Yeni bir başlangıç

Her sabah yeni bir güne uyanırız.      

Her yeni günle birlikte dünya yeniden kurulur.

Dünde kalanlar yeni günü okuyamazlar.

Geleceği de tüketirler.

Yeni güne dair yeni şeyler söylemek lazım elbet. Yeni güne dair yeni bir şey söylemek dünü inkâr anlamına gelmez. Dününü inkâr edenler yenilik adına kendilerini tüketirler. Dününden aldığı güçle yeni bir güne merhaba diyenler ancak geleceğe kendilerini güçlü bir biçimde taşırlar.

***

Her sabah yeni bir başlangıçtır.

Her yeni başlangıç dünden alınan derslerle beslenirse anlamlı olur.

Dünü olmayanın bugünü de yarını da olmaz.

Bugün de dün olacaktır çünkü.

Hep bugünün insanı olanlarla yol arkadaşlığı yapılmaz.

Davası olanların dünü vardır. Davası olanlar dünlerini bugün için inkâr etmezler ama düne dair yanlışlarını da ve hatalarını da görerek yeni bir günün ve geleceğin inşasına çalışırlar. “Nefs muhasebesi” denilen şey budur. “İki günü birbirine denk olan ziyandadır” düsturu her dem yenilenmeyi, ama kendi kökü üzerinde göğe ermeyi ifade eder bir anlamda.

***

Kur’an her yeni güne yenilenmiş olarak iner.

Kur’an’ın lafzı/metni hiç değişmez, ama Kur’an her yeni günle birlikte kendini zihnimize/yüreğimize yeniden açar, yeni anlamlarla zenginleştirir tüm ufkumuzu.

Kur’an bu yüzden bütün çağlar üstü bir kitaptır.

Kur’an ne dünün kitabıdır, ne de sadece bugünün.

Kur’an her günün kitabıdır.

Her asrın.

Kur’an’ın sabiteleri vardır.

Hiçbir asrın değiştirmeyeceği hükümleri...

Ama Kur’an bir anlamda her gün yeniden inzal olur.

Kur’an’ı bir tek okuma biçimine mahkûm edenler Kur’an’ı evrensel olmaktan çıkartırlar. Kur’an’ın sabiteleri ile o sabiteler üzerinden her yeni günle birlikte kendini yeniden insanlığa açan ilahi mesajını doğru okumak lazım.

Mevlana’nın pergel metaforu ne muhteşemdir... Bir ayağımızla kendi sabitelerimizde dururken öbür ayağımızla bütün bir yeryüzünü dolaşacağız elbet. Zihnen yeni yolculuklara açılmamız lazım. “Dün dünde kaldı cancağızım, bugüne dair yeni şeyler söylemek lazım” öğüdünün anlamını hayatın her alanına doğru bir biçimde taşımamız lazım.

***

Yenilmemek için, yenilenmek şart.

Dünde saplanıp kalanlar yenilirler.

Dününü inkâr edenler de...

Yenilenme, gücünü gelenekten almalı. Günün rüzgârına göre yol belirleyenlerin akıbeti meçhul olur. Kıymeti harbiyesi ise hiç....

***

Hepimiz ölümlüyüz dostlar.

Ölümsüzler gibi dolaşanlara çok yazık.

Şu küre-i arzda kibir abideleri gibi dolaşanlara acıyorum.

Daha dün ölümsüzler gibi dolaşanlardan geriye ne kaldı görmüyorlar mı?

Gücünü makamından ve unvanından alanlar ne küçük insanlardır...

Makamından ve unvanından aldığı güçle kibir abideleri gibi dolaşanlara çok acıyorum.

Bilesiniz ki dostlar kibir alçak insanların sıfatıdır. Büyük insanlar yükseldikçe alçak gönüllü olurlar. Küçük insanlar yükseldikçe kibirlenirler. Bir dünyevî makam için alçalmayı marifet bilenlere çok yazık. Bir makama ulaşmak için kendinden taviz verenlere çok yazık. Bir makam uğruna alçalanlardan hiç kimseye hayır gelmez, biline...

Yeni bir başlangıç arifesiyken yol arkadaşlarımızı çok iyi seçmemiz gerekiyor. Davası olanlar ile hevası olanları birbirinden ayırt etmemiz lazım. Davası olanları hevası olanların emrine amade kılarsak davamıza yazık ederiz. Allah’ı da, halis kullarını da gücendirmiş oluruz.

Yeni bir başlangıç için “bismillah” derken bütün bu ilkeleri göz önünde bulundurmamız lazım.

Bizi hiçbir yol ayrımında terk etmeyen ihlas ve cesaret sahibi kardeşlerimizi başımızın üstünde tutmamız lazım. Aksi takdirde kaybedenlerden oluruz.

***

Yeni bir başlangıç için gerekli olan yol azığının başında kardeşlik hukukumuz geliyor.

Bir olacağız, birlikte olacağız. Ve hep birlikte liderimizin arkasında duracağız. Varsa eleştirilerimiz kendi içimizde yapacağız.

Gerekirse birbirimizi kılıçlarımızla düzelteceğiz. Ama dışarıya karşı yekvücut olacağız, tek kalp olacağız. Liderini ve davasını tartışma konusu yapanlardan olmayacağız. Fitneden uzak duracağız. İçimize fitne salmak isteyenlerin oyununa zinhar gelmeyeceğiz.

Bu davaya emeği geçen herkese saygı duyacağız. Birbirimizi uyarırken imhacı değil kazanımcı bir dili esas alacağız. Hatalarımız üzerinden birbirimizi tüketen değil, hatalarımızdan ders alarak birbirimize güç katan bir dava bilincini ve kardeşlik hukukunu esas alacağız.

Yeni bir başlangıç için yeniden bir arınmaya ihtiyacımız var dostlar.

Mübarek Ramazan ayının buna vesile olması dileğiyle...