Yanal’ın stresi ve Gökhan Gönül

Ersun Yanal’ın “...bizler bu işi yapınca keyif alıyoruz, bu yaşam biçimimiz. Ben içeride stres çekmiyorum futbol dışında stres yaşıyorum” sözünü unutmadan bir kenarda bekletmemiz gerekiyor. 

Taa ki o stres nedenlerinin ortadan kalkıp bu söylemin içeriği anlamsız kalacağı zamana değin.

Futbolu sevdiğimiz kadar, doğru ‘değerlendiremiyoruz!’ Çünkü heyecanlarımız ayağa kalktığında değerlendirme mantığımız da ortadan kalkıyor!

Bunu yalnızca tribündeki, TV başındaki taraftar değil, sahadaki futbolcu da yapıyor. Hatta önce onlar yapıyor.

Hemen her hakem düdüğüne tepkileri olmakta! Kendisinin neyi nasıl yaptığını ölçüp biçmeden o tepkiyi vermekte. Egosu hep en ön planda.

Hep o haklı! Bu artık bir saplantı olmuş! Kendini sorgulamadan, yargılamadan, yani vicdanını devreye sokmadan hemen her şeye karşı çıkmakta.

Gökhan Gönül’ün son derbideki tutumu buna çarpıcı örnekti.

Maçta yere düştüğünde hakemin karşısına dikilip “Kuran çarpsın penaltı” diyor! Maç bitiminde toplum karşısına çıkıp, “Hakeme gidip penaltı istediğim için UTANIYORUM” diyor!

Bu bir erdem, ama eğer maç içindeki durumu doğru değerlendirip, kendine bir utanç yaratmayı orada önler ise bu erdem onda kalıcı olur. Ve vaktinde devreye girerek onu utanca düşmekten korur.

O zaman Ersun Yanal’ın futbolun dışında stres yaşadığını söylerken ima ettiği, ‘dışarıda keyif almasını önleyen’ nedenlerden biri ortadan kalkar.

Ersun hocaya buradan geçmiş olsun demek istiyorum. Bende de ona yerleştirilen stentlerden var... Aynı usta hekimler, Prof. Bingür Sönmez, Deniz Şener eşliğinde, Servet Öztürk hocamız taktı, yıllar önce. İdare edip gidiyoruz. Onlar saygıya değer uzmanlar... İşlerini çok iyi yapıp, topu yine bize atıyorlar. Bizim yapmamız gereken daha önemli. ‘İşin dışını taşıyabilmek!’

Çünkü stent takılan damarları, biyolojik yapımız kadar ‘O, dışarısının keyif kaçıran, stres yaratan’ etkisi tıkıyor. Ersun hocam buna dikkat et!

Gökhan Gönül kardeşim de sahanın içindeki gerginlikleri yaşamasını engelleyecek, maç sonunda gösterdiği erdemlere iyi sarılmalı.

O zaman mutlaka daha huzurlu, daha başarılı bir yaşam sürecektir.