetli Kemal Tahir boşuna! “Sana sarılmaya gelirse biri ikisi, hemen  kaç, çünkü bir sarıldılar mı ya kemiklerini kırarlar ya da kanını emerler.”  Daha şunun şurasında üç beş ay önce dönemin CHP’li genç umudu Orhan Birgit Beyefendi 27 Mayıs darbesine uzanan yolda, sosyal medya olmadığından fısıltı gazetesi aracılığıyla yayılan ve saf insanları ayaklandıran “öğrencileri Demokrat Parti öldürdü; kıyma makinelerinde öğüttü!” palavrasını nasıl tezgahladıklarını açıklamamış mıydı?

Gezi Parkı, statlarda atılan naralar ve son Beşiktaş-Galatasaray maçının olayları hep aynı darbeci, iktidarı sandıkta değil de sokak/kışla ekseninde arayan bir zihniyetin yan ürünleri. Bunların yaptıklarını Teşkilat-ı Mahsusa hayal edemez, etse bile o saat titrer kendine gelirdi!  Eğer Barbaros Şansal’ın söyledikleri doğruysa ve de Gürsel Tekin tezgahlamışsa Palacı Sabri Çelebi olayını dilerim CHP onu İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adayı gösterir ve de millet ondan Palacı’nın hesabını bir güzel sorar sandıkta. Yetti be yetti! Her türlü rezilliğe soyun sonra da “biz Atatürk’ün Partisiyiz” diyerek pisliğin içinden sıyrılmaya bak! Kimse yemiyor artık; yiyenlerse Bize babamızın vasiyetidir; Atatürk’ün partisinden şaşma!” diye diye gidip oy veriyorlar Cumhuriyet’in Hazin Partisi CHP’ye!!