Üniversitelerde radikal reform þart

Türkiye ekonomisinin 21. Yüzyýlýn zorluklarýný karþýlayabilmesi için atýlmasý gereken iki yaþamsal adým var.

Birincisi kayýtdýþýlýkla mücadele ve gelir vergisi mükellefiyetini yaygýnlaþtýrmak, ikincisi ise eðitim sektörünün bütününde radikal reformlar gerçekleþtirmek.

Eðitim sisteminin tümü, her aþamada büyük sorunlarla boðuþuyor ve benim izlenimim gerekli reform adýmlarýnýn bir türlü atýlamadýðý.

Neler yapýlmasý gerektiði konusu da, yine kanýmca, yetkililerin, sorumluluk alan kiþilerin kafasýnda çok net deðil.

Herkes, büyük bir iyi niyetle, mevcut yapýyý daha etkin, daha adil iþletmek istiyor, buna kuþku yok ama sorun da zaten tam burada zira mevcut yapýlanma, müfredat anlayýþý, her diploma aþamasýndan beklentiler ve tanýmlar deðiþtirilmediði sürece iyi niyet ve çalýþkanlýk olumsuz, yetersiz, anlamsýz bir yapýyý yeniden üretmekten baþka iþe yaramýyor.

Bu birbirine büyük ölçüde baðlý sorunlar yumaðýnýn bir yerinde de yükseköðretim meselesi var.

Nüfus baskýsý, maddi koþullar, öðretmen profili, lise müfredatýndan çaðdýþý bir ideolojik devlet yapýlanmasýnýn beklentileri ve bu çerçevenin bir türlü aþýlamamasý lise diplomasýný maalesef büyük ölçüde deðersizleþtirmiþ durumda.

“Deðersizleþtirmiþ” derken muradým, mevcut sistemde ortalama bir lise diplomasý düzeyinin tasarlanmýþ üniversite anlayýþý ve müfredatý için artýk çok yetersiz kalýyor oluþu.

Üniversite taným, müfredat ve anlayýþýmýz nüfusun az olduðu, lise öðretmen profilinin farklý yani lise diplomasýnýn anlamlý olduðu bir döneme göre þekillenmiþ.

Oysa, köprülerin altýndan sular akmýþ, lise diplomasýnýn içeriði tümüyle boþalmýþ ama üniversite öðretimi sanki bir þeyler olmamýþ gibi ayný çizgide ýsrarlý.

Gerçekçi olalým, kýsa ve orta vadede lise diplomasýný eski düzeyine çekmek mümkün deðil.

Yapýlabilecek yegane iþ üniversite taným ve müfredatýný bu yeni lise düzeyiyle uyumlaþtýrmak.

Benim, dünyada da uygulanan, önerilerim çok net:

1- Üniversiteler hemen 3 artý 2 sistemine geçmeli, ilk üç sene sosyal bilimler, doða bilimleri, vs. gibi ayýrýmlarla öðrencilere sadece genel formasyon kazandýrmalý, bir anlamda, kimse bu ifadeyi yadýrgamasýn, yüksek lise gibi olmalý, üçüncü senenin sonunda öðrenciye herhangi bir alanda yetki vermeyen bir diploma verilmeli.

2- Bu aþamayý izleyecek iki senede (master) öðrenci uzmanlaþmaya, bir dalda daha derinlemesine bilgilenmeye yönlendirilmeli.

3- Týp, hukuk, mühendislik, mimarlýk gibi kiþiye yetki veren, imza gerektiren, icrasýnda diploma tekeli olan dallarda öðretim MUTLAKA ilk üç seneden sonra baþlamalý ve dalýn gereklerine göre süresi belirlenmeli; lise diplomasý ile hukuk, týp, mimarlýk eðitimi yapmak bana çok ama çok anlamsýz, komik geliyor.

Türkiye’de yükseköðretim anlayýþý bu noktaya gelecek, buna eminim ama bakalým ne zaman gelecek?

Mevcut yükseköðretim müfredatý, anlayýþý, diploma tanýmlarý ülkeyi orta ve uzun vadede iktisadi açýdan büyük bir sýkýntýya sürükleyebilir.

Basit ve yanlýþlanabilir bir uyarýdýr benimkisi.

twitter.com/KarakasEser