Dün Ankara’da TOBB’un 67. Genel Kurulu yapýldý. Önce TOBB Baþkaný Rýfat Hisarcýklýoðlu’nun, ardýndan Baþbakan Tayyip Erdoðan’ýn yaptýðý konuþmalarda önemli vurgular vardý. Bu konuþmalardan alýntýlar yapmak yerine, son dönemde TOBB’un oynadýðý rol üzerinde durmak istiyorum.
Türkiye, önemli sivil toplum örgütlerinin, topluma raðmen roller üstlendiði, deyim yerindeyse kendisine biçilen deli gömleklerini giydiði dönemleri geride býraktý.
Yavaþ yavaþ herkes gerçek sorumluluklarýný üstlenmeye baþladý. Eski alýþkanlýklarý terk etmek kolay olmasa da, hemen her kurum ve kuruluþ temsil ettikleri kesimlerin sözcüsü olma yolunda önemli adýmlar atýyor.
Nitekim bu alanda en ciddi mesafe alan kuruluþlarýn baþýnda TOBB geliyor. Bir dönem temsil ettiði geniþ kesimlerin, gerek siyasette, gerekse ekonomik tabloda hak ettiði yeri almasý için çaba göstermek yerine, belli anlayýþlarýn ve çevrelerin sözcüsü/taþeronu olarak anýlan TOBB, özellikle son 10 yýlda bambaþka bir noktaya geldi.
Bu zorlu yolculukta Baþkan Rýfat Hisarcýklýoðlu’nun çok önemli rol oynadýðýný, TOBB çatýsý altýnda Anadolu’nun dört bir yanýndan dünyaya sesini duyurmak için çýrpýnan üyelerine yol açmak için elini taþýn altýna soktuðunu tespit etmekte yarar var.
Zor bir süreçti. Zira geçmiþin alýþkanlýklarýný devam ettiren, geniþ kesimlerin sesi olmak yerine, belli odaklar adýna konuþmayý kendi çýkarlarý açýsýndan daha doðru bulan anlayýþý tasfiye etmek; bunlarýn yerine, herhangi bir güç merkezinin deðil, Türkiye’de ve dünyada bin bir zorlukla ticaret ve yatýrým yapan Anadolu sermayesini yerleþtirmek, onun sýkýntýlarý için lobi yapacak bir yeni yapýlanmaya gitmek, gerçekten kolay olmadý.
Nitekim Baþbakan Erdoðan bu süreci ifade ederken, 9,5 yýl boyunca sorunlarý birlikte tespit ettiklerini, birlikte çözümler ürettiklerini belirterek, þunlarý söyledi:
‘Ben bu yolda, TOBB’un deðerli mensuplarýyla yürüyor olmaktan gerçekten büyük memnuniyet duyuyorum. Ýnþallah önümüzdeki dönemde de 2023 hedeflerini yakalamak üzere, hep birlikte olmaya, birlikte çalýþmaya devam edeceðiz. Baþlattýðýmýz reformlarý birlikte tamamlayacaðýz, yeni reformlarýn hazýrlýklarýný yapacak, bu reformlarý birlikte hayata geçireceðiz.’
Yakýn dönemde TOBB’un üstlendiði ve öncülük ettiði bir diðer önemli konu, Türkiye’nin olmazsa olmazý haline gelen ‘yeni anayasa’ konusundaki çalýþmalar oldu. TOBB, pek çok önemli sivil toplum kuruluþunu yanýna alarak Türkiye’nin dört bir yanýnda insanlarýn anayasa konusundaki taleplerini, kaygýlarýný, düþüncelerini dinleyen zeminler oluþturdu.
Þimdi TOBB’un elinde yeni bir anayasa konusunda toplumun neler düþündüðüne ve en az onun kadar önemlisi, neler hissettiðine dair muazzam bir tecrübe var. Hiç kuþkusuz bu veriler, yeni anayasanýn yazým sürecinde eþsiz bir hazine olarak, süreci yönetenlerin elinin altýnda bulunacak.
Baþbakan Erdoðan’ýn konuþmasýndaki ‘Antidemokratik dönemlerde iþini büyütenler, kazancýný artýranlar, iþleri ciddi manada týkýrýnda olanlar oldu. Ama bu bir avuç seçkin büyürken, bu bir avuç seçkinin iþleri týkýrýnda giderken, Türkiye’de geriye kalanlarýn tamamý yoksullaþtý, iþsiz kaldý, çarklar durdu, kepenkler kapandý’ vurgusu, Türkiye’nin nereden nereye geldiðinin özeti gibi aslýnda.
Demokrasiyi sadece kendi bulunduklarý güç merkezlerinin çýkarlarý doðrultusunda tanýmlayanlar, þimdi yargý önünde, daha da önemlisi her vesileyle milletin terazisinde hesap veriyorlar.
Bugünlere gelmek kolay olmadý. Ah, bunu bir de ellerindeki her fýrsatý hükümeti hedef almak için kullanan ve bunu ucuz bir kabadayý aðzýyla yapanlar görebilse! Keþke biz de onlarýn gerçeðin peþinde olduklarýna ve baþka bir hesabýn taþeronu olmadýklarýna inanabilsek!