Teknoloji ile birlikte hayatımıza giren iletişim uygulamalarından birisi olan WhatsApp uygulamasının iş akdi fesihlerinde dikkate alınıp alınmayacağı konusunda tartışmalar yaşanıyordu.
İş akitlerine son verilen personellerle ilgili olarak karar veren İzmir 5. İş Mahkemesi yazışmalarını delil niteliğinde saydı.
WhatsApp yazışmalarının denetlenmesi konusunda ise Anayasa Mahkemesi farklı bir karara imza attı.
Anayasa Mahkemesi 11.02.2022 tarihli (bugünkü) Resmî Gazete'de yayımlanan 28.12.2021 tarihli ve 2018/34548 Başvuru Numaralı Kararında "işverence işçinin WhatsApp yazışmalarının denetlenmesinin ve WhatsApp yazışmasının iş akdinin feshine gerekçe yapılmasına ilişkin" HAK İHLALİ kararı vermiş bulunmaktadır.
Yargılamada özel bir şirkette çalışan başvurucunun WhatsApp adlı mesajlaşma programını kullanarak yaptığı yazışmaların işveren tarafından incelenmesi ve bu yazışmalar gerekçe gösterilerek iş akdinin feshedilmesi nedeniyle özel hayata saygı hakkı ile haberleşme hürriyetinin İHLAL OLARAK değerlendirmiş ve ihlal sonuçlarının ortadan kaldırılması için kararın gereğinin yapılması için ilgili İş Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir.
Anılan kararda aşağıda belirtilen hususlara yer verilmiştir:
"(...)somut olayda işçinin kullanımına ilişkin olduğu herkesçe ve işverence bilinen söz konusu programın (WhatsApp) denetlemesinin başvurucunun özel hayatının ve haberleşmesinin gizliliğinin korunması konusundaki makul beklentisine aykırı olduğu açıktır. Mahkemece de anılan programın kişisel kullanıma özgü bir mesajlaşma programı olduğunun herkesçe bilinebilir bir durum olmasına rağmen bu tür bir programın içerisinde yer alan yazışmaların ne suretle denetlendiğine ve içeriklerinin feshe dayanak alındığı hususunun gerekli olup olmadığına ve başvurucunun özel hayatı ile haberleşmesine olan etkisine yönelik herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır. (...)
İncelenen başvuruda özel hayata saygı hakkı ve haberleşme hürriyetiyle ilgili anayasal güvenceleri gözeten bir yargılama yapılmaması nedeniyle anılan hak ve özgürlüğün ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.
Dolayısıyla ihlalin mahkeme kararından kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Bu durumda özel hayata saygı hakkı ile haberleşme hürriyetinin ihlal sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmaktadır."
İlgili kararda Anayasa Mahkemesi'nin 17.09.2020 tarihli ve 2016/13010 Başvuru Numaralı kararına atıf yapılmış ve kurumsal e-posta hesabı içeriğinin işveren tarafından incelenmesi ve bu yazışmalar gerekçe gösterilerek iş akdinin feshedilmesi şeklindeki somut olayda da aynı sonucu varıldığı, başvurucunun kurumsal kullanım için değil kendi özel kullanımı amacıyla bilgisayarına kurduğu ve kullanarak arkadaşlarıyla özel mesajlaşmalar gerçekleştirdiği WhatsApp programındaki içeriklerinin işveren tarafından bir şekilde elde edilerek iş akdinin feshine dayanak yapılmasının ihlal içerdiği kararına varılmıştır.
Anayasa Mahkemesi kararları tüm yargı mercilerini bağladığından ötürü söz konusu karar sonrasında iş mahkemelerindeki bu tarz uyuşmazlıklarda işçi lehine karar verilmesi olası görünmektedir.
Anayasa Mahkemesi kararı sonrasında işverenlerce işçilerin WhatsApp gibi iletişim uygulamaları üzerindeki yazışmalarının incelenmesinde özel hayata saygı hakkı ile haberleşme hürriyetinin ihlal sonuçlarının da dikkate alınması uygun olacaktır.
İş akitlerinin feshine gerekçe tutulmaması konusunda dikkat edilmesi ve fesih süreçlerinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun ilgili maddelerine uygun olarak gerçekleştirilmesi hususuna dikkat edilmesi gerekmektedir.