‘Yeni ekonomik paradigma’ tanýmlayacaðýz

Ben söylemiyorum sadece, PÝYASALAR DA AÇIKÇA GÖSTERÝYOR; Türkiye tarihi fýrsatlara doðru ilerliyor...

Sevgili dostlar, uzun süredir ýsrarla Türk varlýklarýnýn “altýn-dolar” bazýnda “ucuz” kaldýðýný ve Türk Lirasý cinsi enstrümanlara alýmlarýn artacaðýný söylüyorum. Ve ekliyorum; TL’de kalan kazandý, kazanacak... Dolar kuru 3,54-3,34 bandýna girdi ve bu aþaðý doðru dördüncü zorlama...

Bu tespitler sonrasý karþýmda uzun zamandýr “felaket senaryolarý” yayanlara gelelim...

Dünya genelinde ve özellikle içeride kasýtlý olarak FED odaklý felaket senaryolarý yayýlýrken, olaya son 10 yýldýr farklý bakmayý deneyen biri olarak, “ortaya atýlan senaryolarýn” her ülke için geçerli olduðunu düþünmüyorum... Evet, sorunlar olacak hatta bazý ülkeler baþta AB üyeleri olmak üzere çok büyük krizler yaþayacaklar ama bazý ülkeler de özellikle Amerika, Türkiye gibi, bu dönemde daha da parlayacaklar... Düþen petrol fiyatýnýn daha doðrusu “teknoloji deðiþtikçe” yükselmesi zor görünen petrolün, Rusya’yý orta ve uzun vadede nasýl etkileyeceðini de ayrýca tartýþmalýyýz...

Sevgili dostlar, Türkiye, tarihi bir fýrsatýn üstünde daha doðrusu “tarihin sarkacý” Türkiye’ye her anlamda ve özellikle EKONOMÝDE büyük hatta “en büyüklerden” olma fýrsatýný veriyor. Türkiye, varlýk havuzu üstünde yatýyor ve bu varlýðý ekonomiye kazandýrmak için adým atma isteði ve gereði de net olarak algýlanmýþ durumda... ÞÝMDÝ SIRA “YENÝ EKONOMÝK PARADÝGMA”yý tam olarak tanýmlamak ve hayata geçirmekte...

Bu noktada “dünya nasýl deðiþebilir” sorusuna kýsa cevaplar vermek istiyorum;

- Dünya üzerinde 1945 sonrasýnda kurulan sistem “ana parçalarý” ile birlikte deðiþiyor ve en önemlisi “yerleþik merkezler” yer deðiþtiriyor. Londra düþerken yerini Ýstanbul alýyor ve gerekli adýmlar atýlabilirse “yeni sistem içinde” New York-Ýstanbul-Þangay-Hong-Kong-Tokyo çizgisi çiziliyor.

- Ortaya çýkan yeni yapý içinde “en güçlü” olmaya aday merkez Ýstanbul. Daha doðrusu New York-Ýstanbul çizgisi Londra dýþarýda býrakýlarak yeniden çizilebilir. Nedeni de oldukça net; 2001 sonrasýnda “oluþan tehdit algýlamasý” ile “New York-Londra” hattýndan kaçmaya baþlayan paranýn adresi Ýstanbul… Neden derseniz; Türkiye’nin konumu ve en önemlisi “tarihten getirdiðimiz” gerçeklerimiz, ÖZÜMÜZ… VE YAPABÝLECEKLERÝMÝZ!

- Bu çizginin oluþumunda LONDRA, ÝSTANBUL ile iþbirliði yapmakta aktif davranýp öne de geçebilir. AB’den çýkan Ýngiltere’nin farklý adýmlar atmasýný bekliyorum.

Bu gerçekler ýþýðýnda “neler yapabiliriz, neler yapmalýyýz” sorusuna yüksek sesle düþünerek birlikte cevap arayalým;

- Öne çýkarmamýz gereken en önemli sektörlerden biri KATILIM BANKACILIÐI... KAMU BANKALARI BU KONUDA BÜYÜK ATAK YAPTI... Gerekli hukuki düzenlemeleri TAMAMLAYABÝLÝRSEK, BANKACILIK ve birilerinin “alternatif bankacýlýk” diyerek küçültmeye çalýþtýðý “katýlým bankacýlýðýnýn” merkezi Türkiye olabilir, olmalýdýr! 

- Merkez olmak için ne gerekli? Her þeyden önce BDDK’nýn iki ayrý sistemi taþýyacak þekilde yapýlandýrýlmasý veya yeni bir yapý oluþturulmasý düþünülebilir.

- Türkiye, Ortadoðu-Orta Asya ülkeleri baþta olmak üzere para transferlerinde Londra'nýn devre dýþý býrakýldýðý “yeni sistemi” geliþtirmek zorunda! “Biz merkez olduk” deyip hala Ýngiliz’e komisyon vermek öze yakýþmaz! ÝNGÝLÝZLER BÝRLÝKTE ÇALIÞMA ÝSTÝYORLARSA MASAYA OTURACAKLAR.

- “TL ZONE”u oluþturmalý ve kendi paramýz üzerinden “periferimizle” iþ yapabilir hale gelmek için adýmlar atmalýyýz...

- Avrasya Menkul Deðerler Borsasýný acilen kurmalýyýz ve “periferimizdeki” bütün ülke þirketleri Türkiye’de iþlem görecek þekilde “eðitim-oluþum” politikamýzý düzenlemeliyiz.

- “Faizsiz Enstrümanlarýn” geliþtirilmesi ve vergilendirilmesi ile ilgili yeni düzenlemeler yapýlmalý ve “var olan finansal yapýya haraç vermeden” yeni bir DÜZEN kurmalýyýz!

- “Halka Arz” dinamiðini mutlaka hayata geçirmeli ve Sayýn Erdoðan’ýn açtýðý “blok satýþý iptal edip, halka arz edeceðiz” yolunu en az 10 þeritli hale getirmeliyiz... Devlet, varlýklarýný aradaki komisyoncularý devre dýþý býrakýp, halký ile paylaþmaz ise “tam bir kalkýnma-vatandaþýn zenginleþmesi” söz konusu olamaz!

- Türkiye’nin “kaynak bulma” kanallarý çeþitlenmeli ve BATI’nýn engel çýkarmaya devam edeceði düþünülerek, RUSYA-ÇÝN-JAPONYA çizgisi harekete geçirilmeli. HAZÝNE ÜZERÝNDEN BÝRKAÇ YATIRIM BANKASI KANALIYLA BORÇLANMA TÜRKÝYE’YÝ YETERÝNCE YIPRATTI, BU YÖNTEM ELDEN GEÇÝRÝLMELÝ VE YATIRIM BANKALARININ TÜRKÝYE’YE OLAN BASKISI KIRILMALI!

- 2003-2017 arasýnda 200’lü rakamlardan 800’lü noktalara getirdiðimiz yani tam üç buçuk katýna çýkardýðýmýz Milli Hasýlamýzý 2023 hedefine giderken bir kez daha “3’e katlamak zorunda olduðumuzu” bilerek buna uygun adýmlar atmalýyýz.

- HIZLI BÜYÜMEDE kilit markalaþma ve globalleþme! Bu noktada en önemli strateji daha önce de paylaþtýðým “THY gibi 10 büyük markamýz olmalý” detayýnda gizli. Büyük deðerlere dayanmayan ekonomiler BÜYÜK olamaz! Yeni markalarý ya küresel alanda var olanlarý satýn alýp büyüterek, ya da markalarýmýzý daha iyi bir noktaya getirerek yapmalýyýz...

Sonuç:SON GÜNLERDE GENLEÞEN PÝYASALARIN BÝR TEMEL SEBEBÝ VAR; TÜRKÝYE, OLUMLU YÖNDE AYRIÞIYOR VE DAHA YENÝ BAÞLIYORUZ! Türkiye, daha sadece “pistin baþýna gelmiþ” bir uçak! 13 yýlda bu pistin baþýna geldi, büyük sýkýntýlar çekildi ama çok da önemli engeller aþýldý! Þimdi sýra uçaðý kaldýrmak ve gelecek 10-13 yýlý YANÝ 2023-2030 VÝZYONUMUZU doðru, saðlam temeller üzerinde planlamakta... Yaptýk, yapabiliriz... Türkiye’nin gelecek 10-13 yýlýný doðru analiz edebilenler bu “potansiyeli” görüp, bu gerçeði fiyatlamaya baþlayacaklardýr! HATTA BAÞLADILAR!