55. Venedik Bienali’nin ana damarýný oluþturan Ansiklopedik Saray sergileri her anlamda çok etkileyiciydi. Küratörü Massimiliano Gioni’yi bundan sonra her fýrsatta yakýndan takip etmek isterim, çünkü gerek Arsenale gerek Giardini’deki iki ana sergi çok ilginç ve çok çarpýcý toplamlardý. Gioni, Marino Auriti’nin dünyanýn bütün bilgisini tek çatý altýnda toplayan Ansiklopedik Saray ütopyasýndan yola çýkarak bir kýsmýný sanat tarihinden derlediði bir kýsmýný genç sanatçýlar arasýndan bulduðu, özellikle insan bedenine odaklý bir seçki oluþturmuþtu. Bu seçkide hangi yapýttan etkilensem bir kadýn sanatçýnýn imzasýný taþýmasý da ayrýca önemliydi benim için ve sanýrým bütün kadýn sanatseverler için...
Yaþam Boyu Baþarý Altýn Aslan ödüllerini yapýtlarý Ansiklopedik Saray içinde sergilenen iki deneyimli sanatçý Marisa Merz ve Maria Lassnig aldý. 1926 doðumlu Merz, Arte Povera akýmýnýn temsilcilerinden, iþlerinde kadýn emeðine önyargýlý yaklaþýmýn simgeleri olan ev iþleri ve el sanatlarýna göndermeler yapan bir sanatçý. Küratör Massimiliano Gioni, Ansiklopedik Saray’a seçtiði Marisa Merz tablolarýný “ilahi hayaletler gibi yüzeylerde beliren stilize yüzler ve çaðdaþ ikonlar” olarak tanýmlýyor. 1919 doðumlu Maria Lassnig, dýþavurumcularýn ve Viyana Aksiyonistlerinin geleneðinden gelen bir sanatçý. Otoportrelerini “beden - farkýndalýðý resimleri” olarak tanýmlayan bir sanatçý. Duygularýný bedeni üzerinden yansýtýyor tuvallerine.
Jüride olsam bir de akut artrit yüzünden erkenden emekli olmak zorunda kaldýktan sonra bedenin enerjisini düzenleyen geleneksel Çin egzersizi qigong (ya da çigong) yaparak resme baþlayan Çinli Guo Fengyi’ye ödül vermek isterdim. Bedeninde materyal olanla zihnindeki mistik imgeleri birleþtirdiði, her birinden aðrýlarýný, acýlarýný, duygularýný, özlemlerini okuyabildiðiniz resimleri aracýlýðýyla bu eþsiz sanatçýyý da tanýyabildiðime çok memnun oldum.
***
Britanya doðumlu Tino Seghal’in biri ezgiler diðeri sözler mýrýldanan, yere oturmuþ iki þancýnýn performansýndan ibaret iþinin Altýn Aslan kazanmasý doðrusu benim için çok þaþýrtýcý oldu. Fiziksel varlýðý bulunmayan sanat eseri yaratma iddiasýný taþýyan bu çalýþmaya kýsa bir süre baktýktan sonra dejavu duygusuyla geçtiðimi, demode bulduðumu yazma cüretini göstereceðim... Romanya Pavyonu da benzer bir çalýþma sergilemiþti rastlantý sonucu...
Umut Veren Genç Sanatçý Gümüþ Aslan Ödülü’nü kazanan 1978 doðumlu Camille Hernot ise Ansiklopedik Saray ve bütün Bienal’de görebildiðim iþler arasýnda en beðendiðim yapýta imza attý: Grosse Fatigue. Michel Blanc’in 1994 yapýmý, Cannes Film Festivali En Ýyi Senaryo Ödüllü filmiyle adaþ olan bu video Smithsonian Enstitüsü arþivlerinden ve Hernot’nun özgün kayýtlarýndan oluþuyor. Ekraný bilgisayar masaüstü olarak temel alýyor ve dosyalar üzerine týklayýp açýlan pencereleri çoklu ekran niyetine kullanýyor. Dünyanýn yaradýlýþýný kendine özgü esprili bir yaklaþýmla sunduðu bu videoya bir slam (sözlü icra edilen þiir yarýþmasý) eþlik ediyor.
Dünyanýn en eski sanat etkinliði olan Venedik Bienali’ne ilk kez katýlan Vatikan da Arsenale’deki geniþ pavyonunda interaktif bir Yaradýlýþ öyküsü sergiledi. Studio Azzurro imzalý video yerleþtirme oldukça ilginçti: Üç ayrý duvardaki projeksiyonlardaki insan figürlerine birkaç saniye dokununca aktörlerin birkaç jestle Yaradýlýþ’ýn bir bölümünü canlandýrdýklarý animasyon baþlýyor. Zemindeki projeksiyona elinizin gölgesini yansýttýðýnýzda ise yaptýðýnýz hareket çoðalýp tekrarlanarak iþin bir parçasý haline geliyor.
55. Venedik Bienali’ni yazmakla bitirmem mümkün deðil... Ama bilmem Türkiye’deki þiddet ikliminde kimin iþtahý kaldý herhangi bir sanat etkinliðini takip etmek için...