Yeni dönem, yeni siyaset, yeni hýz

Cumhurbaþkaný Erdoðan 16 Nisan’da halk oyuyla deðiþtirilen anayasa hükmünün saðladýðý imkaný deðerlendirerek kurucusu olduðu AK Parti’ye dün törenle üye oldu. 33 aylýk hasret sona erdi.

Erdoðan, Cumhurbaþkaný sýfatýyla girdiði salondan yeni dönemin anahtar kavramý olan Partili Cumhurbaþkaný sýfatýyla ayrýldý. Heyecan görülmeye deðerdi.

Erdoðan törende yaptýðý konuþmada pek çok önemli mesaj verdi ama ben ikisini özellikle önceliyorum.

Birincisi; Erdoðan partisinden vatandaþa “çat kapý” politikasýyla ulaþýlmasýný isterken 2019 seçimleri için de start verdi.

Ama partiyi de aþan bir anlamý var elbet bunun. Söyleyen kiþi “partili cumhurbaþkaný” sonuçta. Dolayýsýyla çat kapý tesadüfîliði sayesinde vatandaþlara hizmet götürürken partili-partisiz ayrýmý yapýlmayacaðýnýn da garantisini verdi. “Kapýlarý çalýn, gönüllere girin” dedi bir anlamda AK Partili Cumhurbaþkaný

Diðer önemli açýklamasý ise muhalifler, küskünler, serin duranlar arasýndan AK Parti’ye, Erdoðan’a bir alternatif çýkar mý beklentisine/fitnesine cevap niteliðinde çok güçlü bir cümleydi: “Bu davaya sýrtýný çevirip de iflah olanýný görmedim!”.

Türkiye’de siyaset format deðiþtiriyor. Hiçbir parti bu deðiþimin dýþýnda kalamaz, kalamayacak. Bunu fark eden ve kendini erkenden uyarlayan partiler baþarýlý olacak.

Eski tarz siyasetlerle, proje isimlerle, siyasi mühendisliklerle, parti içi dengelerle, dýþardan transfer akýllarla siyaset yapýlamayacak. Yapan siyasette var kalamayacak.

Erdoðan fazla mý hýzlý?

YSK’nýn kesin sonuçlarý açýklamasýnýn hemen ardýndan Erdoðan’ýn AK Parti’ye dönmesi fazla hýzlý oldu diyenler var. Ýki açýklamasý var bunun.

Bir;önerdiðiniz, savunduðunuz ve halký doðruluðuna inandýrdýðýnýz anayasal bir hükmün gereðini yapmak için niye bekleyesiniz?

Ýki;küresel anlamda büyük bir çalkalanma var. Bölgenin tik taklarý ise 2010’larýn baþýndan beri ölümcül nitelikte ve Türkiye örtülü/açýk çok yönlü saldýrý altýnda. Türkiye’nin böyle bir konjontürde aðýrdan almak, ayaðýný sürümek gibi bir lüksü yok.

Ülkenin, sürecin gerektirdiði sürati fark etmeyenlerle kaybedecek vakti de yok.

O yüzden Erdoðan’a, bu gerçekliðin farkýnda olarak ülkeyi ve ülkenin lokomotif partisini yeni döneme hýzlý hazýrladýðý için ancak teþekkür edilir.

CHP fazla mý yavaþ?

AK Parti’de olaðanüstü kongre 21 Mayýs’ta. Hayýr koalisyonunun baþýný çeken ve yüzde 48.59 hayýr oyunu sahiplenen CHP’de ise Ocak 2018 tarihli kurultayýn öne çekilebileceðine dair bazý söylentiler var. Yapýlacak mý, ne zaman yapýlacak, kimler aday olur, Kýlýçdaroðlu ne yapar bilinmiyor. En yakýn tarih olarak Kasým telaffuz ediliyor, bir anlamda “bakarýz” deniyor.

Lakin CHP’de kararlar geç alýnsa da kazanlar hep erken kaynar. Yine öyle oldu.

Genel Baþkan kurultay için henüz bir þey dememiþken Kýlýçdaroðlu eleþtirilmeye, olasý genel baþkan adaylarý kendini göstermeye baþladý.

Kýlýçdaroðlu referandum sürecinde o kadar çok ve açýkça yalan söyledi ki bir genel baþkanýn hem bu kadar yalan söyleyip hem de siyaseten ciddiye alýnmasý imkansýzdýr. Deðiþim kaçýnýlmaz.

FETÖ kaset kumpasýyla koltuðunu Kýlýçdaroðlu’na kaptýran eski genel baþkan mesela. 16 Nisan’da "hayýr" diyenlerin iradesini CHP mülkiyetine geçirirken halefi Kýlýçdaroðlu'na da “siyasi ayar” görünümüyle meydan okudu Deniz Baykal. “Kemal Bey 2019’da aday olacaksa açýklamalý. Olmayacaksa da hemen kurultaya gidilsin aday olacak kiþi genel baþkan seçilsin” dedi Baykal. Daha ne desin.

Referandum öncesi tek baþýna mitingler, kampanyalar yapan, her kurultayýn adayý Muharrem Ýnce adý potansiyel aday olarak yine anýlýyor. Muhalif kanattan Fikri Saðlar, Kýlýçdaroðlu’nu eleþtirerek ilan etti adaylýðýný. Saðlar’a göre Kýlýçdaroðlu Erdoðan’ý eleþtirse de kendisi partide tek adam gibi davranýyor, yetkili kurul kararlarýna uymuyor.

Sürpriz gösterilen iddialý isimse CHP genel baþkan yardýmcýsý Selin Sayek Böke. Tabii Emine Ülker Tarhan’ýn hýzlý yükseliþini ve hýzlý kayboluþunu unutanlar için...