Yanýlmak yenilmektir

Otuz yýlý aþan bir süredir terör örgütü ile mücadele ediyoruz. Baþarýsýzlýðýmýzýn en önemli sebebi olaylara doðru teþhis koyamamamýzdýr. Bölücü bir terör örgütü ile savaþtýðýmýzý söylüyoruz ama bölünmenin nasýl gerçekleþeceði, yeni kurulacak devletin nasýl olacaðý yolunda bir öngörümüz yok. Teþhislerimiz birçok yanlýþlýðý içeriyor. Mesela örgütün finansmanýný uyuþturucu ticareti yapanlarýn saðladýðýný söylüyoruz. Oysa Marksist bir örgüte kaçakçýlar yardým etmez. Devlet kaçakçýlara ait bir listeyi kamuoyuna açýkladý ve bunlarýn bir kýsmý öldürüldü. Bir devletin hukuk dýþý iþlerle uðraþanlarý öldürmesi düþünülemez. Acaba bu iþler kaçakçý þebekeleri arasýndaki bir mücadele miydi? Kürt kaçakçýlar tasfiye edilerek baþka bir þebekenin önü mü açýldý?

Bölünmek isteyenler sadece dar gelirliler miydi? Bölgede gelir düzeyi yüksek olanlar böyle bir hevesin peþinde deðildi hatta korucu olarak devletin yanýnda yer aldýlar.

Bir kitle sadece kendilerinden olanlarýn yönetimi altýnda mý yaþamak isterler? Yani iyi yöneticilik ayný soydan gelenlere karþý mý geçerlidir?

Genel olarak halklarýn kendi devletlerini kurduðu düþünülür. Oysa halkýn devleti olmaz devletin halký olur. Mesela bir Amerikan halký yoktur. Her soydan, inançtan insanlar bu devletin içinde yaþarlar. Osmanlý halký da yoktu. Osmanlý devletinin tebaasý olanlar bir halk yarattýlar. Mesela Birinci Dünya Savaþý sonrasýnda Osmanlý topraklarýnda bir çok devlet kuruldu. Bu devletleri kuran bölgenin halký deðil galip devletlerdi. Suriye halký bir sabah uyandýðýnda bir devleti olduðunu gördü. Ayrýca bu Suriye halký için bir baþarý deðildi. Küçük bir devletin halký olarak yaþadýlar. Eðer Suriye devleti kurulmasaydý oradaki halk Türkiye’nin bir parçasý olacak ve daha büyük bir güce dahil olmanýn avantajlarýný yaþayacaktý. Ayrýca Türkiye’de daha geniþ topraða sahip olmanýn gücünü yaþayacaktý. Baðýmsýz bir Suriye kurulunca Hem oradaki halk hem de Türkiye kaybetti. Yani devlet kurmak her zaman avantajlý deðildir. Büyük bir gücün parçasý olmak her iki taraf için de avantajlýdýr. Yani Kürtler devlet kuracaklarýna Türkiye ile bütünleþseler herkes kazançlý çýkar. Þimdi Kuzey Irak’ta, Suriye’de birer Kürt devleti oluþacaðýndan söz ediliyor. Oysa bütün bunlar Türkiye’nin etrafýnda toplansalar büyük bir güç olurlar. Amaç kimseyi topraklarýmýza dahil etmek deðildir. Bir iþbirliði oluþturulmalýdýr ve kimse diðerine egemen olma sevdasýnda olmamalýdýr. Böylece dünya üzerinde geleceðe yön veren ülkelerden biri oluruz ve eþitlik içinde yaþarýz.

Dýþ politikamýz þüphesiz ülkenin menfaatlerini korumak ve güvenliði saðlamak amacýna yönelik olacaktýr. Ancak bu herkesi feda etmek anlamýna gelmemelidir. Türkiye bölgesinde güven uyandýran ve herkesin mutluluðu için uðraþan bir güç olmalýdýr. Bazýlarý kendi çýkarlarý uðruna herkesi feda etmeyi göze alýrlar. Oysa biz sadece kendi çýkarlarý için deðil dünyada güvenlik ve refah saðlayan bir ülke olmalýyýz.

Türkiye’nin konumu bu rolü oynamaya uygundur. Ancak siyasetçilerin hepsinin buna uygun olduðu söylenemez. Geleceðe yönelik teknik bilgiler, devletin örgütlenmesi ve sorunlarý çözecek konuma gelmesi ihmal ediliyor.