Yeni Türkiye’nin Yeni Diyanet’inden rahatsızlar!

Genel Yayın Yönetmenimiz Nuh Albayrak beyin “Diyanet’in infazına böyle karar verildi” başlıklı yazısıDiyanet hakkındaki algı operasyonunun arka planını deşifre eden önemli bir yazıydı. 

Paralel yapı Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez beyi ikna(!) edemeyince Diyanet’e saldırmanın bahanesini bulmuş oldu.

Diyanet’e saldırmakta kendilerince haklılar çünkü Diyanet eski Diyanet değil. Özellikle 2010 yılında çıkan yeni kanun ile Diyanet daha etkin bir yapıya kavuşmuş ve paralel yapının yurt dışındaki rakibi haline gelmiştir.

TRT Arapça kanalında M. Zahid Gül Bey ile Satır Arası isimli bir program yapıyoruz. Geçen hafta Diyanet İşleri Başkanlığı’nı konuştuk. Programdan önce partnerim Gül, Diyanet’in yurt dışı faaliyetleri ile ilgili Yeni Türkiye’nin Yeni Diyanet’i başlığı taşıyan 9 sayfalık bir bilgi notu verdi. Ben bu yazımda o notu özetlemek istedim ama yazının giriş bölümünü aynen yayınlamanın daha faydalı olacağını düşündüm.

***

İşte paralel yapının ve dayanışma içinde olduğu çevrelerin rahatsız olduğu Diyanet.

“Bazı çevrelerin eleştirip kaldırmak istediği Diyanet, Eski Türkiye’nin Eski Diyanet’idir.

Bu çevreler; Yeni Türkiye’nin Yeni Diyanet’inin, gönül coğrafyamızdaki bütün Müslüman kardeşlerimizin Diyanet’i olduğunu bilmiyorlar.

Bu çevreler; artık Diyanet’in sadece Türkiye’de değil, Avrupa’daki millet varlığımıza, Rusya’daki Müslümanlara, Orta Asya’daki soydaşlarımıza, Kafkasya’daki kardeşlerimize, Balkanlardaki evlad-ı fâtihana, Afrika’daki mazlum milletlere, Latin Amerika ve Karayip Adalarındaki Müslüman topluluklara hizmet götüren ve insanlığın barışına, huzuruna katkılar sunan bir kurum olduğunu bilmiyorlar.

Bu çevreler; Yeni Türkiye’nin Yeni Diyanet’inin dünyadaki bütün mazlumlar, mağdur bırakılan Müslüman azınlıklar nezdinde milletimizin hayır eline dönüştüğünü bilmiyorlar.

***

Bu çevreler; Yeni Türkiye’nin Yeni Diyanet’inin dünyanın pek çok yerinden binlerce din adamının getirilip ülkemizde yetiştirildiğini, aşırılıklarla tahrip edilmek istenen İslâm coğrafyasına yaptığı katkıları bilmiyorlar.

Bu çevreler; Yeni Türkiye’nin Yeni Diyanet’inin Gazze’de tahrip edilen camileri tamir ettirdiğini; Myanmar, Arakan’daki Müslümanlara yardım eli uzattığını, Somali’de açlık ve ölümle yüzleşen yavrulara sahip çıktığını, Pakistan’daki deprem ve sel felaketinde, Endonezya’daki Açe depreminde, Haiti depreminde, en sonNepal depreminde felaketzedelere ülkemizin iyilik eli olduğunu bilmiyorlar.

Bu çevreler; Yeni Türkiye’nin Yeni Diyanet’inin Japonya’daki, Çin’deki, Filipinler’deki, Brezilya ve Arjantin’deki Müslümanlarla iyi ilişkiler geliştirdiğini bilmiyorlar.

***

Bu çevreler; Yeni Türkiye’nin Yeni Diyanet’inin ecdadımızdan tam yüzyıl sonra Tanzanya Daru’s-Selam ve Zanzibara temsilci gönderdiğini, Haiti’de bir Diyanet merkezi ve bir ilkokulu bulunduğunu bilmiyorlar.

Bu çevreler; Yeni Türkiye’nin Yeni Diyanet’inin, aziz milletimizin hayır ve bağışlarıyla dünyanın dört bir tarafında Avrupa’da, Amerika’da, Balkanlarda, Kafkaslarda, Türki Cumhuriyetlerde, Afrika’da camiler inşa ettiğini, Washington’da Diyanet İslam Merkezi kurduğunu, Strazburg’ta, Brüksel’de eğitimi merkezi açtığını,Almanya’da Frankfurt’ta, Tübinghen’de ilahiyat kürsüsünü desteklediğini, Somali Mogadişu’da İmam-Hatip Lisesi açtığını, Avusturya, Fransa ve Belçika’da İmam-Hatip Lisesi açma girişimlerinin bulunduğunu; Azerbaycan’da, Bulgaristan’da, Romanya’da, Kırgızistan ve Kazakistan’da eğitim kurumları ve İlahiyat Fakülteleri açtığını bilmiyorlar.

Bu çevreler; Yeni Türkiye’nin Yeni Diyanet’inin, yurt dışından konuk öğrenciler getirerek Kur’an Kurslarında, İmam-Hatip Liselerinde, İlahiyat Fakültelerinde okuttuğunu bilmiyorlar.

Bu çevreler; Yeni Türkiye’nin Yeni Diyanet’inin, Uluslararası İlahiyat Projesi çerçevesinde Avrupa ülkelerindeki millet varlığımızın evlatlarını getirerek ülkemizdeki ilahiyat fakültelerinde okuttuğunu bilmiyorlar.”

Hülasa Diyanetten, bilmeyenler cehaletinden ve art niyetliliğinden, bilenler de rakip gördüklerinden dolayı rahatsızlar.