Günümüz dünyasý hýzla deðiþiyor. Eskiden binlerce yýlda gerçekleþen deðiþim günümüzde yýllara, aylara, günlere hatta saatlere kadar düþmüþ durumda.
Eðer bu hýzlý deðiþim sürecine ayak uyduramazsak çaðýn gerisinde kalmýþ olmakla kalmayýp, belki de yaþam kaynaklarýmýzý yitireceðiz. Günümüz toplumunun birinci önceliðinin deðiþen dünyaya bir an önce adapte olmak ve geleceðin dünyasýnda var olmanýn yollarýný aramak olmasý gerektiði kesin.
Doðal olarak günümüz toplumunun, deðiþen dünyaya ayak uydurmak ve gelecekte var olma stratejileri geliþtirmek için önceliklerini yeniden gözden geçirmesi gerekecektir.
Ýnsanlarýn, sürekli deðiþen teknoloji, ekonomik sistemler, sosyal dinamikler ve çevresel faktörler gibi unsurlarla baþa çýkabilmeleri önemli. Bu, bireylerin ve toplumlarýn rekabetçi ve sürdürülebilir bir þekilde ilerlemelerini saðlamak için stratejik bir gereklilik.
Bu deðiþimin hýzýndan en fazla etkilenen ise gençlerimiz, çocuklarýmýz.
Eðer genç nesilleri bu deðiþime adapte edemezsek, onlarýn bu sürece ayak uydurabilmeleri noktasýnda eðitim politikalarý geliþtiremezsek, gelecek adýna ümit var söylemlerimiz boþlukta kalacaktýr.
Özellikle yapay zekâ uygulamalarýnýn devreye girmesiyle birlikte inanýlmaz deðiþimler yaþanýyor. Tabiri caizse yapay zekâ uygulamalarý dünyayý kasýp kavuruyor.
Bazý yapay zekâ uygulamalarý, birkaç aydýr kullanýlýyor olmasýna raðmen gelinen nokta dehþet verici.
Radikal bir þekilde deðiþen dünyada çocuklarýmýzý ve gençlerimizi geleceðe taþýmak için gerekli adýmlarý atmamýz artýk elzemdir. Eðitim sistemlerimizi buna göre hazýrlamamýz bir görev.
Görünen o ki eðitim sistemimizi "yapay zekâyý kullanabilme" becerilerine sahip nesiller yetiþtirmek üzere yeniden þekillendirmemiz gerekiyor.
Yapýlan son araþtýrmalara göre yapay zekâ uygulamalarý milyonlarca iþ kolunda çalýþan insanýn iþini yitirmesine yol açacak.
Peki, bu iþleri kim yapacak? Yapay zekâ...
O zaman yapay zekâyý kullanabilecek nesiller yetiþtirmek üzere eðitim sisteminin alt yapýsýný hazýrlamamýz gerekmez mi?
BM'nin hazýrladýðý "Yapay Zekâ ve Gençlik: Birlikte Yaþam" baþlýklý panelinde deðinilen bir konu gerçekleri ortaya koyuyor: "Yapay zekâ teknolojileri, herkes için. Ancak daha çok bugünün çocuklarý ve gençleri için. Genel yapay zekâya 2030 yýlýndan sonra kimilerine göre 2047-2060 yýllarý arasýnda ulaþýlacak ve yapay zekâdaki ilerlemenin hýzlanarak arttýðýný düþünecek olursak bugünün çocuklarý tamamen yapay zekâ teknolojileriyle büyüyecek. Yapay zekâ 2050'de onlarýn hayatýnýn merkezinde yer alacak."
Elbette her þeyden önce yapay zekâyý yalnýzca kullanan deðil yapay zekâyý inþa eden beyinler yetiþtirmeliyiz. Bunun için Teknofest çalýþmalarý mihmandar görevi görüyor.
Diðer bir gerçek ise þu; mevcut yapay zekâ uygulamalarýnýn hiç birisi ahlaki ve manevi deðerlerimiz konusunda hassas deðil. Tam tersi yapay zekâ uygulamalarý/yazýlýmlarý, kullananlarý yanlýþ yönlendirebilecek içeriklere sahipler.
Bunun en bariz örneðini LGBT konusunda görüyoruz.
LGBT'nin zararlarýyla ilgili bir makale hazýrlanmasýný istediðinizde: "Bu konuda bilgi veremiyoruz. Yayýn politikamýzýn dýþýnda" mealinde bir uyarýyla karþýlaþýyorsunuz. Aksine normalleþtirici ve özendirici içeriklerle karþýlaþýyoruz.
Demek ki yapay zekânýn ahlaki yönü de var ve ideolojik davranabiliyor.
Peki, çocuklarýmýzýn daha hýzlý ve kolay öðrenelim diye mobil cihazlarýna indirdikleri yapay zekâ uygulamalarý sebebiyle duçar kaldýklarý durumlardan haberdar mýyýz?
LGBT propagandasý yapan, bir sürü eðitim odaklý yapay zekâ uygulamasý var! Haberlere konu olan Duolingo yabancý dil öðrenme uygulamasý mesela.
Uygulama içerisindeki diyaloglarda, açýk ve net olarak eþcinsel evlilikler örnek gösterilerek sözde öðrenme pratiði yapýlýyor!
Bu sadece bir örnek. Varýn fazlasýný tahayyül edin!
Bu gerçekler bize þunu gösteriyor: Toplumun bilinçlendirilmesine yönelik yapýlan çalýþmalarýn; ebeveynler, eðiticiler, hocalar, din hizmetlileri, sanatçýlar, yapýmcýlar ve siyasi teþkilatlar devletin yetkili kurumlarý ve STK'lar tarafýndan hassasiyetle ve öncelikle muhatap alýnarak, yapay zekâ ve LGBT odaklý kurgularýn önüne geçilecek bir politika izlenmesi geleceðimizi büyük bir felaketten kurtaracaktýr.