Yeniden Refah Partisi'nin Cumhur Ýttifaký çatýsý altýnda seçimlere gireceði haberi, mütedeyyin kesim tarafýndan büyük teveccühle karþýlandý. Evvelki gün, Cumhurbaþkaný Erdoðan ve ekibinin Yeniden Refah Parti binasýna iadeiziyareti ve kapýda Fatih Erbakan ve ekibi tarafýndan nezaketle karþýlanýþlarý da, uzun süredir özlenen bir tabloydu.
Pek çok haber kanalý ve yorumcularý, Yeniden Refah Partisi'nin, Cumhur Ýttifaký çatýsý altýnda seçimlere giriþ kararýný þok olarak ifade ettiler. Ama muhafazakâr kesim için asýl þok, bu ittifak kararýnýn ilkin verilmeyiþi olmuþtu. Ben de üzülenler arasýndaydým. Erbakan hocamýzýn yadigârý olan Fatih beyin, Erbakan hocamýzýn en gözde talebesi olan Tayyip beyle omuz omuza mücadele edecekleri günleri özleyenlerdendim. Çok þükür ittifak saðlandý... Türkiye siyasetinde tercih sosyolojisini dikkatle takip etmeyenler için evet üzücü bir þok etkisi yapmýþ olabilir. Fakat geçen günkü ziyarette hem Erdoðan hem Erbakan, gerek beden dilleri, yüz ifadeleri, gerekse beyanatlarýyla, bu kararýn her iki kesimce içtenlikle verildiðini doðrulayacak cinstendi...
Ziyaretin ardýndan, YRP genel baþkaný Erbakan þunlarý söyledi: 'Geçtiðimiz hafta Yeniden Refah Partisi olarak Cumhur Ýttifaký'na katýlma kararýmýzý beyan etmiþtik. Bu karar doðrultusunda 14 Mayýs'ta milletvekili seçimlerine bütün seçim bölgelerinde kendi logomuzla, kendi adaylarýmýzla gireceðiz ancak Cumhur Ýttifaký çatýsý altýnda Yeniden Refah Partimiz yer alacak. Birinci vazifemiz; milletin selameti ve ülkenin geleceðini düþünmektir. Bu hassasiyete sahip bir parti olarak, geldiðimiz noktada, altýlý bir kaosa ülkemizi, milletimizi teslim etmemek adýna milli ve kararlý bir adým attýk. Cumhur Ýttifaký'na katýlmakla milli ve kararlý bir eylemin içine girmiþ olduk."
YRP'nin hazýrladýðý seçim deklarasyonuna göz atýldýðýnda, bunun bir mutabakat protokolü veya tutum belgesinden çok, kendi siyasi görüþ ve amaçlarý doðrultusunda hazýrlanmýþ bir misyon belgesi olduðunu söylemek daha doðru olur. Giriþ kýsmýndan sonra üç bölüm var; Ekonomik politikalar, sosyal politikalar ve dýþ politika baþlýklarý altýnda kompoze edilmiþ bir vizyon içeriði...
Peki, bu misyon belgesinde, haftalar boyunca tartýþtýðýmýz 6284 sayýlý kanun ile ilgili bir madde var mý?
Hayýr yok.
Ama aile bütünlüðünü sarsan düzenlemelerle mücadele edileceði gibi genel bir paragraf var. Belgenin sosyal konular baþlýðý altýnda dile getirdiði içerik þöyle: ''Aile bütünlüðünün korunmasý için mevcut yasalardaki aykýrý hükümlerin ayýklanmasýna, manevi deðerlerimize aykýrý fiillerin ve sapkýnlýklarýn önlenmesine yönelik yasal düzenlemelere, süresiz nafaka konusundaki maðduriyetlerin giderilmesine aðýrlýk verilecektir. Milli Eðitim müfredatýnýn milli manevi deðerlerimize uygun hale getirilmesine ve gerekirse aykýrý sözleþmeler dâhil her türlü düzenlemelerin gözden geçirilmesi temin edilecektir.'
Doðrusu da ayný hassasiyetleri taþýyan kesimlerin ayný çatý altýnda seçimlere girmeleriydi. Çünkü bu seçim diðer seçimlerden farklý olarak, Türkiye'nin geleceði ile ilgili, hayat memat meselesi olan bir seçimdir. CHP'nin HDP'leþtiði, HDP'ninse PKK ile özdeþleþtiðini pervasýz ýsrarlarla sürdürdüðü bir düzeyde, eyalet sistemine geçiþten, terörle mücadeleye son verileceðine kadar radikal söylemlerin zikredildiði bir süreçte, savunma sanayinin durdurulacaðýnýn alenen ilan edildiði bir dönemeçte, herhalde memleketini ve milletinin geleceðini düþünenler ortak bir çatý altýnda birleþmeliydi...
Burada asýl þok konusu olan þey, Yeniden Refah Partisi'nin Cumhur Ýttifaký çatýsý altýnda buluþmasý deðildir kanýmca... Asýl þok edici siyasi denklem: ÝYÝ Parti'nin, nasýl olup da HDP ile ayný masaya oturduðu ile ilgilidir.