Siyaset mühendislikleri bu ülkede artýk ebediyen tutmaz. Bu deðiþimi saðlayan, AK Parti’nin tarzý siyaseti ve Erdoðan’ýn samimi, þeffaf ve cesur siyaset anlayýþýdýr. Halk yeni siyaseti AK Parti’de gördü, þans verip deneyimledi. 15 yýldýr da her seçimde destekliyor.
AK Parti’ye oy vermeyen, Erdoðan’ý sevmeyen seçmen için de geçerli bu deðiþim. Artýk seçmen partisinden cesur, sahici ve þeffaf bir siyaset bekliyor, çalýþkan siyasetçiler istiyor. Lakin muhalefet partilerinin her biri ayrý ayrý yoksun bu özelliklerden. Bundan dolayýdýr ki çaresizlik içinde eski alýþkanlýklara, siyasi mühendisliklere baþvuruyor ve baþarýlý olamýyorlar.
Son örneði, 11. Cumhurbaþkaný Abdullah Gül’ün muhalefetin çatý adayý olmasý için parti elitlerinin arka odalarda yürüttükleri gizli görüþmelerin fos çýkmasý. Ki giriþimin tarihi eskidir. Alenen söylenmese de en az 2014’ten beri Gül’ün kendini AK Parti’den, parti tabanýndan ve bilhassa Erdoðan’dan uzak bir yere konumlandýrmaya çalýþtýðý gözlemlenebiliyordu.
Nitekim koordinatlarýný ve niyetini Cumartesi günkü açýklamayla kendisi de itiraf etmiþ oldu Gül.
Açýkça baþaramadý. Lakin sadece liderliðine talip olduðu muhalefet cephesini, CHP ve HDP’nin gönülsüz tabanýný kaybetmedi Gül. Vesayet odaklarýnýn, üstenci kesimlerin büyük direncine raðmen ona parlak ve konforlu bir siyasi kariyer hediye eden, saygý-sevgi besleyen AK Parti tabanýný da kaybetti. Ýtibarýný berhava etti.
Gül’ün adý üzerine kurulan hesap tam bir aritmetik hesaptý. Bu hesabý yapanlar parti teþkilatlarýnýn fikrini, seçmenin bireysel iradesini dikkate almayarak hata etti. Yýllardýr utanmadan AK Parti seçmeni için kullandýklarý o ayýplý ifadeyle, kendi seçmenini resmen “koyun” yerine koydu.
Bu hesaba göre Gül çatý aday olunca AK Parti’den oy çalacaktý. CHP seçmeni Kýlýçdaroðlu’nun dediði gibi “týpýþ týpýþ oy verecek”, HDP seçmeni Gül’e bayýlacaktý. “Koyun” muamelesi yapýlan 15 vekille borçlandýrýlan Akþener, Gül lehine mecburen adaylýktan çekilecekti, Saadet kilit partiydi, falan.
Ama olmadý. Gül’ün o hazin finalde dediði gibi “geniþ mutabakat” oluþmadý, Gül’ü kimse “kurtarýcý” olarak görmedi. Parti elitlerince piþirilen hesap, teþkilatlardan tabandan geri döndü.
Eðer olsaydý 2007’den beridir baþ eðdiremedikleri Erdoðan’ý denklem dýþýna itip Türkiye’yi kendilerine ram etmek için her türlü operasyonu çeken odaklarýn dediði olacaktý.
Beklentiyi tahmin etmek zor deðil. “ABD’ye AB’ye, Kraliçe’ye þirin görün” yeter.
Fýrat Kalkaný ve Zeytin Dalý’ný baþarýyla tamamlayan Türkiye’nin bölgeden çekilmesi… Akim kalan PKK butik devletinin tamam edilmesi... Cezaevindekilerin “KHK maðduru” þalýnýn altýndan salýverilmesi... Türkiye’nin yeniden þehirlerinde bombalar patlayan, FETÖ’cülerin devlete sýzdýðý, terörle baþa çýkamayan ülke durumuna itilmesi… Olasýlýðý yüksek geliþmeler olurdu.
Çatý baþlarýna çökünce þu noktalar iyice netleþti.
BÝR: Konformist, koþup terlemeyen, hep hazýr bekleyen, halka uzaktan hatta tepeden bakan siyasetçi dönemi kapanmýþtýr.
ÝKÝ: Siyaset iddia ve cesaret ister.
ÜÇ: Halk siyaset üþtü, partiler üstü bir cumhurbaþkaný deðil icracý, çalýþan ve hesap veren bir cumhurbaþkaný istiyor. Sembolik bir kukla deðil sahici bir siyasetçi istiyor.
DÖRT: Ýttifaklar kapalý kapýlar ardýnda fýsýldaþarak, milletvekili alýp satarak, þahsi ikbal hesaplarý yaparak deðil göz önünde, gün ýþýðýnda yapýlmalý. Þeffaf ve sahici olmalý.
BEÞ: Tüm bu Gül alýp milletvekili vermek þeklinde cereyan eden çirkin trafik Erdoðan’ý parlattý. Yanlýþ çatý siyaseti, Erdoðan’ýn ve AK Parti’nin siyaset yapma biçiminin doðruluðunu daha görünür kýldý.
Þimdi B Planý devreye sokulmuþ görünüyor. Buna göre; herkes kendi adayýný seçime sokacak, oylarý bölüp mümkünse seçimi ikinci tura býraktýracak. Milletvekili seçimlerinde ise sýfýr baraj ittifakýyla olabildiðince çok parçalý bir Meclis aritmetiði çýkartýlacak. Amaç AK Parti’ye iþ yaptýrmamak, Erdoðan’ý kötürüm býrakmak ve Cumhurbaþkanlýðý hükümet sistemini iþlemez kýlmak.