Hollanda zaten grup liderliðini garantilemiþ... Brezilya yolunda grup baþý olabilmek için maça çýktý. Akýl almaz bir gol yedik... Robben’in frikik vuruþundan top kimseye deðmeden gol yiyoruz. Olacak gibi deðil... Þaka gibi... Ne kalecimiz, ne savunmamýz en ufak þekilde topa müdahele etmedi, edemedi. Sonra da böyle abuk bir þekilde gol yiyoruz...
Maçýn ilk yarýsý itibariyle pozisyonlar bulduk. Eðer bir pozisyonda Arda ayaðýný yere vurmasa gol atmamýz içten bile deðildi. Bir de Hasan Ali’nin orta topuna Umut’un kafa þutu kaçan bir baþka golümüz gibi geldi bana...
Bir de Burak’ýn topu ayaðýndan açmasý kesin golün kaçýrýlmasýndan baþka hiçbir þey deðildi... Selçuk 4-5 tane duran topta var; onun dýþýnda ara ki bulasýn...
Bu kadar kýsýr döngü içinde servis yapan Selçuk’u þaþkýnlýkla izledim.
Ýkinci yarý itibariyle baktýðýmýzda daha maçýn baþýnda Oyuna yeni girmiþ Kuyt; Sneijder’e “Al bu golü at” diye pas verdi: Sneijder de ikinci Hollanda golünü aðlarýmýza gönderen oldu. Topa fazla sahip olan biziz. Üst üste kornerler atýyoruz. Ama bir türlü gole ulaþamýyoruz.
Arda Turan’ý da beklediðim gibi bulamadým. Çok top kayýplarý yaptý. Biraz savunmamýz daha ciddi olabilseydi, Robben’in golünü kalemizde görmezdik.
Sneijder’in golü futbola uyar bir þekilde oldu. Ama biz baskýlý baþladýðýmýz oyunda, pozisyonlar bulduðumuz oyunda golleri atamýyorsak; o zaman kaybetmek Allah’ýn emri oluyor... Çok kötü futbol oynamadýk. Çok da iyi oynamadýk. Ýlk yarýda bulduðumuz pozisyonlarý gole çevirebilseydik; belki de sevinen taraf biz olurduk...
Adamlar pozisyon bulduðu zaman gol atýyor... Bizler ise kaçýran oluyoruz... Aradaki fark zaten bu...
Kýsacasý beklentilerimiz kaf daðýnýn arkasýnda kaldý. Taktik, teknik bu maç için geçerli deðildi. Futbolcularýn bu maça konsantrasyonlarý farklý boyutlara getirebilirdi.
Fatih Terim’e de en ufak kötü bir serzeniþte bulunmak kimsenin hakký deðil. Eðer bu kadar korner kullanýyorsan; bu kadar topa sahipsen, pozisyonlar üretip atamýyorsan; o zaman futbol adýna söylenecek hiçbir þey kalmýyor demektir.