Fenerbahçe, Sivas, Mersin, Trabzon ve Bate sınavlarından sonra dün Kasımpaşa karşısına çıktı. Takımda belirli bir yorgunluk olduğu malum. Aykut Kocaman da bunu düşünerek Beşiktaş derbisi öncesinde takımda rotasyona gitti.. Ziegler, Cristian ve Sow maça kulübede başladı. Özellikle ilk 45 dakikada Sarı-Lacivertli ekip Cristian ve Sow'u bir hayli aradı. Tek forvet olarak ileride Webo vardı. Ancak bu oyuncu Kuyt ve Stoch'tan gerekli desteği alamadığı için yalnızları oynadı.
İlk yarıdaki topla oynama yüzdelerinde Fenerbahçe 70'lik oranla sahanın hakimiydi. Ancak bu devreyi yüzde 30'la oynayan Kasımpaşa önde bitirdi.. Konuk ekip ilk yarı boyunca rakip kalede tek bir pozisyon bile bulamadı. Penaltı pozisyonunda ise Uche topa vurduğunda 1.5 metre önündeki Mehmet Topal'ın sağ kolu biraz açıktı. Hakemin penaltı kararı doğru olmakla birlikte, başka bir hakem bunu "çarpma" olarak da değerlendirebilirdi. Benzer pozisyonu Schalke maçında Galatasaray Sabri ile yaşamış ama maçın hakemi penaltı vermemişti.
Ligde 9 haftalık bir aradan sonra forma şansı bulan Stoch, takımına alışmaya çalışan yeni transfer gibiydi. Kuyt ile sık sık kanatları değiştirdiler ama yine değişen bir şey olmadı. Orta alandaki Topal-Emre-Meireles üçlüsü pas alışverişi yapamadı. Zaten Kocaman da penaltıya da neden olan Topal'ı 55'te çıkarıp, Cristian'ı devreye soktu. Bu oyuncu daha ofansifti, Meireles ise savunmaya dönük oynamaya başladı. Fenerbahçe'nin Hasan Ali ve Stoch'tan oluşan sol kanadı hiç çalışmadı. Bu nedenle özellikle ilk 45 dakikada Sarı-Lacivertli ekibin neredeyse tüm atakları Gökhan-Kuyt ikilisinin bulunduğu sağdan gelişti.
Kocaman'ın Sow ve Cristian'ı oyuna aldığı an, kırılma anıydı. Webo'nun ileride yalnız kalmasına Kocaman ancak 59 dakika dayanabildi ve Stoch'u çıkarıp Sow'u oyuna aldı. Bu dakikadan sonra Fenerbahçe gerçek sistemine kavuşmuş oldu. Bu dakikaya kadar etkisiz olan Webo golünü attı, penaltıyı yaptırdı.
60'dan sonraki kadro sanıyorum ki Beşiktaş derbisinin de onbiri olacaktır.
