Baþkan Erdoðan'ýn son zamanlarda, dünyanýn sýkýntýlý yarýnlara doðru ilerlediði mânâsýna gelen açýklamalarý çok sýradan deðil... Elbette ortalýkta bir gereksiz tedirginliðe yol açmamak dikkati ve amma bir o kadar da, gelecek günlerin her türlü geliþmesine hazýr olunmasý ikazý var, o açýklamalarda..
Ortadoðu, zâten barut fýçýsý..
Siyonist Ýsrail rejiminin asla aþýlamaz zannedilen güvenlik sistemlerini, 75 yýldýr bir açýkhava zindaný olan Gazze'deki HAMAS güçlerinin, 7 Ekim 2023'de sahneledikleri 'Aqsâ Tufaný'yla dünyayý hayret ve dehþete düþürerek yok etmesi üzerine, Amerikan emperyalizminin hemen Doðu Akdeniz'e iki adet uçak gemisi ve yüzlerce bombardýman uçaklarý ve en geliþmiþ silahlarýyla gelip, bizzat Amerikan Baþkaný Biden'ýn aðzýndan, 'Ýsrail'in misilleme hareketlerine, baþka bir ülkenin müdahale etmesi halinde, devreye Amerikan güçlerinin gireceðini' açýkça dile getirmesinden sonra, bütün bölge ülkeleri ister istemez temkinli davranmak gereðini duymuþlardý.
Dahasý, Hristiyanlýk dünyasý ise, 'Hz. Ýsâ'yý Yahudilerin öldürttüðü' þeklindeki inançlarýnýn sevkýyle, iki bin yýldýr devam eden 'Yahudi düþmanlýðý'ný bir kenara býrakýp, 'Batý Medeniyeti'nin bir 'Judo- Chrétiénn (Yahudi- Hristiyan) ortak medeniyeti olduðuna dair 100 yýldýr ürettikleri yorumlarla, tam bir ittifakla Müslüman dünyasýna meydan okumalarýný, en üst seviyeye yükseltmiþlerdi.
Nitekim, Amerikan emperyalizmi ve bütün Batý yeni bir 'Haçlý Seferi' mantýðýyla, 'Ýsrail'in kendisini savunmak için, 'HER ÞEY'i yapabileceðini resmen duyurdulardý, dünyaya.. Ama, Gazze'yi aðýr bombardýmanlarýyla yakýp yýkan ve 50 binden fazla savunmasýz kadýn, çocuk ve diðer insanlarý bir soykýrýma tâbi tutan Siyonist Ýsrail çetesi, nihaî hedeflerini, 8 aya yakýn bir süredir, gerçekleþtirmemiþ ve bu durum, Amerikan emperyalizmini, bir 'dünya savaþý'yla karþý karþýya gelebilecekleri konusunda, rahatsýz etmeye baþlamýþtýr. Çünkü, öyle bir durumda, geride nelerin olacaðýnýn hiç bir garantisi yoktur.
Kaldý ki, Siyonist Ýsrail çetesinin barbarlýðý karþýsýnda aylardýr, sessiz duran Ortadoðu halklarýnýn, bir Dünya Savaþý patlamasý halinde, kontrol edilemez bir tufan olabilecekleri korkusu, Batý dünyasýný þimdiden sarmýþ bulunuyor..
Bunun içindir ki, Siyonist Ýsrail rejiminin Suriye baþkenti Þam'daki 'Ýran topraðý' olan 'diplomatik temsilciliði'ni bombardýman etmesinden sonra, Ýran misilleme hakkýný kullanacaðýný açýklarken, bu durumun, bütün bölgeyi bir yangýn yerine çevireceði korkusu, emperyalist güç merkezlerini de dehþete düþürmüþ ve Ýran'ýn, Siyonist Ýsrail üzerine 300 kadar ÝHA ve füzelerin büyük kýsmý, Amerika, Ýngiltere ve Fransa'nýn hava güçlerinin, ortak operasyonla, Irak, Suriye ve Ürdün hava saha üzerinde ve o ülkelerin iznine bile gerek duymadan etkisiz hale getirmeleri, yeni bir 'Dünya Savaþý' korkusundan dolayýydý.
Ama, bu esnâda, o barbarca saldýrganlýk yüzünden Batý dünyasý içinde de derin dip dalgalarý halinde ortaya çýkan ve yüzbinlerin sosyal sahnede sergilediði protestolar, onlarý daha bir ürkütmüþ bulunuyor.
Hele de, Uluslararasý Adalet Divaný'nýn 15 üyesinden 13'ünün Siyonist Ýsrail'i suçlayan bir karar almasý karþýsýnda, Amerikan emperyalizminin bundan rahatsýz olup, Uluslararasý Adalet Divaný ve Uluslararasý Ceza Mahkemesi üyelerini tehdit etmesi, ciddî bir yaptýrým gücü olmasa bile, o kararlarýn emperyalist odaklarý ne kadar korkuttuðu olduðunu gösterdi. Dahasý, bu 'karar' karþýsýnda, 'suçlanma sýrasýnýn kendilerine, Amerika'ya da geleceði'nin, Lindsey Graham ve benzeri etkili Amerikan siyasetçilerince, bir dehþete kapýlmýþlýk duygusu içinde dillendirilmesi ilginçtir.
*
Avrupa ise, iki arada- bir derede.. Amerika'nýn kendilerini bir Rusya tehdidi karþýsýnda savunmayacaðý konusundaki bir tedirginlik giderek derinleþiyor, Avrupa ülkelerinde..
Geçmiþte Rusya'dan aðýr darbeler yiyen Macaristan, üyesi olduðu NATO'nun Ukrayna konusunda, Rusya'ya karþý kullanýlmasýný desteklemeyeceklerini söylerken; Polonya ise, Rusya'nýn kontrol edilemez bir saldýrganlýkla Polonya'ya yeniden saldýramamasý için, þimdiden, Polonya'ya NATO birlikleri yerleþtirilmesini istiyor..
*
Öte taraftan, baþlangýçta, iki haftada netice alýnacaðý sanýlan Rusya- Ukrayna Savaþý'nýn 30 aya yakýn zamandýr bir 'çýkmaz'a saplanmasý ve Putin'in, bir taraftan, -geçen sene Ýstanbul'da yapýlan müzakerelerde anlaþýlan konular çerçevesinde 'barýþ görüþmeleri'nin yapýlabileceðini açýklarken-; ardýndan da 'gerekirse, nükleer silahlar kullanýlabileceði' tehdidinde bulunmasý ve Çin'in de Rusya'nýn yanýnda duracaðýný açýklamasý tabloyu daha bir karartýyor.
Dahasý, Çin'in, kendi topraðý saydýðý Tayvan adasýnda Amerika zoruyla 75 yýldýr ayakta duran 'Nasyonalist Çin'e karþý bir 'askerî müdahale'de bulunabileceði tehditleri, dünya'yý daha bir endiþelere sevketmekte..
'Pakistan- Hindistan' arasýndaki nükleer silahlanma rekabeti ise, zâten devam ediyor.. Henüz bütün zenginlikleri sömürülememiþ olan Afrika'da, emperyalist oyunlarýnýn kolayca bitmeyeceði de mâlum..
Kafkaslar'da son günlerde Ermenistan Baþbakaný Paþinyan'ýn yükselttiði 'barýþçý türküler'in, baþka niyetleri gizlemek için olabileceði de unutulmamalýdýr.
Amerikan kamuoyunda ise, dünyanýn mevcud buhranlý durumu içinde, Ýkinci Dünya Savaþý'na sürükleniþlerinde olduðu gibi, bir takým 'oldu-bitti'lerle karþýlaþmak endiþesine dair yazýlara rastlanýyor.. (Hatýrlanacaðý üzere, Roosewelt Amerikasý, 1 Eylûl 1939'da baþlayan Ýkinci Dünya Savaþý'na katýlmamak için 2 yýl boyunca kenarda beklemiþken; Japonya'nýn, Pasifik Okyanusu'ndaki Amerikan üssü olan Pearl Harbor'a Aralýk-1941'de âniden saldýrmasýyla savaþa sürüklenmiþti.)
*
Evet, dünya yeni bir 'Dünya Savaþý'nýn doðum sancýlarýný çekiyor gibi..
Bu hassas noktada, Müslüman halklarýn baþýndaki yýðýnla rejimler de, þer'an mükellef olduklarý Ýslamî birliði tesis edemeseler bile; en azýndan aklen ve mutlaka, bütün Müslüman toplumlarýn da, aralarýndaki her türlü ihtilaflarý bir kenara býrakýp, yarýnlarýn muhtemel zorluklarýna karþý birlikte hareket etmek idrakine eriþmeleri elzemdir.
Her ihtimale hazýr olmayanlar, tedbirsizliðin bedelini aðýr þekilde ödemekten kurtulamazlar. 'Hazýr ol ceng'u cidâle.. Sulh'ü salâh ister isen..'