AK Parti’nin seçim zaferi için önce Allah’a şükretmeliyiz. Zafer, Allah’a aittir. O sizin beklentilerinizin çok ötesinde zaferi büyütür, taçlandırır, nice hayırlara kapı açar. Sayın Cumhurbaşkanımızın şükür için ertesi sabah Eyüp Sultan’da namaz kılması, bu manada milletimizin hissiyatına tercüman oldu.
1 Kasım, tarihi bir dönüm noktasıdır. Bu zaferin üç büyük mimarı var:
1. Aziz milletimiz. 2. Cumhurbaşkanı Erdoğan. 3. Başta Sayın Başbakan Davutoğlu ve AK Parti teşkilatı.
Öncelikle milletimizin sergilediği vakar, demokratik olgunluk takdire şayandır.
Milletimiz her sıkıntılı dönemde yaptığı gibi sağduyusu ve feraseti ile yöneticilerimizin önünü açtı. Gerilim ve kutuplaşma üzerinden kendisini çelmelemek isteyen kirli şer ittifakını darmadağın etti. Vuracağı tokadın büyüklüğünü belli etmeden öyle bir vurdu ki, bütün şom ağızları birden susturdu.
Hele Doğan - Gülen medyasının nutku tutuldu. Millet tokadının sesi ta Pensilvanya’dan duyuldu. Millete yaslananlar kazandı. Washington ve Brüksel’de onursuz muhbirler lobisinin, Türkiye’yi jurnalleyen şikayet eden gayri milli çabaları boşa çıktı. ABD’ye, Yahudi lobisine, Avrupa’nın zalimlerine yaslananlar kaybetti. Acaba, Yahudi lobisinin desteği ile Türkiye aleyhine ABD senatörlerinden imza toplayanların yüzünde bir kızarma, bir utanç belirtisi bile olmayacak mıdır...
F. Gülen geri adım atmayacaktır. Pensilvanya’dan Türkiye’deki Gülenistleri tahrik etmeye, kışkırtmaya devam edecektir. Çünkü kendilerinden başka iyi Müslüman yoktur, varlıkları, Türkiye’den, her şeyden önemlidir!..
1 Kasım’daki seçim zaferinin komutanı; Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır. 7 Haziran’dan sonraki süreci, milletimiz, ülkemiz ve devletimiz adına en iyi şekilde yönetmiştir. Türkiye’yi koalisyon macerasından kurtarmıştır. Düşünün, Sayın Erdoğan’ın 45 yıllık dava arkadaşı Bülent Arınç, “koalisyon kurulması için Kılıçdaroğlu sorumlu davrandı, ama biz kurmadık. Sorumlu ‘birileri’ ama kim olduğunu söyleyemem” dedi. Seçime bir hafta kala “birilerine olan sevgim bitti” dedi. Sayın Erdoğan, lider farkını ortaya koydu. Kurucusu olduğu AK Parti tabanına yeniden büyük bir heyecan, aşk, şevk, umut aşıladı. AK Parti üzerinde oynanmak istenen “5. Parti” oyunlarını, Sayın Gül ve Sayın Arınç üzerinden kurulmak istenen tezgahları paramparça etti. Sadece kendisini sevenler, destekleyenler değil, bütün Türkiye; İstikrar ve kalkınmanın teminatı olan Sayın Erdoğan’a müteşekkirdir.
Sayın Davutoğlu başta AK Parti teşkilatı, 7 Haziran’dan dolayı milletimize küsmedi. Tam tersine “mesajı aldık” deyip arı gibi çalıştılar. Yeniden milletimizin teveccühüne mazhar oldular.
1 Kasım’da bir sayfa kapandı, 2 Kasım’da yeni bir sayfa açıldı. Yeni Türkiye yürüyüşü devam ediyor. Sayın Başbakan, Konya’da Mevlana’nın maneviyatından esintilerle seslenirken, geleneksel balkon konuşmasından, kucaklaşmanın, huzurun işaretlerini verdi. Tevazuya bir daha vurgu yaptı. Gerilim ve kutuplaşma bizi toplum olarak yıpratıyor, bünyemizi zaafa uğratıyor. Şimdi şefkat, muhabbet öne çıkmalıdır.
Toplumsal tansiyonun düşmesi, istikrar içinde kalkınma, büyük projelerin devamı için ihtiyaç duyulan heyecan yakalanmıştır. Şimdi birbirimizin konumuna saygı, demokratikleşme ve sivil-demokrat yeni bir anayasa yapma dönemi başlıyor. Algı operasyonlarına aldırmadan kararlı adımlarla 2023 yürüyüşüne devam...
