Yeni Papa neyi temsil ediyor

Herhalde yakıştırılmadığı için üzerinde durulmaz; ancak dünyanın maddi ve manevi açıdan en güçlü yapılarından biri Katolik Kilisesi’dir. Yani Vatikan. Elinin altında ekonomik krizlere yol açabilecek bir maddi servet ve onu kullanan bankalar olduğu gibi, istediği Batı ülkesine politika dikte edecek denli manevi bir güce de sahiptir...

Bir süreden beri sarsıntı yaşıyor Vatikan, tarihinin ilk Avrupa-dışında doğmuş papasını seçerek yeni bir yol arayışına girdi. ‘Papa Francis’ adını kendine uygun gören Arjantinli Jorge Bergoglio son yüzyıl içerisinde seçilmiş seleflerinden çok farklı bir profile sahip...

‘Fukara babası’ olarak biliniyor... Kendisine ‘papalık adı’ olarak seçtiği Francis adı, ahlâki öğretileriyle tanınmış, dünya nimetlerine yüz çevirmiş ‘aziz’‘Saint Françoise d’Assisi’den esinlenme... Önceki papa, Kardinal Ratzinger, 2000 yıllık kilise tarihi boyunca tam 15 papanın kullandığı ‘Benedict’ adını kendine uygun görmüştü; Kardinal Bergoglio daha önce hiçbir papanın almadığı ‘Francis’ adını üstlenerek kilise tarihini âdeta kendisiyle başlatıyor...

Kilisenin üst düzey mensuplarına sağladığı ‘nimetleri’ reddetmiş bir dinadamı: Mütevazı bir apartman dairesinde tek başına yaşamayı, kendi söküğünü dikmeyi, yemeğini yapmayı yeğlemiş, makam aracı yerine toplu taşıma araçlarıyla işine gidip gelen mütevazı biri...

Üstelik ‘Cizvit’ de...

Cizvitlik, Katolik Kilisesi içerisinde kendine özgü bir dini cemaattir. Çile çekebilme yeteneği olan rahipler ilgi gösterir bu cemaate... Eğitim ve sağlık alanlarında hizmet verir Cizvitler; dünyanın her tarafında açılmış kilise okullarının çoğu Cizvitlere aittir. Vatikan’da egemen yapı bugüne kadar Cizvitlere hep ters bakmıştır...

Aynı yapı içerisinde yer alan 115 kardinalin çoğu, başka çareleri kalmadığını görüp, bir önceki papa seçiminde oylarını esirgedikleri ‘Cizvit’ Jorge Bergoglio’ya ‘günahsızlık’ özelliği kazandırabildi.

‘Günahsızlık’ bir kilise doktrini. Papalar, Hıristiyanlığı örgütleyen Saint Peter üzerinden bir tür ulûhiyet kazanıyorlar; Papa tek başına veya kardinallerle birlikte bir karara vardığında, bu ‘Tanrı sözü’ yerine geçiyor.

Papa XVI. Benedictus, Vatikan’da Saint Peter’in mühür-yüzüğünü taşırken ‘günahsız’ addediliyordu; Vatikan’ın uzun tarihinde 500 yıldır görülmemiş bir tavırla görevinden feragat edince yeniden ‘günahkâr’ mı oldu?

Daha önce uzak durdukları özelliklere sahip birini ‘Papa’ seçen kardinaller aslında kaçınılmaz bir davranış sergilediler. Vatikan, hayli zamandır, Hz. İsa’ya bağlılık yemini edince ‘cinsi hislerini öldürmesi’ beklenen rahiplerin tâciz ve tecâvüz öyküleriyle çalkalanıyor. Tecavüze uğrayanlar ve yakınları artık iddiaları ciddiye alıyorlar. İş kilise sınırları dışına taştı, sivil mahkemeler devrede...

Rezalet dizboyu...

Yalnızca ‘cinsi’ içeriklilerden ibaret olsa sorun, neyse, ancak Vatikan’ın bankası etrafında mali içerikli dalgalanmalar da çeneleri yoruyor.

Vatikan global planda gerileyen bir inancın örgütü; skandallarla sarsılan kilise, bağlıların inançlarının gevşediğinin de farkında. Gelişen, serpilip büyüyen İslâm Dünyası karşısında gerileyen bir inancı temsil ediyor Katolik Kilisesi...

76 yaşındaki Papa Francis bir umut onun için...