Usta insanlar neden daða çýkar?

‘Rauf’ filmi vizyona giriyor. Çocuk dünyasýnýn saflýðýyla Güneydoðu’da yaþananlarý güzellemeye çalýþan, güya savaþ karþýtý olduðunu savunan ama aslýnda bu ülkenin bütünlüðü için verilen toplumsal tepkileri zayýflatmaya çalýþan bir film daha...

‘Rauf’ için ilk düþündüðüm þey uzun süredir bu kadar net bir propaganda filmi seyretmediðim. Siyasi tarafýný tartýþacaðýz ama öncelikle filmin sinemasal kalitesine bakalým. Klasik olarak Doðu’da çekilen birçok filmde olduðu gibi doðaya yaslanan ama bunu senaryonun bütünlüðü içinde yapamayan, neredeyse birçok Türk filminin artýk kliþe sýnýfýna dayadýðý görsel  malzemeyi ayný kliþe tarzda kullanan bir film. Geniþ karlý ovalar, at arabalarý, küçük bir çocuðun masum bakýþlarý ve yüzü. Bunlarýn hepsini sinema sever. Ama bunlarý doðru kullanmak ayrý bir þeydir. Doða, filmin karakterlerinden biriyse bu görüntüler bir anlam taþýr. ‘Rauf’ bunlarýn hiçbirini doðru yapmýyor.

Gelelim senaryoya, küçük bir çocuk okuldan ayrýlýr, bir marangozun yanýna çýrak verilir. Ustanýn 20 yaþýndaki kýzýný görür görmez aþýk olur. Fakat kýzýn sevgilisi daðda teröristtir. Sonunda kýz da daða çýkmaya karar verir. filmin kaba hikayesi bu. Senaryonun gerçekliði açýsýndan bir iki sorum var. Kürt bir çocuk kõyde arkadaþýyla konuþurken Türkçe mi konuþur? Filmin bütününe baktýðý siyasi duruþu belli. Peki niye bu çocuklar neden Kürtçe konuþmadýlar? Çünkü filmin amacý baþka. Þimdi siyasi tarafýna girelim. Filmin odaðýný açýklayan bir sahne var. Çocuk ustasýna “Usta insanlar neden daða çýkar?” diye soruyor. Ustanýn oðlu da daðda olduðu için “Gevezelik yapma” diyerek geçiþtiriyor. Halbuki adam usta olmayý hak ediyorsa bir cevabý olmalýydý. Ama yönetmenlerin filmin bütününde tercih ettiði gibi kaçak güreþmelerinin kurbaný oluyor usta. Filmde askere silah sýkan teröristin görüntüsü yok.  Terörist olarak daða çýkanýn cenazesinin dramý var. Daða çýkan kýzýn ölüsünün arkasýndan çocuklarýn attýðý pembe çýçekler var. Var oðlu var. Ama yönetmenlere göre ve bu filmi deðerlendiren güya bir kýsým Türk entelektüeline göre bu film savaþ karþýtý bir film. Filmin amacý zaten orada yaþananýn bir savaþ olduðunu kabul ettirmek. Orada yaþananýn Türk askerinin nedensiz yere insan öldürdüðünü iddia etmek. Kürtçe konuþmamalarýnýn sebebi de bu kaçak güreþin hedefinin Ýstanbul’daki insanlarýn duygu dünyasýný etkileyip orada yaþananlara karþý verilen toplumsal tepkileri törpülemek. Tabii festival dünyasýnýn yapýsýnýn zayýf karnýný da gýdýklamak, ondan yararlanmak. Bu filmin siyasi yönünü, hasýraltý ederek vermeye çalýþtýðý mesajlarý saymasak sinemasal olarak elimizde ne kalýr? Kliþe hem de bolca kliþe kalýr. Peki ‘Rauf’ festivallerde bu baþarýlarý nasýl elde ediyor? ‘Babamýn Sesi’ gibi ayný tür filmlerin ödül almasýnýn altýnda yatan kriterler bu film için de iþliyor.