Ve Berlin ile Londra'ya sorarız: Nerede kullanacaksınız siz bizim SİHA'ları!!

İnanmayacaksınız belki ama İngiltere, SİHA satın almak için Türkiye'nin kapısını çalmış. Sırada Almanlar da varmış! Şimdi sıkı durun;

Türkiye SİHA almak isteyenlere bunları hangi amaçla kullanacağını soruyormuş! Düşünebiliyor musunuz! Türkiye, Birleşik Krallık'a ve Almanya'ya "Bizden alacağınız SİHA'ları nerelerde ve hangi amaçla kullanacaksınız bakiim!?"

Zamanında biz Leopar 2 tanklarını almak istediğimizde Almanya da bize bu soruyu sormuştu. İngilizler zaten bize hiç bir şey satmamıştı! Onun için onlara bu soruyu sormakta yerden göğe kadar haklıyız!

Peki nasıl kendimizi savunmak için kapı kapı dolaşıp silah almaya çalışmaktan bu güne geldik?

Kendi savunma sanayiimizi geliştirmeye yoğunlaştık. Tabanca tüfek derken SİHA'ları İHA'ları yapmaya başladık. SİHA'lar, Azerbaycan-Ermenistan savaşında çok etkili oldu; hatta savaşı bir başlarına kazandılar denebilir. SİHA'ların PKK katillerini temizlemekte ne kadar başarılı olduklarını da izledik. Sadece biz değil bütün dünya gördü SİHA'ların ne kadar etkili olduğunu ve kapımızı çalmaya başladı. Pakistan geldi önce. Pakistan bizim kardeşimiz; onunla sorgusuz sualsiz her şeyimizi paylaşırız... Ardından başka ülkeler de teşrif etti... Ama doğrusu İngiltere'yle Almanya'yı bu kadar çabuk beklemiyorduk.

Biz gerçekten de çok ilginç bir ülke haline geldik. Kimsenin karşısında el pençe divan durmuyoruz; kimse bize zart zurt edemiyor. Başımız dik, sırtımız pek. Zaman zaman da aynaya bakıp:

"Helal olsun sana be!!"

diyoruz!

Nasıl oldu bu peki?

Eh her şeyi de benden beklemeyin.

Bunun cevabını da bir zahmet siz verin!!