15 Temmuz’dagiriþilen iþgal teþebbüsü, Cumhurbaþkanýmýzýn cesaret ve dirayetinin tezahür ettiði liderliðiyle, medya ve muhalefetin desteðiyle, polisimizin ve ordu içindeki vatanperver askerlerimizin müdahalesi ve milletin mukavemetiyle akamete uðratýlmýþtýr.
Bu insicam devam ettiði sürece de artýk Türkiye’de silahlý bir darbe ihtimali yoktur/kalmamýþtýr.
Tabii bunun anlamý birilerinin darbeye heves etmeyeceði anlamýna gelmez.
Maalesef aklýný kiraya vermiþ veya gözünü hýrs bürümüþ kimi gafiller yine çýkabilir.
Bunun ilacý demokratik kurallarýn pekiþtirilmesinin yaný sýra bu gafillerin iþtahýný kabartacak imkanlarý ve mekanizmalarý da ortadan kaldýrmaktýr.
* * *
OHAL sonrasýndahükümet, bu istikamete köklü ve isabetli tedbirler ve darbe heveslilerinin iþtahýný kaçýracak kararlara imza atmaya baþlamýþtýr. Sahil Güvenlik ve Jandarma’nýn doðrudan sivil iradenin emrine verilmesi, zýrhlý birliklerin sýnýrlara taþýnmasý gibi demokrasiyi güçlendirecek adýmlar atmaktadýr.
Ben bugün bir baþka düzenlemeyi daha hatýrlatmak istiyorum.
O da Yüksek Askeri Þura (YAÞ) kanunun demokratikleþtirilmesi meselesidir.
YAÞ kanunu bazý maddeleri itibariyle antidemokratik bir muhtevaya sahiptir.
* * *
Yýllar önce de yazmýþtým.
Mesela 06 Aralýk 2008 tarihinde Yeni Þafak gazetesinde yayýnlanan yazýmda bu konuya deðinmiþ ve þöyle yazmýþtým:
“(...) Seçilmiþleri atanmýþlar düzeyine ve hatta altýna indiren 1612 sayýlý YAÞ’ýn Kuruluþ ve Görevleri Hakkýndaki Kanun bazý
maddeleri itibariyle antidemokratik bir içeriðe sahipti hala da öyle.
1612sayýlý kanunu 2. maddesine göre YAÞ üyeleri Baþbakan, Genelkurmay Baþkaný, Milli Savunma Bakaný, Kuvvet komutanlarý, ordu komutanlarý, Jandarma Genel Komutaný, Donanma Komutaný ile Silahlý Kuvvetler kadrolarýnda bulunan orgeneral ve oramirallerdir.
12 Eylül’denbir ay sonra deðiþtirilen ikinci maddenin ikinci fýkrasý, ‘YAÞ’ýn baþkaný Baþbakan’dýr. Baþbakan bulunmadýðýnda Genelkurmay Baþkaný YAÞ’abaþkanlýk eder. YAÞ üyelerinin terfi iþlemleri ile ilgili konulardaki oy hakký ve deðerlendirme notu eþ deðerdedir’ þeklini almýþtýr.
Yani attýðý her adýmýn hesabýný sandýkta seçmene veren Baþbakan ve Savunma Bakaný görevine atanmayla gelmiþ olan generallerin seviyesine indirilmiþtir.
* * *
Baþbakanýn bulunmadýðý toplantýlarda baþkanlýðý Genelkurmay Baþkanýna vererek Savunma Bakanýný atanmýþlarýn altýna düþürmektedir.
Düþünebiliyor musunuz, Baþbakanýn katýlmadýðý ama Savunma Bakaný’nýn katýldýðý toplantýya Genelkurmay Baþkaný baþkanlýk yapýyor ve milli iradeyi temsil eden ve Genelkurmay Baþkanýnýn atama kararnamesinde imzasý bulunan Bakan Bey, bir bürokrat gibi orada sýradan bir üye olarak oturuyor! (...)
* * *
Yapýlacak iþlem son derece basit. 1612 sayýlý yasada yapýlacak deðiþiklik ile Baþbakan ve Bakan YAÞ üyeliðinden çýkarýlýr, oy kullanmayan tabii üye olurlar, baþkanlýk Genelkurmay Baþkanýna verilir, Milli Savunma Bakaný onay mercii yapýlýr. Milli Savunma Bakaný’nýn onaylamadýðý karar geçersiz sayýlýr. Onay mercii müteselsilen Baþbakan ve Cumhurbaþkaný da olabilir.”(Yeni Þafak, 6 Aralýk 2008)
Bizden hatýrlatmasý!