Batý medyasýnýn Brezilya’da Yüksek Mahkeme-Meclis hattýnda yaþanýlan “cumhurbaþkaný devirme” menavrasýný “darbe” olarak nitelememesi, bu yoruma, ülkenin önde gelen akademisyenlerinden Matias Spektor baþta, akademi ve medya dünyasýndan destek gelmesi, Vekalet Savaþý çaðýnýn, üzerinde derin düþünülmesi gereken bir konusu...
Yorumlar, solcu Cumhurbaþkaný Roussef’i makamýndan uzaklaþtýran geliþmenin, küçük bir elit grubun “zor kullanarak” yönetime el koymadýðý, yaþanýlan geliþmelerin “anayasal zeminde meþru olduðu” görüþüne dayanýyor. Yüksek Mahkeme karar vermiþ, hemen tamamý hakkýnda yolsuzluk fezlekeleri olan muhalefet milletvekilleri el kaldýrmýþ ve bütçe kalemlerinde transfer yapmýþ (ki, bugüne kadar Brezilya’yý yönetenlerin hepsinin yaptýðý bir uygulama) Roussef, sanki, “kiþisel yolsuzluða bulaþmýþ” gibi görevden alýnmýþ!.. Bu normal mi? Geliþmenin “darbe olmadýðýný” savunan Washington Post bile, “demokrasi açýsýndan sorgulanmalý” dediðine göre deðil...
Darbe lideri Baþkan Yardýmcýsý Temer’in CIA baðlantýsý, Brezilya’yý ABD’nin arka bahçesi haline getiren ve aðýr insan haklarý ihlalleriyle anýlan 1964 Darbesi’ni desteklemesiyle Latin Amerika’nýn en zenginleri arasýna giren Marinho ailesinin medya devi Globo’nun yaþanýlan darbeye desteði, Yüksek Mahkeme’nin önceden alýndýðý belli olan kararý, Brezilya Meclisi’ndeki o üyeler olmadan bir sonuca varamazdý...
Brezilya örneði, Vekalet Savaþý’ný yürüten “üst akýl” yapýlanmalarýnýn, ulusal hukuk sistemine olduðu gibi, ulusal irade kurumu Meclis’e de sýzabileceðini göstermesi bakýmýndan önemlidir...
Demokrasinin kendini savunma hakký...
17/25 Aralýk Darbe Giriþimi’ni kararlýlýkla atlatmýþ, devamýnda, hukuk ve güvenlik teþkilatýna sýzmýþ FETÖ unsurlarýný devletin “Kýrmýzý Kitabý”na alarak temizlemeye baþlamýþ Türkiye, Meclis’ten çýkan dokunulmazlýklarýn kaldýrýlmasý kararýyla bir kez daha, Vekalet Savaþý’nýn saldýrgan güçlerine “hodri meydan” demiþtir...
Yaþanýlan, “demokrasiye darbe” deðil, aksine, “demokrasinin kendini savunma hakkýnýn” yaþama geçirilmesidir.
HDP’li milletvekillerinin bir kýsmýnýn, eþbaþkanlar dahil, PKK terör örgütü ile doðrudan baðlantýlý siyaset yaptýklarýný söylemek için savcýlýk fezlekelerine ihtiyacýmýz yok, yaptýklarý ve söyledikleri Youtube’da olduðu gibi duruyor. Demokrasinin ana kurumu Meclis’in, Vekalet Savaþý’nda ülkeye karþý piyon olarak sürülmüþ silahlý örgütün bünyesindeki temsilcileriyle birlikte çalýþmasý düþünülemez.
Dikkat edin: Sistem, HDP’yi kapatmamýþ, terör örgütüyle baðlantýlý milletvekillerini adalete teslim etmiþtir, kuþkusuz, son sözü, hukuk söyleyecektir.
Oysa, Ýspanya mahkemesi, Bask ayrýlýkçý ETA terör örgütünün siyasi uzantýsý Batasuna Partisi’ni, “kamu fonlarýyla bir terör örgütünü finanse ettiði” gerekçesiyle 2003’te kapatmýþ, Avrupa Birliði bu kararý, kendi hukuk müktesebatý çerçevesinde yerinde ve olumlu bulmuþtur!..
HDP’li bazý belediyelerin PKK terör örgütüyle birlikte, tünelli/tuzaklý/barikatlý bir savaþ hazýrlýðýnda bulunduðu açýktýr. Bu durumda, hukukun, “Avrupa Birliði hukuk içtihatý” çerçevesinde bu partiyi kapatmasýna da söylenecek bir söz yoktur.
Ama ayný Avrupa, bugün, hem terörle mücadele yasasýnýn “yumuþatýlmasý” (Fransa hala OHAL’le yönetiliyor) hem de dokunulmazlýklarýn kaldýrýlmasýnýn durdurulmasý konusunda fikir beyan edebiliyor!..
“Meclis güvenliði” önemlidir...
Vekalet Savaþý döneminde Meclis’e, 29 kiþinin katili bir canlý bombanýn taziye çadýrýna giden milletvekili örneðinde görüldüðü gibi, “sýzmalarý” önlemek, asla, “anti-demokratik cadý avýna” baþlamak deðildir!.. Meclis’in 5’nci kol sýzmalarýna karþý güvencesi, baðýmsýz ve titiz iþleyen hukuk sistemidir. Siyaset, o kiþiyi hukukla baþ baþa býrakýr, o kadar...
Bugün Türkiye’de yaþanýlan süreç de budur...
Ne zaman, bir terör örgütünün silah sevkiyatýna aracýlýk etmiþ milletvekilinin hukuk karþýsýnda hesap vermesi darbe oldu? Bir demokrasi, Kobani ayaklanmasý çaðrýsý yapýp 60 masumun ölümüne neden olmuþ siyasetçiden bunun hesabýný sormazsa, asýl o zaman, her türlü demokrasi dýþý müdahalenin yolunu açmýþ demektir.
Dokunulmazlýklarýn kaldýrýlmasýný “darbe” olarak tanýmlayanlarýn “darbeci” kimlikleri açýklýk kazanýyor, demokrasinin kendini savunma hakkýný kullanmasýndan rahatsýzlar.
Olsun... Tanýmýþ oluyoruz...