Yasakçılığa ve sansüre dair

Bilen biliyor: Yazılarımda kullandığım kaynakları genellikle herkesle paylaşıyorum. Kaynaklarıma erişmek isteyenlerin yapmaları gereken çok basit: Star internet sitesi üzerinden yazıma ulaşıp mavi görünen sözcüğe ‘tıklamak’...

THY’ye yapılan saldırıları işlediğim son yazımda başka havayollarının alkollü içecekle ilgili uygulamalarına değinirken bir listeden söz ettim; oradaki ‘liste’ sözcüğüne tıklayan bilgiyi nereden aldığımı öğrenmiştir.

Girişi böyle yapmamın sebebi yine çok gürültü koparan bir konuya değinecek olmam: Ders kitaplarında bazı edebi metinlerin ‘sansür’ edilmesi, bazı kitapların okul kütüphanelerine sokulmaması konusuna... Son örnek, Edip Cansever’in içinde ‘bira’ geçen iki mısraının ders kitabında sansür edilmesi...

‘Ders kitabı’ bu yazının anahtar sözcüğü... Ne okuyacaklarına, neyi izleyeceklerine kararı yetişkinlerin kendileri verebilir. Yetişme çağındakilerin ufuklarının ne kadar geniş olacağı anne-babalarının sorunudur. Ancak eğitim görmekte olan küçük yaştakilerin durumu farklı; onlarla ilgili tasarruf, tahmin edilebileceği üzere, devlete aittir.

Yalnız bizde mi, hayır dünyanın her yerinde bu böyledir.

‘Katılımcı demokrasi’ devletleri konuyla doğrudan ilişkili kişiler, gruplar ve örgütlerle irtibata getirebilir. Okul aile birlikleri, sivil toplum örgütleri yetişmekte olan gençlerin neleri okuyacakları konusunda görüş bildirir. Bazen kavgaya dönüşecek kadar çelişkili de olur görüşler; sonuçta kararı devreye giren yargı verir. Tabii anayasa ve yasalar doğrultusunda...

İnanmayan şu haberi okusun: “2011 yılında ABD’nin değişik eyaletlerinde yirmiden fazla kitap sansüre uğramış bulunuyor. Aralarında Kurt Vonnegut Jr’un ‘Mezbaha-5’ romanının da bulunduğu ünlü yazarların kitapları okul kütüphanelerine sokulmuyor pek çok eyalette. Hatta Virginia eyaletinde bir kasaba Sir Arthur Conan Doyle’un ünlü Sherlock Holmes romanlarından birini yasakladı.”

Yazıma internetten girenler habere ve ABD’de 2011 yılında okullarda yasaklanmış kitapların tam listesine ulaşabilirler.

Neden yasaklanıyor kitaplar? Çocukları ve gençleri kötü alışkanlıklardan korumak gerekçelerden biri. Fazla açık-saçık ifadeler, uyuşturucu ve alkole özendirme, dini hisleri incitme de yaygın sansür gerekçeleri... Sherlock Holmes’un yasaklanan macerası ‘Kızıl Dosya’ Mormon tarikatı mensuplarını rencide ediyormuş...

Mark Twain’in yayıncısı, okullara girebilmek için, yazarın Huckleberry Finn kitabından tam ikiyüz sözcüğü sansürlemek zorunda kaldı.

Tek sansürcü ülkenin ABD olduğunu sanmayın; her ülkenin kendine göre hoşgörü çizgisi var ve çizginin altında kalan örneklere erişim kolaylıkla kısıtlanabiliyor. ‘Grinin 50 Tonu’ okullarda okutulabilir mi?

Eğitim çağındaki gençleri her türlü kitabı destursuz okuyabilecek olgunlukta görüp “İnternet çağında sansür mü olurmuş?” teziyle uygulamaya karşı çıkacakları uyarayım: İzlanda’da başlayan İngiltere’nin izleme kararı aldığı bir gelişme giderek yaygınlaşıyor; devletler yetişkin olmayanlar için internete erişim kısıtlaması getiriyor.

ABD Yüksek Mahkemesi bunu yapabilme iznini 2003 yılında okullara verdi.

Devletler vatandaşları istediği için küçükleri koruyacak kısıtlamaya gidiyor; Avrupa Komisyonu alkol tüketimini azaltmayı üye devletlerin yönetimlerine görev olarak çoktan verdi zaten...

İnanmayanlar bu yazı boyunca sunduğum linklere tıklayıp kaynaklara baksın.