ABD’den iç savaþ fotoðraflarýnýn geldiði, Ýngiltere’de “Avrupa Birliði’nde ayrýlalým” kararýnýn çýktýðý, Fransa’da sosyal hâdiselerin hýzla artarak grevin yayýlýp petrol rafinelerinin yolunun kesildiði bir dönemde “NATO Hükûmet ve Devlet Baþkanlarý Zirvesi” Polonya’nýn baþkenti Varþova’da toplandý.
Varþova’da toplantýyý takip ederken, Türkiye’de iç savaþ ve çeþitli enstrümanlar kullanarak Sayýn Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan’ý ve mevcut hükûmeti devirmek isteyen uluslararasý güçlerin kendi topraklarýnda yaþadýklarý sýkýntýlar aklýma gelince “Ýlâhi adalet” demekten kendimi alamadým. Batýcý Gezi ayaklanmasý, FETÖ ve PKK operasyonlarýnda bu ülke liderlerinin terörden yana açýklamalarý hâlâ hafýzalarýmýzda. Türkiye’yi ‘göstericilere’ karþý sert müdahale etmekle suçlayanlar bugün elleri kelepçeli göstericilerin kafalarýna sýkýyorlar. Neydi o meþhur söz: “Mesele aðaç deðil hâlâ anlamadýn mý!”
Toplantýnýn temel mevzusu güvenlikti. Dünya güvenliðini tehlikeye atan baþat ülkelerin “dünya güvenliðini” konuþmalarý da insanlýðý acý acý gülümseten bir ironi! Ýngiltere’de, Tony Blair hükûmetinin 2003’teki Irak iþgaline yönelik aldýðý kararlarý soruþturan Irak Soruþturma Komisyonu’nun açýkladýðý raporun dumaný tüterken ABD ve Ýngiltere’nin de olduðu bir toplantýda “dünya güvenliðini” konuþmak hakikaten de ironiden de öte bir þey; o þeyin ne olduðuna dair benim sözlüðümde diplomatik bir tâbir yok! Raporda, Irak’ý iþgal etmek için nasýl yalanlar uydurulduðu açýkça yazýyor. Irak iþgalinin ardýndan dünyanýn hiçbir yerinin güvenli olmadýðýný da hep birlikte yaþýyoruz.
Güvenlik mevzuunda esasa yönelik bir þey yok. DAEÞ’e karþý önlem alýnacak deniliyor ama DAEÞ’in nasýl doðduðuna dair bir açýklama, bir tespit yok. Yapamazlar çünkü aynaya bakmalarý gerekecek. “Batý’nýn Þiddet Sorunu Nasýl Çözülür” (17 Kasým 2015) baþlýklý yazýmdan þu satýrlar meramýmý anlatmama yardýmcý olacaktýr: “DAEÞ bizim meselemiz deðildir. Batý’nýn þiddetinden doðdurulmuþ bir örgüttür. Onlarýn meselesidir. Komplekse girip de “Ýslâm da þu vardýr, bu yoktur” þeklinde müdafaa yapmaya gerek yok. Batý Müslüman topraklarda þiddeti býraksýn ortada DAEÞ MAEÞ kalmaz...”
Anlayacaðýnýz Batý cephesinde zihniyet olarak bir deðiþiklik olmadýðýný gördüm. Bir de þunu gördüm: Türkiye, yýllarýn verdiði mahkûm tavýrdan kurtulup istediði zaman istediði hamleyi yapacak baðýmsýz bir ülke olmuþ. Bu durum dýþarýdan daha iyi anlaþýlýyor.
Son olarak dönüþ yolunda, ABD’yi iç savaþ eþiðine getiren hâdiselerle ilgili olarak sorulan soruya Cumhurbaþkaný Erdoðan’ýn verdiði cevabý aktararak bitiriyorum: “Hayra alamet bir geliþme deðil. Yedi ay içerisinde sivil ölümleri, 560’ý aþmýþ durumda. Bu sancýlarýn kaynaðýnda ne yatýyor, ne oluyor, ne bitiyor, onu bilemem. Bunun analizinin iyi yapýlmasý lâzým.”
Hayr olur inþaallah!..