Vaatler ve gerçekler...

Seçim dönemlerinde medya en çok partiler ne vaat ediyor kısmına takılırlar. Emekliye ne vaat ediliyor? Çiftçi, asgari ücretli, küçük esnaf hepsi arka arkaya sıralanır.

Vaat edilenin yapılabilir olup olmamasına pek bakılmaz. Ancak asgari ücreti 5 bin liraya çıkarmak gibi vaatler için “yok o kadar da değil” denilir.

***

Bunların yazılmasında pek bir problem yok da vaatler yerine gerçekte olanlara bakmak daha doğru gelir bana hep.

Mesela Sosyal Güvenlik Kurumu’nun başlattığı projeler. Biri, çocuk sahibi olan kadının iş yaşamında kalması için başlatılan Evde Çocuk Bakımı projesi.

Zaman zaman sunulan projelerin hayata geçmediği ve AB fonlarının iade edildiğini biliriz.

Bu kez öyle olmadı, 38 milyon Avro fon sayesinde çalışan annelere bakıcı parası ödenmeye başlandı. Proje hem 3 bin kişiye istihdam sağlayacak hem de aynı sayıda kadının iş hayatında kalmasının yolunu açacak.

Diğer proje, “Evin Hesap Uzmanı Kadın” projesi. Özellikle iş yaşamındaki kadınlara hem haklarını öğretecekler hem de finansal okur yazarlık dersi verecekler. Bir yanda vaatler diğer yanda somut olarak yapılanlar.

Hangisi öncelikli olarak duyurulmalı? Benim tercihim her zaman somut ve vatandaşın hemen ulaşabileceği somut olarak yapılanlardan yana. Sadece yazmakla kalmadım bu tercihimi.

Geçen Perşembe günü, SGK Başkanı Yadigar Gökalp İlhan’i radyo programımda konuk edip, uzun uzadıya konuştum bunları.

***

Seçim dönemlerinde kim ne veriyor haberciliği yapmanın çok bir sakıncası yok.

Ancak seçimlerden sonra vaatlerin ne kadarının hayata geçtiğini takip etmek şartıyla. Bu genellikle yapılmadığına göre, vaat yerine gerçeklerden yola çıkmak her zaman daha doğru gelir bana.

 Kabul ediyorum, vaatler her zaman daha büyük hayaller kurdurmayı sağlar ama hayalle de yaşanmaz.

Seçim dönemlerinde hayata geçirilmiş projelerin ıskalanmaması için altını kalın kalın 
çizeyim istedim...