Ben Yargýtay hakkýnda yazmaktan sýkýldým, Yargýtay’ýn kendisi skandal niteliðinde kararlar üretmekten sýkýlmadý; aslýnda muhtemelen karar fena bir karar deðil ama araya öyle cümleler sokuþturuyorlar ki, rezaletin daniskasý.
Kararla ilgili haberi ve o skandal cümleyi Star gazetesinin haberinde gördüm, hukukçu yakýnlarýma danýþtým, aldýðým cevap o tuhaf cümlenin ya gazetede yanlýþ yazýldýðý, ya da haberi gazeteye geçen Anadolu Ajansý’nýn yanlýþ yazdýðý yönünde oldu.
Hukukçu yakýnlarýma inandým doðrusu, çünkü bir hukuk devletinin Yargýtay’ý bir kararýnda böyle bir cümle kullanamazdý.
Ama, þeytan dürttü, Yargýtay’ý aradým, kararýn orijinaline ulaþamadým, Star’ýn Ankara bürosundan yardým istedim, Ankara büro sorumlusu Mustafa Kartoðlu, saðolsun, bana haberin orijinalini ulaþtýrdý.
Ve hukukçu yakýnlarýmýn bile yanýldýðýný, böyle bir cümlenin bir hukuk devletinin Yargýtay kararýnda yer alabildiðini gördüm, þaþýrdým, itiraf edeyim biraz da ürktüm, zira Yargýtay’da böyle bir zihniyet egemen ise, ki bu karardan öyle anlaþýlýyor, durumumuz bir felaket demektir.
Aslýnda karar Yargýtay dergisinin Haziran 2012 sayýsýnda (Cilt 38, Sayý 6) yayýnlanmýþ; Yargýtay kararýnýn tarihi ise 14.2.2012, karar numarasý 2012/3379, ilgilenenler bulup, dehþete düþmek pahasýna, kararýn tümünü okuyabilirler.
Kararda aynen þöyle bir cümle geçiyor: “Toplumun çýkarý dýþýnda hiçbir kiþisel çýkar gerçeklerin yanlýþ olarak sunulmasýna neden olmamalýdýr (adý geçen dergi, sahife 1094).”
Ýsterseniz ayný cümleyi tersten okuyabilirsiniz: Toplumun çýkarý için gerçekleri yanlýþ sunabilirsiniz.
Kararýn detaylarýna girmiyorum, konu basýn, yukarýdaki cümleyi de öyle cýmbýzla çekip çýkarmýyorum, kararýn adeta anafikri bu; bir önceki cümlede de “Yayýn salt toplumun çýkarlarý gözetilerek yapýlmýþ olmalýdýr” gibi tamamen anlamsýz baþka bir ifade daha var.
Aklýma iki ihtimal geliyor, birincisi bu korkunç ifadenin bilinçli olarak, taammüden yazýlmýþ bir cümle olduðu.
Bu birinci ihtimal zaten yeterince korkunç; Yargýtay’da toplumsal çýkar için basýnýn yalan haber yapabileceði fikrini kararlarýna yansýtan hakimler varsa buranýn bir hukuk devleti olduðunu iddia etmek mümkün deðil.
Eminim, bu kararýn altýnda muhalefet þerhi dahi koymadan imzasý bulunan Yargýtay hakimleri toplumsal çýkar ne demek tartýþmasýyla hiç ilgilenmemiþler hayatlarýnda, aldýklarý berbat hukuk eðitiminde kendilerine öðretilen kamu yararý, toplumsal çýkar gibi anlamsýz, baskýcý kavramlarý hiç düþünmeden, kuþkuculuk filtresinden hiç geçirmeden benimsemiþler, rastgele de kullanýyorlar.
Aslýnda benim kiþisel görüþüm Yargýtay hakimlerinin büyük bir bölümü gerçekten kamu çýkarý için, ne demekse, basýnýn yalan haber vermesini olaðan karþýlýyor ama bunu açýk açýk belirtemezlerken, bu kez anti demokrasi-anti hukuk mýzraðý bilinçaltýna sýðmamýþ, korteksi delip çýkmýþ, karara yansýmýþ.
Ýkinci ihtimal belki daha da korkunç ve benim için çok öðretici ve aydýnlatýcý.
Bu ihtimale göre Yargýtay hakimlerimizin türkçe düzeylerinde ciddi bir sorun var, okuduklarýnýn ve yazdýklarýnýn anlamýný pek bilemiyorlar, göremiyorlar.
Koskoca Yargýtay hakimleri için neden mi böyle düþünüyorum, açýklayayým.
Hafýzamda Yargýtay’ýn en üst enstansýnýn almýþ olduðu çok acý, Türk hukuk tarihinin yüz karasý bir Hrant Dink kararý var.
Bu kararda Yargýtay hakimleri, bilirkiþi raporuna raðmen, Hrant Dink’in Agos’ta yazdýklarýný okumuþlar ama bir çocuðun dahi görebileceði anlamý ters anlamýþlar idi.
Bu durumun iyimser yorumu okuduklarýný anlayamamýþ olmalarý; daha gerçekçi ama kötümser yorumu ise ýrkçýlýk damarlarýnýn depreþmiþ olmasý.
O kararýn temel mimarý Hasan Gerçeker’in kulaklarý çýnlasýn; Dink kararý sonrasý ödüllendirilip Yargýtay Baþkaný bile olabilmiþ idi.
14.2.2012 tarih ve 2012/3379 sayýlý kararda geçen “Toplumun çýkarý dýþýnda hiçbir kiþisel çýkar gerçeklerin yanlýþ olarak sunulmasýna neden olmamalý” ifadesi sizce türkçe okuma-yazma sorunu mu, yoksa gerçekten böyle mi düþünüyorlar?
Sizce hangisi Yargýtay hakimleri için daha kabul edilebilir bir durum?
twitter.com/KarakasEser