Son zamanlarda bölgemize ait yeni haritalar yayýnlanýyor. Buradan þu sonuç çýkar: Bazý güçler isterse bizim için kutsal olan sýnýrlarda dahil olmak üzere bölgemizi deðiþtirebilirler. Gerçi gösterilen sýnýrlarý ciddiye almýyorum ve bunlarýn propaganda amacýyla çizildiðini düþünüyorum. Ancak her zaman böyle deðildir. Birinci Dünya Savaþý’ndan sonra Ýngiltere bölgeyi iþlerine gelecek biçimde biçimlendirdi, daðýtýlan biz de dahil olmak üzere bu sýnýrlarý kutsal saydýk. Bu konuda bir de deyim uydurdum: “Eðer Ýngilizler sýnýrý bizim evden geçirselerdi annemle babam ayrý yerde kalacaklarý için dünyaya gelmeyebilirdim”. Amacým Ýngiltere’nin sýnýrlarý çizerken sýnýrý tanýmlayan kriterlere uymamasýydý ve sýnýr kavramýný aþan bir görev üstlenmiþlerdi. Suriye sýnýrýmýzý demiryolu belirliyordu. Ýki ülkenin sýnýrý kötüydü ama daha önemlisi gülünçtü.
Uzun süre bu sýnýrlar tartýþýlmadý bile. Mesela bizim için bu sýnýrlar kutsaldý ve askerlerimiz bunu korumakla görevliydi. Bu sýnýrlarýn çizilmesinde petrole egemen olmak etkiliydi. Zaman geçtikçe Ýngiltere’nn etkisi azaldý ve bölgede yarýþ baþladý. Bu yarýþýn konularýndan olmak beni üzüyor. Baþkalarý petrol üzerinde egemenlik kurmak için bizi yanlarýna alýyor.Ancak bölgenin önemi petrolle sýnýrlý deðildir ve belki de bir süre sonra enerjiyi petrol dýþýndaki kaynaklardan elde ederler. Bir büyük güç sýnýrlarý içine çekilerek etkisini sürdüremez. Bu etki siyasi olmakla birlikte ekonominin gücünü olumlu etkiler. Büyük güç olmayý sürdürmek için stratejik üstünlük gerekir. Ayrýca günümüzde petrol en büyük enerji kaynaðý iken sadece kendi ihtiyacýný karþýlamayý güvenli hale getirmek için deðil rakiplerinin en önemli ihtiyacýný kontrol etmek için etkili olmak zorundadýr.
***
Bölgemizi doðrudan kontrol altýna almak yerine bölgedeki bir gücü destekleyerek karþý tarafýn kendisine karþý psikolojik bir savaþ yapmasýný engellemek istiyor.
Bölgede tüm devletler, birlikte olmak yerine bölgesel bir lider olarak seçiliyor ve onun tarihsel, kültürel yakýnlýklarý yanýnda ayný dine inanmalarý da iþleri kolaylaþtýrýyor. Bugün bölgede lider adayý ülkeler Türkiye, Mýsýr ve Ýran’dýr. Ancak Sünni Þii ayrýlýðý bölgeyi kontrol edemeyen gücün kullanacaðý bir araçtýr. Bölgede etkin olmak isteyen güçler ABD, Rusya, Avrupa ve Çin’dir. Bazý güçlerin ittifak içinde olduklarýný düþünüyorum. ABD ile Rusya bir yanda Avrupa ve Çin diðer yanda yer alýyorlar ve bu taraf Ýran’ýn bölgede lider olmasýný istiyor. Diðer taraf yani ABD ve Rusya Türkiye’yi destekliyor ve Mýsýr’ý hazýrlamayý, gerekirse onunla da birlikte hareket etmeyi düþünüyorlar.
Analizim yanlýþ olabilir ama ülkeleri birbiri ile dost ya da karþý tarafta görmek için bu güçlerin uzun vadeli hedeflerini ve bunu gerçekleþtirmek için hangi politikayý izleyeceklerini tahmin etmek gerekir. Stratejik önemi olmayan anlaþmazlýklarýn önemi yoktur ve bunlar aþýlýr.
Türkiye bu tablo içinde iyi bir konumdadýr ancak henüz kendi modelini diðer güçlere kabul ettirecek konumda deðildir. Ama buraya doðru hýzla ilerlemektedir. Önümüzdeki engel bu güçlerin iç anlaþmazlýklarý tahrik etmesi ve siyasi partilerin de ülkenin deðil kendi geleceklerini düþünmeleridir.