Yanlýþ bilinen doðrular

Türkiye’nin radikal Ýslami hareketleri desteklediði iddiasýnýn içeride de dýþarýda da epeyce alýcýsý oldu. Bu iddianýn içeriðinin doðru ya da yanlýþ olmasý yerine yarattýðý iklimin bizzat kendisi bir baský aracý olarak kullanýldý.

Türkiye’nin radikal Ýslami hareketleri desteklediðini ileri sürmekle hükümetin Ýslamcý, terör destekçisi ve Kürt ayrýmcýsý olduðunu iddia etmek ayný anlama gelir. Yaratýlan hava da hükümetin “müttefiklerinden” ayrý düþtüðünü, Batýdan tamamen koptuðunu, adeta bir Pakistan’a dönüþme potansiyeli taþýdýðýný ima eder. Buradan hareketle ise, Türkiye’yi bu duruma hükümetin, daha doðrusu Ak Parti’nin düþürdüðü söylenmiþ olur. Böylece içerideki muhalefet ve  dýþarýdaki bölgesel rakipler iþlevsel bir malzeme kazandýklarýný düþünürler.

Bu iddialar gerçekliðe yakýn olsaydý, muhalefet ve bölgesel rakipler açýsýndan gayet verimli sonuçlar ortaya çýkardý. Ancak gerçekleri yansýtmadýðý için onlara doðrudan avantaj saðlayacak koþullar yaratmýyor.

Bununla birlikte, söz konusu iklimin bölge dýþý büyük oyuncularýn kendi aralarýndaki rekabetinde iþe yaradýðý söylenmeli. Bu rekabet içinde büyük ölçüde ABD, Rusya ve muhtemelen içinde Birleþik Krallýk ve Almanya’nýn da olduðu Avrupa ülkeleri bulunuyor.

Ýki eksenin mücadelesi

Gözlemlendiði kadarýyla Avrupa ülkelerinin bir kýsmý, Irak ve Suriye’de “oyun kurucu” olarak Ýran’ýn güçlendirilmesini ve bu çerçevede Kürt sorunlarýna da Ýran üzerinden dahil olmayý tercih ediyor. Rusya’nýn bu eðilime daha yakýn durduðuna þüphe yok.

Öte yandan ABD ve diðer bazý Avrupa ülkeleri ise bölgedeki oyun kurucunun Türkiye olmasýný istiyor ve Kürt sorunlarýna da Türkiye üzerinden dahil olmayý tercih ediyor. Bu çerçeveden bakýldýðýnda ABD ile Türkiye arasýnda sorunlar olduðunun iddia edilmesi de gerçeklerle örtüþmüyor.

Ancak taraflar arasýnda yöntem ve öncelikler konusunda bazý anlaþmazlýklar olduðuna þüphe yok. Türkiye’nin oyun kurucu olmasýný isteyen ülkeler Türkiye’nin Ýsrail ve Mýsýr ile iliþkilerini normalleþtirmesini, hatta ittifak kurmasýný arzu ediyor; Türkiye ise bunun þimdi deðil belki sonra olabileceðini ima ediyor.

Türkiye oyun kurucu olacaksa bölgedeki tüm Kürt hareketleri ile ittifak kurmak durumunda, yani baþka ortaklarý tercih eden Kürt hareketinin o yoldan çýkarýlýp Türkiye ile bað geliþtirmesi saðlanmak zorunda. Son dönemde saða sola saldýran gruplar, kendilerine Türkiye-ABD eksenin deðil öteki eksenin sahip çýkmasýný tercih eden gruplar.

Açýk tercih zamaný

Türkiye, Irak ve Suriye’deki Kürt gruplarla bugün baðlantý kurmadý, Kobane’ye de bugün kapý açmadý; bunlar epeydir var. Ancak bunun siyaseten açýklanmamasý, Türkiye’nin bir baþka beklentisine dair görüþmelerinsürmesiyle ilgiliydi.

Türkiye, Irak ve Suriye’de IÞÝD’e karþý mücadele edenlerin ayný zamanda geniþletilmiþ Özgür Suriye Ordusu’na dönüþmesini istiyor. Bu kesimlerin Esad’dan kopmalarý halinde Türkiye tüm Kürt halklarýna destek vereceðini söylüyor. Bu istek, ayný zamanda “Kürt kartý”ný Türkiyesiz tasarlayan oyuncularýn kaybetmesini teþvik etmeye yönelik ve mücadele tam da bu.

Peþmergeler ileKobanearasýnda köprü kurulduðu açýklandýysa, Türkiye’nin tezi kabul görmüþ demektir. Geliþmelere direnen ve ülke içinde terör yapan gruplar,kurulmuþ oyunu bozma derdinde olabilirler.Ancak bu, bölge ülkelerinin tümünde özgürlüklerin daha da sýnýrlanmasý yolunda bir etki doðurur.

Terör yapanlarýn, can ve mal derdine düþen, özgürlük ve demokrasi talepleri olan tüm bölge Kürtlerini baský altýna aldýðý ve tam da bunu hedefledikleri söylenebilir.